WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

-KARAR- Dava, bağımsız bölüme el atmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Toplanan deliller ve tüm dosya içeriğinden çekişme konusu taşınmazın yargılama sırasında ölen... tarafından 05.01.2009 tarihinde dava dışı...'ten satın alındığı, ancak bağımsız bölümün davalı tarafından kullanılmaya devam edildiği, bunun üzerine davacı tarafından 14.07.2010 tarihli ihtarname keşide edildiği, ancak sonuç alınamadığı, davalının kullanımının haklı ve geçerli bir nedene dayalı olmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda el atmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerinin kabul edilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. Hernekadar davalı ..., davacının mirasçılarından ... ve çekişmeli taşınmazın önceki maliki olan dava dışı.......

    Ayni bir dava olduğu için haksız el atma sürdükçe her zaman el atmanın önlenmesi davası açılabilir. Bu dava zaman aşımına uğramaz. Hak düşürücü süreye tabi değildir. Ayni hak sahibi el atmayı öğrenmesine rağmen uzun süre ses çıkarmasa dahi haksız el atmanın önlenmesi davası açabilir. Bu durum MK 2. Maddesi hükmüne göre hakkın kötüye kullanılması olarak da kabul edilemez. Öte yandan, bilindiği üzere çap iptale kadar geçerlidir. Medeni Yasanın 683.maddesi uyarınca; kayıt maliki (Çap maliki) mülkiyet hakkına dayanarak, her zaman yapılan tecavüzlerin giderilmesini (ve ecrimisil bedeline hükmedilmesini) isteme hakkına sahiptir. Bu sebeple, el atmanın önlenmesi (ve ecrimisil bedeline hükmedilmesi) davalarında kural olarak iyi niyet iddiası dinlenemeyeceği gibi, davalının mülkiyet iddiasında bulunması davacının mülkiyet hakkını ortadan kaldırmaz ve dava açma hakkını da önlemez....

    Somut olayda, her ne kadar Mahkemece, davaya konu taşınmazın evlilik birliği içerisinde alındığı ve bu nedenle mal paylaşımının talep edildiği, bu şekilde açılan davanın 4. Asliye Hukuk Mahkemesinde halen derdest olduğu, bu nedenle 4721 Sayılı TMK'nin 194 vd. maddeleri gereğince uyuşmazlığın Aile Mahkemesi tarafından çözümlenmesi gerektiği gerekçesi ile davanın usulden reddine karar verilmiş ise de, bu görüşe katılma olanağı bulunmamaktadır. Şöyle ki, dosya arasında bulunan dava konusu taşınmaza ait tapu kaydına göre, davacı taşınmazda malik olup, mülkiyet hakkına dayalı olarak el atmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğinde bulunmuştur. Görüldüğü üzere, davadaki iddianın ileri sürülüş şekline göre dava, mülkiyet hakkına dayalı el atmanın önlenmesi davası ve ecrimisil isteğine ilişkin olup, davanın Türk Medeni Kanunu'nun 683/2. maddesi hükmünde öngörülen mülkiyetin korunmasından kaynaklandığı açıktır....

      El atmanın önlenmesi ve ecrimisil davalarında mülkiyet iddiası olmaması halinde ilamın takibe konulması için kesinleşmesi gerekmezken, taşınmazın mülkiyetine yönelik bir iddianın yargılama konusu olması halinde ilam kesinleşmeden takip konusu yapılamaz. Somut olayda davalılar tarafından mülkiyet iddiasında bulunulmuş ve açılan tapu iptal davasının bekletici mesele yapılması talep edilmiş ise de mahkemece tapu iptal davasının sonucu beklenmemiş, el atmanın önlenmesi ve ecrimisil istemlerinin davalılara husumet yöneltilmek sureti ile görülebilme olanağı bulunmadığı gerekçesiyle dava reddedilmiş, kararın gerekçesinde ve hüküm fıkrasında mülkiyet tartışılmamıştır. O halde mahkemece mülkiyete ilişkin bir mesele irdelenip çözümü cihetine gidilmemiş olduğundan bu elatmanın önlenmesi ve ecrimisil red ilamındaki vekalet ücretinin icraya konulması için ilamın kesinleşmesinin beklenmesi gerekli değildir. Bu durumda mahkemece şikayetin reddine karar verilmesinde isabetsizlik yoktur....

      Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Esas dava; el atmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil; birleştirilen dava ise el atmanın önlenmesi ve yıkım talebine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun, “Mülkiyet hakkının içeriği” başlıklı 683 üncü, “Mülkiyet İlişkisi” başlıklı 722 nci ve “İyiniyetli olmayan zilyet bakımından” başlıklı 995 inci maddesi. 3. Değerlendirme Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir. VI. KARAR Açıklanan sebeplerle davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve una uygun olan kararın ONANMASINA, Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, 29.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

        DAVA TARİHİ : 15.01.2019 KARAR : Davanın kısmen kabulü ile el atmanın önlenmesi talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, ecrimisil talebinin kısmen kabulüne İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 27. Asliye Hukuk Mahkemesi SAYISI : 2019/3 E., 2021/219 K. Taraflar arasında görülen ve istinaf incelemesinden geçen el atmanın önlenmesi ve ecrimisil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; el atmanın önlenmesi talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, ecrimisil talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir....

          -KARAR- Dava, el atmanın önlenmesi isteğine ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulunun 09/02/2018 tarih ve 2018/1 sayılı Kararı ile 21/02//2018 tarih ve 30339 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.03.2018 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtayın Ceza ve Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca Dairemizin bakmakta olduğu taşınmaz mallara ilişkin, tapu kaydına ve mülkiyet hakkına dayalı el atmanın önlenmesi, yıkım (kal) istemli davalar ile haksız işgal tazminatı (ecrimisil) istemli davalar sonucu verilen hüküm ve kararların temyiz incelemesi Yargıtay 8. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca,Yargıtay Başkanlar Kurulunun 09/02/2018 tarih ve 2018/1 sayılı Kararı ile 21/02//2018 tarih ve 30339 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.03.2018 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtayın Ceza ve Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca dosyanın Yargıtay 8. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 10.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. .......

            -KARAR- Dava, el atmanın önlenmesi isteğine ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulunun 09/02/2018 tarih ve 2018/1 sayılı Kararı ile 21/02//2018 tarih ve 30339 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.03.2018 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtayın Ceza ve Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca Dairemizin bakmakta olduğu taşınmaz mallara ilişkin, tapu kaydına ve mülkiyet hakkına dayalı el atmanın önlenmesi, yıkım (kal) istemli davalar ile haksız işgal tazminatı (ecrimisil) istemli davalar sonucu verilen hüküm ve kararların temyiz incelemesi Yargıtay 8. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca,Yargıtay Başkanlar Kurulunun 09/02/2018 tarih ve 2018/1 sayılı Kararı ile 21/02//2018 tarih ve 30339 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.03.2018 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtayın Ceza ve Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca dosyanın Yargıtay 8. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 24.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. ........

              Belediyesine devredildiği ve davacı Belediyenin malik olduğu, böylece dava konusu yerin dava tarihi itibarıyla mera vasfında olması nedeniyle davacı Belediyenin eldeki davayı açabileceği, el atmanın önlenmesi davası açmasında dava ehliyeti ve hukuki yararı bulunduğu, yargılama sırasında da davacı Belediyenin malik olması nedeniyle malik olduğu taşınmaza ve yola el atmanın önlenmesini isteme hakkı bulunduğu, davalının mülkiyet hakkına veya şahsi hakka dayalı üstün hakkın varlığının kanıtlanmadığı, Mahkemece her ne kadar 539 ada 1 parsel sayılı taşınmazda davalının müdahalesinin önlenmesine karar verilmiş ise de, 539 ada 1 parsel sayılı taşınmaz pasif durumda olduğu, kararın infaz kabiliyeti olmadığı gibi, kâl talep edilen taşınmazlar da imar yolu üzerinde bulunmasına rağmen bu hususun da belirtilmediği belirtilerek kararın re'sen gözetilen sebeplerle kaldırılarak, davanın kısmen kabulüne, davalının 1852 ada 1 parsele ve yola el atmanın önlenmesine, krokide gösterilen yolda bulunan yapıların...

                HD.’nin 2014/194 Esas sayılı ilamına göre ecrimisil "zilyet olmayan malikin malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat" olduğundan aralarındaki kira sözleşmesine dayalı olarak zilyet bulunan davalıların durumunun bu tanıma da uymadığı ve kira sözleşmesine dayanılarak açılan bir alacak davasının da olmadığı...” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, çaplı taşınmazda mülkiyet hakkına dayalı el atmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine ilişkindir. Somut olayda, Mahkemece “... davacı tarafça elatmanın önlenmesi ve ecrimisil talep edilmiş ise de, elatmanın önlenmesi davasının açılabilmesi için haksız bir işgalin bulunmasının gerektiği oysa burada kullanmayı haklı kılacak bir kira sözleşmesinin var olduğu, ayrıca Yargıtay 1....

                  UYAP Entegrasyonu