oranında ecrimisil davasının kabulü ile; a) 2.772,07 TL ecrimisil bedelinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı Nezahat Özcan'a verilmesine, b) 2.772,07 TL ecrimisil bedelinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı T5 verilmesine, c) 2.772,07 TL ecrimisil bedelinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı T3 verilmesine, d) 2.772,07 TL ecrimisil bedelinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı T1 verilmesine, e) 2.772,07 TL ecrimisil bedelinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı T2'e verilmesine, Dava konusu Zonguldak İli, Alaplı İlçesi, Kocaali Köyü, 119 Ada 152 parsel nolu ve Zonguldak İli, Alaplı İlçesi, Kocaali Köyü, 127 ada 18 parsel nolu taşınmazlara yönelik davacıların payları oranında ecrimisil davasının reddine karar verildiği görülmüştür....
Maddesine göre maddi manevi tazminat talebinde bulunabileceği anlaşıldığından SMK' nın 151/2-b) maddesine göre tazminat hesabının salt ihlale konu ürünlerin ne kadar satıldığı ve ne kadar gelir elde edildiği tespit edilemediğinden, mahkememizce genel hükümlere göre maddi tazminata karar vermek gerektiği, bilirkişi raporlarında toplam faaliyet üzerinden ihlale konu edilen dönemler içerisinde 52.897.00 TL net kazanç elde edildiği tespit edilmiş, bu kazancın sadece bir kısmı ihlale konu ürünlerden elde edildiğinden, mahkememizce 25.000 TL maddi tazminatın dosya kapsamına ve hakkaniyetli olduğu bu miktar üzerinden maddi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verildiği, manevi tazminat talebi yönünden ise dosya kapsamı aldırılan mali bilirkişi raporları da dikkate alınarak 10.000 TL Manevi tazminatın dosya kapsamına uygun ve adil bir rakam olduğu kanaatine ulaşıldığından bu bedel üzerinden manevi tazminatın kabulü ile neticeten davanın kısmen kabul kısmen reddi ile aşağıdaki şekilde hüküm...
Bilirkişiler ..., ..., ... 03/03/2022 tarihli EK bilirkişi raporlarında; Kök raporda yapılan maddi tazminat hesabını değiştirecek yeni bir belge sunulmadığı, bu nedenle kök raporda yapılan tespit ve hesaplamalar doğrultusunda, davacı tarafın 1 adet dava konusu tasarıma ait ürün için 700,00 TL.’ sı maddi tazminat talep edebileceği, Mahkeme tarafından, davalı tarafın 3 adet ürün yönünden tecavüzüne karar verilmesi halinde, davacı taraf, 3 adet ürün için 2.100,00 TL.’ sı ( 700,00 TL X 3 = 2.100,00 TL.) maddi tazminat talep edebileceği, Davalı tarafın, ticari kayıtlarının bulunmaması nedeniyle, dava konusu tasarımdan kaç adet satış yaptığının tespit edilemediği, bu nedenle davacı tarafın maddi tazminat talebinin Borçlar Kanununun 50. ve 51. Maddelerine göre belirlenebileceğini bildirdikleri anlaşılmıştır....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/06/2014 NUMARASI : 2014/272-2014/383 Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi, yıkım, ecrimisil, tazminat davası sonunda, yerel mahkemece elatmanın önlenmesi ve yıkım isteklerinin konusu kalmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, maddi tazminat ve haksız işgal tazminatı isteklerinin reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ....ç'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, elatmanın önlenmesi, yıkım, ecrimisil, maddi tazminat ve yıkım bedelinin tahsili isteklerine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ECRİMİSİL, MADDİ TAZMİNAT Taraflar arasında görülen ecrimisil, maddi tazminat davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar taraflarca yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'nın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, ecrimisil ve haksız fiilden kaynaklanan tazminat isteklerine ilişkindir. Davacı, kayden maliki olduğu 43,44 ve 45 parsel sayılı taşınmazlarının davalı köy tüzel kişiliği tarafından 2008 yılından itibaren haksız olarak kullanıldığını, taş duvarların yıktırıldığını ileri sürerek ecrimisil ve uğranılan zararların tazmin edilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 15.05.2014 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 19.01.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, komşuluk hukukuna dayalı elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil istemlerine ilişkindir....
Gerek mülkiyet hakkı sahibi ve gerekse başka bir hakka dayanarak mülkiyet hakkı sahibinden taşınmazı belirli bir süre elinde tutma hakkı kazanmış kişiler, mülkiyet hakkının ve sözleşme ile edindiği hakkın kendisine sağladığı yararlanmalar için üçüncü kişilerin engellemeleri karşısında yargı yolu ile hakkın korunmasını isteyebilirler. Bu hak, mülkiyet ve sözleşmeye dayanan şahsi hakkın varlığı süresince mütecavizi fiilen defetme hakkı biçiminde olabileceği gibi, müdahalenin sürekliliği halinde yargı yolu ile de istenebilir. Dava, mülkiyeti dava dışı şahıslara ait taşınmaz üzerinde bulunan ve tarafların murisine ait gecekondunun davalılar tarafından kullanıldığı ve karşılığında davacıya miras payı oranında herhangi bir ödeme yapılmadığı, taşınmazdan yararlanmasına engel olunduğu iddiası ile ecrimisil istemidir....
Davaların isimleri farklı olsa da hepsinin açılmasının ortak nedeni haksız el atmanın ve tecavüzün ortadan kaldırılmasıdır ve böylece malikin mülkiyet hakkının muhafaza edilmesidir. ** Gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08/03/1950 tarih 22/4 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ecrimisil davasının reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca BOZULMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 31/05/2018 gün ve 2017/11765 Esas - 2018/11033 Karar sayılı ilama karşı taraf vekillerince verilen dilekçeler ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Ecrimisil istemli davada, mahkemece davanın görev yönünden reddine dair verilen hüküm davacı vekilinin temyizi üzerine Dairemizce bozulmuş, bu karara karşı taraf vekillerince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur....
Gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08/03/1950 tarih 22/4 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir....