Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

un çocuğu olarak gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kaydının iptali ile gerçek annesinin ..., gerçek babasının da ... olduğunun tespiti ve buna uygun olarak nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkindir. Yukarıda gösterilen yasal düzenlemeler dikkate alındığında çocuk ...'un gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan... ve ... hanesindeki nüfus kaydının iptali ile gerçek annesi ...'ın nüfus kaydına ilişkin ilk talebi nüfus kayıt düzeltme davası olup asliye hukuk mahkemesi görev alanında kalmaktadır. İkinci talep olan ...'ın çocuk ...'un gerçek babası olduğunun tespiti talebi ise babalık davası olup aile mahkemesinin görevi kapsamındadır. Buna göre ...'un gerçeğe aykırı beyana dayalı olarak oluşturulan... ve ...'ın nüfus hanesindeki kaydının iptali ile biyolojik annesi ...'...

    Davacılar vekili karar düzeltme istemiştir. Dava, tapu kaydına yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğine ilişkindir. Taşınmazların kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet sahibinin isim, soyisim ve baba adının kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur. Bu tür davalarda kimlik bilgileri düzeltilirken taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir. Bu nedenle de kayıt maliki ile aynı ismi taşıyan bir başka kayıt mevcut ise istemin kabulü olanaklı değildir. Kayıt düzeltme davasının amacı malikin tapu kayıt bilgilerinin nüfus kayıtlarına uygun hale getirilerek tasarruf hakkının kullanılma sırasında doğabilecek sorunların giderilmesidir....

      Tapu Sicil Müdürlüğüne husumet yöneltilerek açılması gereken kayıt düzeltme davalarında, mahkemece sağlıklı bir inceleme yapılmalı, kayıt maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi olduğu kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanmalıdır....

        Ancak, Nüfus Kanunu'nun 47 nci maddesince yapılan tanımlamalara göre kişisel durumlarda ortaya çıkan “değişiklikler” için mahkeme kararına gerek bulunmamaktadır (T.K.M m. 40, Nüfus Kanunu m.48). Buna karşılık, nüfus kütüklerindeki “doğru olmayan kayıtların” düzeltilmesi için mahkemeden karar alınması zorunludur (T.K.M m. 38, Nüfus Kanunu m.11). İşte bu noktalarda, nüfus kütüğünde yer alan “doğru olmayan kayıtlar”, ilgilileri veya Cumhuriyet savcısı tarafından açılacak olan “ kayıt düzeltme davası” ile gerçek durumuna uygun hale getirilebilir ki, bu dava uygulamada “nüfus kaydının düzeltilmesi davası” olarak adlandırılmaktadır. Nüfus Kanunu'nun 36. maddesinde “nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davaları…” ibaresi yer aldığından, her hangi bir sınırlama olmaksızın nüfus kütüğünde mevcut her kaydın düzeltilmesinin istenebileceği kuşkusuzdur. Somut olaya gelince; Davacı vekili, 1967 doğumlu ...'ın, ...ve ...'...

          nüfus kayıtlarının istenilmesi, dosyanın geçirdiği safahat ta dikkate alınarak, yapılacak yazışmaların ve gelen yazı cevaplarının ilgili hakim tarafından bizzat kontrol edilerek eksikliğe sebebiyet verilmemesi, tüm kayıt ve belgelerin dosya arasına getirtilmesinden sonra karar düzeltme incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 29.04.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Kimlik No: .....) çocuklarını gösterir nüfus kayıt örneğinin, b)-Miras bırakan ...'in kardeşi...'in (T.C. Kimlik No: ...) çocuklarını ve torunlarını gösterir nüfus kayıt örneğinin, c)Miras bırakan ...'in (T.C. Kimlik No: ....) nüfus kayıt örneğinin düşünceler kısmında yer alan 25.08.2006 tarihli idari kayıt düzeltme ile "... İli Merkez İlçesi ... .... Mah.C:23 H:31 de kayıtlı.... adında çocuğu vardır" şeklindeki şerhte adı geçen ...'ün baba, anne ve kardeşlerini gösterir nüfus kayıt örneğinin, d) ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 1959/403-416 E.K. Sayılı veraset ilamında adı geçen "... İli ... Köyü 9 hanede kayıtlı ... kızı 937 doğumlu..."'...

              Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı, dava dilekçesinde, hiçbir tarihte yaş düzeltme davası açmadığı ve yaş düzeltme kararı almadığı halde, nüfus idaresinin, 1946 olan doğum tarihini 1949 olarak idari yoldan değiştirdiğini, ileri sürerek nüfus kütüğündeki şerhin ve nüfus düzenleme işleminin iptaline karar verillmesini istemiş, mahkemece davacının isteminin nüfus kanununun 46.maddesinden kaynaklanan kayıt düzeltme davası olmadığı, niteliği itibarıyla idarenin kendiliğinden yazmış olduğu bir şerhin iptali istemine ilişkin bulunduğu gerekçesiyle davanın reddi yönünde hüküm kurulmuştur. 1587 sayılı nüfus kanununun 46.maddesinin 1.fıkrasında; yaş, ad, soyadı ve diğer kayıt düzeltme davalarının ilgilinin oturduğu yer Asliye Hukuk Mahkemesinde görüleceği ve aynı yasanın 11. maddesinde de; kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydının düzeltilmeyeceği, kayıtların...

                Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet hakkı sahibinin isim, soyisim, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur. Bu tür davalarda kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir. Kayıt düzeltme davalarında, mahkemece sağlıklı bir inceleme yapılmalı, kayıt maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi olduğu kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanmalıdır....

                  Mahallesi, 3739 ada 6 parsel sayılı taşınmazın murisi Ali oğlu Seyit Ali İbil’e ait olduğu halde kayıt malikinin "..." olarak yazıldığından bahisle tapu kaydında düzeltme yapılmasını talep etmiştir. Mahkemece istemin kabulüne karar verilmiş, hükmü davalı vekili temyiz etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama ve toplanan deliller hüküm vermeye yeterli değildir. Kaydında düzeltme yapılması istenen 3739 ada 6 parsel sayılı taşınmazın tapulama tutanağında 6231 tahrir numarası ile "..." adına kayıtlı olması nedeniyle tespit ve tescil yapıldığı belirtilmesine rağmen buna ilişkin belgeler ve hakkında hüküm kurulması istenen kişiye ait nüfus kayıt tablosu getirtilmemiş, kayıtta geçen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişinin kaydının bulunup bulunmadığı nüfus müdürlüğünden yukarıda belirtildiği şekilde araştırılmamıştır....

                    ismi, hukuki kıymetini kaybetmiş görünen nüfus idaresinin idari kayıt düzeltmesinden önceki nüfus kaydına göre “... ...” olarak düzeltilmiş ise de, davacının halen nüfus kaydında ismi “...” olarak kayıtlı olduğuna göre, davacının tapu kaydındaki isminin “... ...” olarak düzeltilmesi sonucunda tapu ve nüfus kaydı arasında bağlantı ve tutarlılık sağlanamamıştır. Diğer bir değişle; tapu kaydında, nüfus kaydına aykırı şekilde düzeltme yapılamaz. Nüfus idaresinin re’sen yaptığı idari kayıt düzeltme hususunda davacının da beyanı alınarak sonucuna göre, tapu ve nüfus kaydı arasında bağlantı ve tutarlılık oluşturacak şekilde hüküm tesisi yerine, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı idare vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bent uyarınca kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 15.05.2012 gününde oybirliği ile karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu