WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Öncelikle belirtmek gerekir ki, 6101 sayılı Kanun'un 5. maddesi de gözetildiğinde, davacılar şirketin hisselerini devredenler, davalı ise devralan olup, hisse devir sözleşmesine dayalı işbu davada devralan yeni ortaklarla, devreden eski ortaklar arasındaki dava zamanaşımı süresi mülga BK'nın 126. maddesi hükmündeki 5 yıllık zaman aşımı süresine tabidir. Zaman aşımı ise alacağın muaccel olduğu tarihten itibaren başlar.Somut olayda, davacı, hisse devir protokolü ve bu protokole dayalı olarak verildiği anlaşılan 20.09.2012 tarihli bonoya dayalı olarak alacak talep etmiş olup, bononun vade tarihi itibariyle alacağın 20.09.2012 tarihinde muaccel olduğunun kabulü gerekir. İcra takibinin ise 13.06.2017 tarihinde 5 yıllık zaman aşımı süresi dolmadan başlatıldığı anlaşılmaktadır....

    Somut olayda, davacının murisinin 25.11.2013 tarihinde yaptığı şirket hisse devrinin muvazaalı olduğu iddiasıyla hisse devrinin muvazaa nedeniyle iptali ile davacı adına tescili, mümkün olmaması durumunda pay bedelinin davalıdan tahsili, bu taleplerinin kabul edilmemesi durumunda hisselerin tenkisi ile iade edilmesi gereken kısmın tahsili istemine ilişkin açılan davada, davaya konu 3400 hissenin devrinin önlenmesi, şirkete tedbiren kayyım atanması, mahkeme aksi kanaatte ise dava konusu 3400 hisse yönünden tedbiren kayyım tayin edilmesi, kayyım atanması konusunda aksi kanaatte olunması halinde tedbiren şirket faaliyetlerinin durdurulmasına yönelik ihtiyati tedbir kararı verilmesi talep edilmiştir....

      VEKİLİ DAVALILAR DAVA : Hisse Devrinin Hükümsüzlüğünün Tespiti DAVA TARİHİ : 07/04/2023 KARAR TARİHİ : 27/06/2024 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 27/06/2024 Taraflar arasındaki hisse devrinin hükümsüzlüğünün tespiti istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı gerekçelerle talebin kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı davacı/lı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 21/04/2020 tarihinde 2.925.000,00 TL bedel karşılığında ... Gıda Maden Pazarlama Nakliyat İnş. İth. İhr. San ve Tic. A.Ş'nin 29250 adet hisseni davalı ...'a devrettiğini, davalının müvekkilinin hisselerini devralır almaz diğer davalı şirket ile işbirliği halinde görüşmeler yaparak sakladığı görüşmeleri sonuçlandırıp şirketin esas sözleşme değişikliği ile davalı şirketin sermaye arttırımı yolu ile ......

        Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Görevli mahkemenin Ticaret Mahkemesi olduğunu, ayrıca davanın zamanaşımına uğradığını, esasa ilişkin olarak da ferdi mülkiyete geçmeden önce düzenlenmiş bir hisse devir işleminin bulunduğu sözleşmeye dayanarak tapu iptali ve tescil talep edilemeyeceğini, hisse devir sözleşmesi yapıldığı tarihte taşınmazın davalı adına kayıtlı bulunduğunu, geçersiz bu sözleşmeye dayalı olarak taşınmazın güncel karşılığının kabul edilemeyeceğini, hatta davacının ödemediği bir kısım giderlerin Bakırköy İcra Müdürlüğü'nün ... sayılı takip dosyasında davacı tarafından ödendiğini, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davacının talepleri kabul edilecek olursa davalının ödediği vergiler ile elektrik giderlerinin ve dava tarihinden geriye doğru 5 yıllık ecrimisil bedelinin takas ve mahsubunun yapılmasını talep etmiştir. 21/02/2022 tarihli Bilirkişi Raporunda özetle; Davacı, 06.01.1997 tarihli üyelik devir sözleşmesine dayanarak, sözleşmeye konu ......

          ya devrettiği, söz konusu hisse devrinin ortaklar genel kurulu kararı ile onaylandığı ve hisse devrinin ticaret sicilinde tescil ve ilan edildiği anlaşılmaktadır. Her ne kadar davacı, sözlü yapılan anlaşma uyarınca hisse devri karşılığında davalı şirkete ait taşınmazın devrinin yapılacağının kararlaştırıldığını ileri sürmekte ise de, noterde yapılan hisse devri sözleşmesinde davacının hisselerini 170.000 TL bedel karşılığında devrettiğini, devri bedelini davalı ... Doğrudan nakten ve tamamen aldığını beyan ettiği görülmekle, davacı söz konusu resmi şerkilde düzenlenmiş senetteki imzalı beyanının aksine olarak devrin taşınmaz devri karşılığında yapıldığını, davalıların sözleşmeye aykırı davrandığını, HMK'nın 201.maddesi uyarınca tanıkla ispat edemeyeceği öngörülmüş olup somut olayda davacının iddiasını kesin deliller ile ispat edemediği nazara alındığında mahkemece davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

            HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ Talep anonim şirket hisse devrinin geçersizliğinin tespiti ve iptali, yönetim kurulu kararlarının ve genel kurul kararlarının iptali, kar payı alacağının ve hisse devir bedelinin ödenmesi ve şirkete kayyım atanması istemleriyle açılan davada davalı anonim şirketin davalıya ait olan tüm hisselerinin 3. Kişiye devrini önlemeye yönelik olmak üzere HMK'nın 389. Vd. Maddeleri uyarınca ihtiyati tedbir kararı verilmesi istemine ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle talebin reddine karar verilmiştir....

              Aile Mahkemesinde açılan boşanma davasının sonucunun beklenmesine, muvazaa iddiasıyla irade sakatlığı iddiasının aynı anda ileri sürülmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu gibi mantık kurallarına da aykırı olduğunu, muris muvazası hukuki sebebine dayanılarak hisse devrinin iptali ve tescil talebinin hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, şirket hisse devrinde muvazaanın söz konusu olmadığını, hisse devri işlemi yapılırken murisin tasarruf ehliyetinin tam olduğunu, tenkis talebinin yersiz olduğunu, davacı yanın alacak talebinin hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, murisin davacı aleyhine boşanma davası açmış olmasının murisin davacıyı mirasçılıktan çıkarma iradesine sahip olduğunun açıkça ortaya koyduğunu bu nedenlerle öncelikli olarak 13/08/2021 tarihli ihtiyati tedbir kararının tamamen kaldırılmasına, aksi kanaatte olunacak olursa uyuşmazlık konusu olan 100 adet 100 TL nominal değerli 4. tertip nama yazılı A grubu şirket hissesini aşan kısım yönünden ihtiyati tedbirin kaldırılmasına,...

              Aile Mahkemesinde açılan boşanma davasının sonucunun beklenmesine, muvazaa iddiasıyla irade sakatlığı iddiasının aynı anda ileri sürülmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu gibi mantık kurallarına da aykırı olduğunu, muris muvazası hukuki sebebine dayanılarak hisse devrinin iptali ve tescil talebinin hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, şirket hisse devrinde muvazaanın söz konusu olmadığını, hisse devri işlemi yapılırken murisin tasarruf ehliyetinin tam olduğunu, tenkis talebinin yersiz olduğunu, davacı yanın alacak talebinin hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, murisin davacı aleyhine boşanma davası açmış olmasının murisin davacıyı mirasçılıktan çıkarma iradesine sahip olduğunun açıkça ortaya koyduğunu bu nedenlerle öncelikli olarak 13/08/2021 tarihli ihtiyati tedbir kararının tamamen kaldırılmasına, aksi kanaatte olunacak olursa uyuşmazlık konusu olan 100 adet 100 TL nominal değerli 4. tertip nama yazılı A grubu şirket hissesini aşan kısım yönünden ihtiyati tedbirin kaldırılmasına,...

                nün red kararının kaldırılarak hisse devrinin kabulü ile tescil ve ilanına karar verilmesini talep etmiştir. II....

                  Müd. cevabi yazısına göre aynı zamanda dava dışı şirket yönetim kurulu üyesi ve yetkilisi) olan davacılar tarafından tapu iptali ve tescili, mümkün olmaması halinde taşınmaz bedellerinin T15.. AŞ yararına tazmini istemi ile eldeki davanın açıldığı, ilk derece mahkemesi tarafından davanın ticari dava olduğu değerlendirilerek görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu yönünde görevsizlik kararı verildiği, davacılar vekili tarafından, davacıların şirket adına değil, kendi adlarına davayı açtıkları ve açılan davanın muvazaaya dayalı olması nedeniyle Asliye Hukuk Mahkemesi'nin görevli olduğu iddiası ile karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır. Görülmekte olan dava; muvazaa hukuksal nedenine dayalı tapu iptali tescili, mümkün olmaması halinde taşınmaz bedellerinin T15.. AŞ yararına tazmini istemine ilişkindir....

                  UYAP Entegrasyonu