Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

in nüfus kütüğünde mükerrer olan kaydının iptalini istemiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dilekçesinde, müvekkilinin gerçekte 19.01.1989 doğumlu ... adında tek bir oğlu olduğu halde aynı Uğur'un nüfusa iki defa tescil edildiğini ileri sürerek mükerrer kaydın iptalini istemiş; mahkemece davacının dava açma yetkisinin bulunmadığı, böyle bir davanın ancak ... tarafından açılabileceği, davacının aktif husumet ehliyeti olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Mükerrer kaydın iptali davaları, bizzat mükerrer kayıt sahibi tarafından açılabileceği gibi, hukuki menfaatleri ilgilendirmesi halinde anne, baba ve kardeşler hatta kamu düzenini ilgilendirmesi yönünden Cumhuriyet Savcısı tarafından da açılabilir....

    ın ... ve... çocuğu olan nüfus kaydının iptali ile gerçek babası ... ve... kızı olarak düzeltilmesini istemiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili, dava dilekçesinde, davacının ... ile...'nın kızı olduğunu, davacı nüfusa kaydedilmeden henüz küçükken babası ...'in ölmesi üzerine annesi...'nın köyü terkettiğini ve bir daha haber alınamadığını, davacının amcası davacıyı ... ve eşi... ... kızı olarak nüfuslarına yazdırdığını, yanlış nüfus kaydı nedeni ile davacının kızı...'nin eşi ... ile dayı yeğen göründüklerini ve bu nedenle evliliklerinin iptali için dava açıldığını bildirerek, davacı ...'ın ... kızı ve anne adı da... olarak nüfus kaydının düzeltilmesi istenilmiş, mahkemece, kanıtlanamayan davanın reddine karar verilmiştir....

      TC Kimlik Numaralı aynı anne ve babadan doğan ... ... (...) kaydının babasının bildirimi üzerine resmi bilgiye dayanmadan bu isimle yapıldığı, ... ... ve ... ... (...)’ın tek ve aynı kişi olduğu anlaşılmış olup, mahkemenin birinci kaydın hastane tarafından düzenlenen rapora dayalı olup aksi iddia ve ispat edilmediğinden geçerli olduğu yolundaki saptamasında bir isabetsizlik yoktur. Ancak; Nüfus kayıtlarındaki düzeltme davaları kamu düzeni ile yakından ilgili olup mahkemeler doğru sicil oluşturmak zorundadır. Buna göre davacıların kızı ... ... (...)’ın işleyen bu kaydı ile evlendiği, çocuklarının bulunduğu, hastane bildirimi ile yapılmış olan ... ... kaydının ise hiç kullanılmadığı ve bekar olarak göründüğü de dikkate alınarak, mahkemece öncelikle aralarında fiili ve hukuki irtibat bulunan ... 1....

        ın davacıya ait kimliği kullanmak sureti ile doğum yaptığı bu doğum neticesinde ... adlı çocuğu davacının nüfusuna kaydettirdiği durumun ortaya çıkmasından sonra nüfus kaydının elinden alınması sonrası bu kez çocuğunu kendi adına bu kez ... adı ile kaydettirdiği ... ve ...'un aynı kişi oldukları davacının ... adında bir çocuğunun bulunmadığı ... kaydının gerçek olmadığı mükerrer olduğu sabit olup dosyada mevcut olan ATK DNA raporlarına göre de ... adlı kişinin davalı ...'ın çocuğunun olduğu tespiti yapılmış olup ... kaydının mükerrer olduğu, gerçeği yansıtmadığı...” gerekçesi ile davanın kabulüne, "..." olan mükerrer kaydın iptaline karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vasisi istinaf başvurusunda bulunmuştur. B....

          olarak tescil edildiğini bildirerek, adı geçenin nüfus kaydındaki anne ve baba adının iptali ile gerçek anne ve babası olan ... ve ... olarak düzeltilmesini istediğinden, davacının birbiriyle bağlantılı iki ayrı davası vardır. İlki mevcut nüfus kaydındaki anne ve baba kaydının iptali, ikincisi ise gerçek anne ve baba üzerine kayıt istemidir. Nüfus kaydının düzeltilmesi davası, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 30.01.2008 tarih 2008/2-36-47 sayılı içtihadında açıklandığı üzere, resmi sicilin belgelediği olgunun doğru olmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi nedeniyle, mevcut kaydın düzeltilmesi davasıdır. Böyle bir dava sonucunda, kaydının düzeltilmesi istenen kişinin, o tarihe kadar kayıtlı olduğu haneden çıkıp, başka bir haneye tescil edilecek olması da, davayı soybağı davası haline dönüştürmez....

            ın mükerrer olan nüfus kaydının iptalini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı dilekçesinde, 20.03.1938 doğumlu kız kardeşi ...'ın nüfusa mükerrer olarak kaydedildiğini ileri sürerek bu kaydın iptalini istemiş; mahkemece yapılan yargılama sonunda dava kabul edilerek 20.03.1938 doğumlu ...'ın kaydının iptaline karar verilmiştir. Dosyaya getirtilen nüfus kayıt tablosundan; davacının ve kaydı iptal edilen ...'ın ..., ..., ... ve ... adlı kardeşleri olduğu dava nedeniyle bu kişilerin hukukları da etkileneceğinden adı geçenlerin davaya dahil edilip taraf teşkili tamamlanmadan davanın esası hakkında karar verilmesi doğru görülmemiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı dava dilekçesinde, nüfus kütüğünde mükerrer olan kaydının iptalini istemiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı dilekçesinde, davacı 1959 doğumlu ...'nin nüfusa mükerrer olarak kaydedildiğini ileri sürerek bu kaydın iptalini istemiş; mahkemece yapılan yargılama sonunda dava kabul edilerek 1959 doğumlu ...ün kaydının iptaline karar verilmiştir. Dosyaya getirtilen nüfus kayıt tablosundan; davacının annesinin sağ babasının ölü ve kardeşlerinin olduğu, dava nedeniyle bu kişilerin hukukları da etkileneceğinden adı geçenlerin davaya dahil edilip taraf teşkili tamamlanmadan davanın esası hakkında karar verilmesi doğru görülmemiştir....

                Nüfus kayıtlarındaki düzeltme istemine ilişkin davalarda, mahkemelerin hiçbir kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın doğru sicil oluşturmak zorunluluğu bulunmaktadır. Dosya içerisinde bulunan nüfus kayıtlarına göre, davacıların 1990 doğumlu ... isimli ve nüfus kaydının iptali istenen 1974 doğumlu ... isimli çocuklarının bulunduğu anlaşılmaktadır. İptali istenen kayda esas olmak üzere 554 sayılı Nüfus Planlaması Hakkında Kanun'un 1. Maddesi gereğince, karı-koca gibi yaşayanların evliliklerinin ve çocuklarının tesciline dair ilmuhaber gereğince ...'ün nüfusa tescilinin gerçekleştiği, söz konusu ilmuhaberde, davacılar tarafından 25/01/1974 doğum tarihli ... isimli çocuklarının bulunduğunun beyan edildiği tespit edilmiş ise de; söz konusu ilmuhaberin olması "..." adında bir kişinin varlığını ispat için yeterli değildir....

                  ün ölüm tarihini ve mirasçılarını gösterir nüfus kayıt örneğinin; 2- Hazinenin dayanağını oluşturan 9.2.1939 tarih ve 20 sıra numaralı tapu kaydının edinme sebebinde geçen komisyonun 14.10.1933 tarihli kararı ile tapu kaydının tüm oluşum belgeleri ve haritasının; 3- Hazinenin dayandığı tapu kaydının mükerrer kayıt olduğu bildirildiğinden 9.2.1939 tarih 20 sıra numaralı 288 metrekare yüzölçümlü cinsi hane olan tapu kaydının tesisinden itibaren tüm tedavülleri ve oluşum belgeleri ve haritası ile birlikte; 4- Çekişmeli taşınmaza komşu 126 ada 19, 4 ve 6 sayılı parsellerin kadastro tespitleri kesinleşmiş ise kadastro sonucu oluşan tapu kayıtlarının, hükmen kesinleşenler varsa mahkeme ilamlarının onaylı suretlerinin; 5- Davalının dedesi Kurban Kömür adına iskanen Devlet tarafından taşınmaz verilip verilmediği merciinden sorularak, verilmiş ise iskan kayıt örnekleri ile iskanen oluşan tapu kayıtlarının getirtilerek dosyasına konulması, bundan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi...

                    un dilekçesine ve İl Merkez Jandarma Komutanlığının tahkikatına istinaden 1951 olarak nüfusa tescil edildiği, ancak Şerife'nin nüfus kayıtlarının yeniden incelenmesi sonucunda 09.07.1964 tarihinde evlendiğinin tespit edildiği, bu durumda nüfus kayıtlarına göre ölüm tarihinden sonra evlenmiş olarak göründüğü belirtilerek Sivas Cumhuriyet Başsavcılığına ...'un ölüm tarihinin düzeltilmesi konusunda ihbarda bulunulduğu ancak ... tarafından Şerife' nin evlilik kaydının iptali talebiyle dava açıldığı anlaşılmaktadır. Buna göre mahkemece evlilik kaydının iptali yönünde herhangi bir ihbarın bulunmadığı dikkate alınmadan, dava sonucunda verilecek kararın evlilik kaydı iptal edilen tarafların ve mirascılarının hukukunu yakından ilgilendireceği bu nedenle davada taraf olarak gösterilmesi gerektiği de gözardı edilerek ... 'un evlilik kaydının iptaline karar verilmesi doğru görülmemiştir....

                      UYAP Entegrasyonu