"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı alacaklı vekili, borçlu...hakkında takip başlatıldığını, borçlunun alacağı karşılayacak mal varlığı bulunmadığı, alacaklılardan mal kaçırma amacı ile dava konusu taşınmazını muvazaalı olarak boşanarak boşanma protokolü ile davalı eşi...'ye verdiğini belirterek bu muvazaalı işlemin iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalılar vekili, boşanmanın muvazaalı olmadığını haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur....
Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalı borçlu Murat aleyhine icra takibi yaptıklarını, borcu karşılayacak malı bulunamadığını ileri sürerek borçlunun, dava konusu taşınmazını davalı eşi Zühre’ye boşanma tazminatı olarak devrine ilişkin tasarrufun iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili davanın reddini savunmuştur. Diğer davalı borçlu usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen duruşmalara gelmemiş ve davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, davacı alacağının gerçek bir alacak olduğunun ispat edilemediği ve boşanmanın muvazaalı olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalı borçlu Murat aleyhine icra takibi yaptıklarını, borcu karşılayacak malı bulunamadığını ileri sürerek borçlunun, dava konusu taşınmazını davalı eşi Zühre’ye boşanma tazminatı olarak devrine ilişkin tasarrufun iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili davanın reddini savunmuştur. Diğer davalı borçlu usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen duruşmalara gelmemiş ve davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, davacı alacağının gerçek bir alacak olduğunun ispat edilemediği ve boşanmanın muvazaalı olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalılardan ...’ın müvekkiline olan borcu nedeniyle hakkında yaptıkları icra takibi sırasında borcunu karşılayacak haczi kabil malının bulunmadığını ancak alacaklılardan mal kaçırmak amacıyla kendisine ait olan taşınmazı diğer davalı ...’e sattığını öne sürerek satış işlemine ilişkin tasarrufun iptalini talep etmiştir. Davalılar yapılan satış işleminin muvazaalı olmadığını savunarak davanın reddini istemişlerdir. Mahkemece davanın kabulü ile dava konusu taşınmazın satışına ilişkin tasarrufun takip konusu alacak ve ferileri ile sınırlı olmak üzere iptaline karar verilmiş, hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı alacaklı vekili, borçlu davalı ... hakkında takip başlatıldığını, borçlunun alacağı karşılayacak mal varlığı bulunmadığı ve hakkındaki takipleri sonuçsuz bırakmak için dava konusu aracı 25.07.2012 tarihinde davalı oğlu ...’e devrettiğinden, bu devre ilişkin tasarrufun iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalılar, satışın muvazaalı olmadığını ve haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır. Mahkemece, dava konusu tasarrufun baba oğul arasında yapıldığından İİK’nun 278/3-1 maddesine göre iptali gerektiğinden bahisle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir....
Mahkemece, tasarufun iptali davalarının dinlenebilmesi için, iptali istenilen tasarrufun borcun doğumundan sonra yapılmış olması gerektiğini, takip konusu senedin 01.11.2010 tarihinde düzenlendiği tasarrufun bu tarihten önce 09.03.2010 tarihinde yapıldığı, alacaklı borcun doğum tarihinin önce olduğunu ileri sürmesine rağmen bu iddiasının ispat edemediğinden bahisle davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Mahkemece tasarrufun iptali koşullarının bulunmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, İİK.nun 277. ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali isteğine ilişkin davalarda amaç borçlu tarafından yapılan tasarrufların iptaline hükmettirilmesi diğer bir anlatımla borçlunun tasarruf işleminde taraf olmasının gerekmesine, somut olayda davacı alacaklı tarafından borçlu olarak ... Tekstil San. Tic. Ltd....
Mahkemece iddia, savunma toplanan delillere göre,davanın terditli açıldığı, davada muvazaa sebebi ile tapu iptali tescil talebinde bulunulmuş ise de BK'nun 18.maddesi gereğince taraflar arasında işlemin satışa dayalı olup ortada tapuda muvazaalı şekilde düzenlenmiş bir akit tablosu bulunmadığı gerekçesiyle davacının terditli isteklerinden muvazaa sebebi ile tapu iptaline yönelik talebinin reddine,davacı kademeli istekte bulunduğundan dava tasarrufun iptali niteliğinden sayılarak bedelini borçlunun ödeyeceği taşınmazı tapuda oğlu adına tescil ettirmesi mal kaçırma fiilini oluşturduğu, bu işlemin icra takibine konu borcun doğumundan sonra gerçekleştiği, İİK 278/1.maddesindeki şartlar gözetilerek İİK 283.madde gereğince tasarrufun alacak tutarı ile sınırlı olarak iptaline karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle diğer terditli isteği tasarrufun iptali talebinin kabulü ile dava konusu taşınmazda davalı ... adına olan 1/2 pay bakımından takip konusu asıl alacak ve ferileriyle sınırlı olarak borçlunun...
nin kendisinin kayınbiraderi olduğunu, ortaklık yapmak istediğinden borç verdiğini ödeyemeyince senet aldığını ve takibe geçtiğini, takibin muvazaalı olmadığını belirtmiştir. Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve de tüm dosya kapsamına göre, davalılar arasındaki tasarrufun muvazaalı olduğu anlaşıldığı, takibin muvazaalı olmadığının davalılar tarafından ispat edilmediğinden bahisle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili ve davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere ve HMK'nun 266.maddesine göre mahkeme ancak çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hallerde taraflardan birinin talebi veya kendiliğinden bilirkişi görüşü alabilir....
Birleşen dava davacısı vekili, davalılar ... ve ...’nın alacaklarının muvazaalı olduğunu, fazla faiz talep edildiğini, ayrıca bu davalılar lehine şerh edilen ihtiyati tedbirlerin hacze iştirak edemeyeceklerini, tasarrufun iptali davasının sadece davacı lehine sonuç doğuracağını ve açtıkları tasarrufun iptali davasının sonucunun sıra cetvelinde dikkate alınmadığını, ... vekilince açılan tasarrufun iptali davasında ihtiyati tedbirin 12.1.2007 günü ihtiyati hacze dönüştürüldüğünü, böyle bir dönüştürme işleminin yasal dayanağı bulunmadığını ileri sürerek, müvekkilinin alacağının davalılara ayrılan paydan ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....