"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: 1941 yılında yapılan Kadastro sırasında, ... İlçesi ...ı Köyü çalışma alanında bulunan, 2261 ada 1 parsel sayılı 804500 metrekare yüzölçümündeki taşınmazın ifrazı ile oluşan 2261 ada 60 parsel sayılı 251891 m2 yüzölçümündeki taşınmaz cins değişikliği yapılarak ham toprak vasfıyla Hazine adına tescil edilmiştir. 1980 yılında yapılan kadastro sırasında ...İlçesi... Köyü çalışma alanında bulunan 213 parsel sayılı 3700 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz davacılar ... ve ...'ın, miras bırakanı ... adına mükerrer şekilde tespit ve tescil edilmiştir. Davacılar ... ve ... miras bırakanları ... adına tapuda kayıtlı bulunan 213 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydı üzerindeki mükerrer olduğuna dair şerhin iptali için dava açmışlardır....
Mahkemece davanın kabulüne ve dava konusu parsellerin mera olarak tespit ve tahsisinin iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline, mahkemenin 2009/513 esasta açılan davada aynı parseller hakkında mükerrer dava açıldığından, mükerrer açılan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından birleşen davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretine, Hazine vekili tarafından ise esasa yönelik olarak temyiz edilmiştir. Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 Sayılı Yasanın 5304 Sayılı Yasa ile değişik 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli parsel orman alanı dışında bırakılmış ve kesinleşmiştir....
Tapu Müdürlüğünce, davacı ... adına kayıtlı ... parsel sayılı taşınmazın bir bölümünün, 103 ada 1 parsel (eski 20 parsel) ve 106 ada 33 parsel (eski 21 parsel) sayılı taşınmazlara bindirmeli olduğu, mükerrer kadastro durumunun oluştuğu gerekçesiyle değişiklik beyannamesi düzenlenmiş ve süresi içinde dava açılmadığı taktirde değişiklik beyannamesi uyarınca işlem tesis edileceği davacı tarafa bildirilmiştir. Davacı ..., mükerrer kadastro işleminin iptali istemiyle ...’ne husumet yöneltmek suretiyle yasal süresinde dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın husumet yokluğundan reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Davacı Hazine vekili ...Kadastro Mahkemesinin 2011/38 Esas sayılı dosyasına vermiş olduğu 10/10/2011 havale tarihli dilekçesinde özetle; yenileme kadastrosu çalışmaları sırasında Hazineye ait 102 ada 4 nolu parselin yüzölçümünde azalma olduğundan 101 ada 1 nolu parsellerin yenileme tespitinin iptaline, 102 ada 4 nolu Hazine adına kayıtlı parselin 14.582,90-m2 olarak yüzölçümünün belirlenmesine karar verilmesini talep etmiştir. Kadastro mahkemesinde yapılan yargılama sonucu özetle; davada ihtilafın 22/a maddesi uygulamasından kaynaklanmayıp, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22. maddesine göre mükerrer kadastronun iptali iddiasına dayalı mülkiyet ihtilafından kaynaklandığından yargılama yapma yetki ve görevinin Asliye Hukuk Mahkemesinin görevi kapsamında olduğu gerekçesi ile mahkemenin görevsizliğine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : MÜKERRER KADASTRO KANUN YOLU: TEMYİZ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: 1- Çekişmeli taşınmazın hükmen tesciline esas olduğu anlaşılan ... Kadastro Mahkemesi’nin 2000/70 Esas, 2002/206 Karar sayılı dava dosyasının aslının (birleşen dosyalarında ayrılmaksızın ana dosyada yer alacak şekilde), 2- ...Köyü 29 parsel sayılı taşınmaza ait kadastro tespit tutanağının onaylı örneği ile taşınmazın tesisinden itibaren tüm tedavüllerini içerir tapu kayıtlarının (tapu kütük sayfalarının onaylı örneklerinin), 3- ......
Dava 17.10.2016 tarihinde Kadastro Mahkemesinde açılmış, görevsizlik kararı üzerine Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmüştür. Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22. maddesine göre mükerrer kadastronun iptali iddiasına dayalı mülkiyet ihtilafından kaynaklanmaktadır. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22. maddesi "Evvelce tespit, tescil veya sınırlandırma suretiyle kadastro veya tapulaması yapılmış olan yerlerin yeniden kadastrosu yapılamaz. Bu gibi yerler ikinci defa kadastroya tabi tutulmuşsa, ikinci kadastro bütün sonuçlarıyla hükümsüz sayılır ve Türk Medeni Kanununun 1026. maddesine göre işlem yapılır. Süresinde dava açılmadığı takdirde, ikinci defa yapılan kadastro, tapu sicil müdürlüğünce resen iptal edilir." hükmünü havidir....
Kadastro sonucunda, Amasya İli, Merzifon İlçesi, Gökçebağ Köyü 720 parsel T2 adına, 721 parsel ise Mustafa Köse adına tespit edilmiş olup, tespit 10/08/1972 tarihinde kesinleşmiş ve tapu kaydı oluşmuştur. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 maddesi hükmünde kadastro tutanaklarının kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra bu tutanaklarda belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere karşı kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak dava açılamayacağı açıklanmıştır. Bu sürenin hak düşürücü nitelikte olduğu ve taraflarca öne sürülmese bile mahkemece kendiliğinden değerlendirileceği tartışmasızdır....
Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, gerek dava dilekçesindeki açıklamalardan ve gerekse son oturumda alınan beyanlardan Hazinenin davasının ikinci kadastronun iptali isteğine yönelik olmasına, daha önce 2981 sayılı Yasa uyarınca yapılan kadastro işlemlerinin kesinleşmemiş olması karşısında sonrada 3402 Sayılı Kadastro Yasası hükümlerine göre yapılan kadastro tespitinin ikinci (mükerrer) kadastro sayılamayacağına, davada tapu idaresinden hasım gösterilmiş olması doğru değil ise de verilen kararın tapu idaresi yönünden kesin hüküm oluşturacağından söz edilemeyeceğine ve bunun sonucu olarak hüküm ile aleyhinde bir durum yaratılmadığına ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA ve 492 sayılı Harçlar Yasasının 13/J maddesi uyarınca Hazineden harç alınmamasına 31.3.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali, tescil davası üzerine yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine ilişkin verilen hüküm davacı ... tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı ..., 2981 sayılı yasa uygulamasından sonra aynı yerde 3402 Sayılı yasa gereğince yapılan kadastro çalışmasının ikinci kadastro işlemi olduğunu ileri sürerek genel kadastro sonucu davalı ... adına oluşan tapu kaydının iptali ve tescil istemiyle Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü ile kayıt maliki aleyhine dava açmıştır. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... tarafından temyiz edilmiştir....
Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, gerek dava dilekçesindeki açıklamalardan ve gerekse son oturumda alınan beyanlardan Hazinenin davasının ikinci kadastronun iptali isteğine yönelik olmasına, daha önce 2981 sayılı Yasa uyarınca yapılan kadastro işlemlerinin kesinleşmemiş olması karşısında sonrada 3402 Sayılı Kadastro Yasası hükümlerine göre yapılan kadastro tespitinin ikinci (mükerrer) kadastro sayılamayacağına, davada tapu idaresini hasım gösterilmiş olması doğru değil ise de verilen kararın tapu idaresi yönünden kesin hüküm oluşturacağından söz edilemeyeceğine ve bunun sonucu olarak hüküm ile aleyhinde bir durum yaratılmadığına ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA ve 492 sayılı Harçlar Yasasının 13/J maddesi uyarınca Hazineden harç alınmamasına 31.3.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....