Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

e borçlu gösterilmesi suretiyle değerinin çok altında bedelle satılarak devredildiğini, tapu kayıtlarından ve satış işleminden anlaşılacağı üzerine şirket müdürü ile davalı ... arasında yapılan devirde, tapuya gösterilen ile satış bedeli birbirlerinden farklı olduğunu, dava konusu taşınmazın rayiç değerinin oldukça altında bir bedele satılmış olduğunu, tapuya tescil sırasında tarafların beyanlarının gerçek iradelerini yansıtmadığını, tüm bu nedenlerde dava konusu taşınmazda davalıların hisselerinin 3. kişilere devretme olasılığı bulunduğundan dava konusu taşınmaz üzerine 3. kişilere devrinin önlenmesi için ihtiyati tedbir konulmasını, ... numaralı bağımsız bölüm taşınmazın davalı ... adına kayıtlı olan hissesinin iptali ile davalı şirket adına tapuya kayıt ve tescilini, tapu iptali ve tescil yönündeki talep uygun görülmez ise davaya konu taşınmazın rayiç bedelinin tespit edilerek dava tarihinden itibaren faiziyle birlikte davalılardan tahsilini ve davalı şirkete iadesini talep ve dava etmiştir...

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tapu İptal ve Tescil Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık, mahkeme tarafından kooperatif hissesinin Türk Borçlar Kanununun 19. Maddesi uyarınca muvazaa iddiasına dayalı devri nedeniyle tapu iptal ve tescil istemi olarak vasıflandırılmış ve bu yönde hüküm kurulmuş bulunduğundan, inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarihli 2014/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 17. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 17. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine, oybirliğiyle karar verildi.03.03.2014 (Pzt.)...

      Noterliği'nden düzenlenme içinde satış yetkisi de içerir genel vekaletnamenin verildiği, vekaletname tarihinin 08/09/2000 tarihi olduğu ve 19423 yevmiye numaralı olduğu, davalı oğlu Hakkı tarafından 29/05/2002 tarihinde bu vekaletname kullanılarak davaya konu 235 numaralı parseldeki muris Rafiye'nin 2400/3680 hissesinin, Musluklar Köyü 221 numaralı parseldeki 1/6 hissesinin, Gölyüzü Mahallesi 316 ada 26 numaralı parseldeki 1/6 hissesinin ve Karaçayır Mahallesi 242 ada 18 numaralı parseldeki 10/16 hissesinin tamamının üzerinde haciz yüklü olarak vekil Hakkı tarafından davalı oğlu Hüseyin'e tapuda satış yolu ile devredildiği yine aynı gün Semerkant Mahallesi 218 ada 17 numaralı parseldeki 1.kat 6 numaralı bağımsız bölüm ile 2.kat 8 numaralı bağımsız bölümün de muris adına kayıtlı iken vekil Hakkı tarafından oğlu Hüseyin'e üzerinde haciz yükü olmaksızın tapuda satış yolu ile devredildiği görülmektedir....

      Kesinleşen komisyon kararına rağmen çekişmeli taşınmaz kadastro tutanağındaki haliyle tapuya tescil edilmiştir. Davacı ... ve müşterekleri kesinleşen komisyon kararına dayanarak çekişmeli taşınmazın 1/2 hissesinin tapusunun iptali ve ayrıca muris ...'in vasiyetine dayanarak taşınmazın doğusunda yer alan dükkanın kendilerine ait olduğunun tapunun beyanlar hanesinde gösterilmesi istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 2726 parsel sayılı taşınmazın tapusunun 1/2 oranında iptali ile ........mirasçıları adına tesciline, kalan 1/2 payın ise ... mirasçıları adına tesciline, taşınmaz üzerinde bulunan 03.10.2005 tarihli fen bilirkişi raporunda (A) harfiyle gösterilen 17,42 m2 yüzölçümündeki dükkanın ... mirasçıları olan davacılara ait olduğunun tapunun beyanlar hanesinde gösterilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı ... ve müşterekleri vekili ile davalı ... ve müşterekleri vekili tarafından temyiz edilmiştir....

        Mahkemece 110 ada 93 parsel sayılı taşınmaza yönelik davanın feragat nedeniyle reddine, 110 ada 94 parsel sayılı taşınmaza yönelik davanın kısmen kabulü ile (A) ile gösterilen 11787.62 m2 kısmının tapusunun iptaliyle 1/2 hissesinin ..., 1/2 hissesinin ... adına tapuya tesciline, kalan 475562.26 m2 kısmının hali arazi niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali ve tescil davası niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesi hükmüne göre yapılmıştır....

          Mahkemece, 115 ada 8 parselle ilgili davanın feragat sebebiyle reddine, 115 ada 7 parsele ait tapu kaydının iptali ile davacılar adına tapuya tesciline karar verilmiş, hükmün Hazine vekili, aynı zamanda kayyım vekili tarafından temyizi sonunda Dairenin 2007/1975 Esas 2007/2937 Karar sayılı ilamı ile bozma sevk edilmiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda 115 ada 8 parselle ilgili davanın feragat sebebiyle reddine, davaya müdahil olarak katılan ...'ın leh veya aleyhinde hüküm kurulmasına yer olmadığına, 115 ada 7 parselde ..., ... ve ...adlarına kayıtlı 17.400 m2 miktarındaki yerin davalılar adına olan tapusunun iptali ile 1/3 hisseli olarak davacılar ..., ... ve ... (...) adına tapuya tesciline karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı ... vekili (aynı zamanda kayyım vekili) ile müdahil vekili tarafından temyiz edilmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil ... ile ... ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının mahkemenin görevsizliğine ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 17.03.2015 gün ve 308/107 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KA R A R Davacı ... vekili, 244 ada 20 parselin ve üzerindeki evin tarafların evlilik birliği içinde edinilmesine rağmen, davalı ...'in davacı eşine sormadan mal kaçırma amacı ile yeğeni ...'...

              deki %51'lik hissesini ilk önce Kırklareli Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/759 E. sayılı dosyası ile açılan vasiyetname ile davalıya vasiyet ettiği, daha sonra da 01.11.2013 tarihinde satış sureti ile davalıya devrettiği, dinlenen tanık beyanlarına göre muris ile eşi olan davacının arasının kredi kullanımına davacının kefil olmaması sebebi ile bozulduğu, murisin şirket hissesini ilk önce vasiyet sonra da satış sureti ile davalıya devretmesinin ve vasiyetnamesinde bir kısım taşınmazlarının intifa hakkı dışında davacıya herhangi bir malvarlığı bırakmamasının muvazalı satışa delil olduğu, murisin şirket hissesini satması için herhangi bir ekonomik sıkıntısının bulunmadığı gibi şirket hisse parasının davalı tarafça ödendiğine dair bir delil bulunmadığı, davalı tarafça sunulan ve şirket hisse bedeline ait olduğunu iddia ettiği ödemelere ilişkin dekontların ödeme tarihleri, miktarları, dekontlarda şirket hisse devri bedeline ilişkin olduğuna dair bir açıklama bulunmadığı ve davalının murisle birlikte...

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 09.04.2014 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil veya tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davacının tapu iptal tescil davasının reddine, tazminat talebinin kabulüne dair verilen 15.03.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava; tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde maddi ve manevi tazminat isteklerine ilişkindir. Davacı vekili, müvekkili ile davalı şirket arasında 17851 ada, 7 parsel, 1. Kat, 3 No'lu bağımsız bölümün 120.000,00TL'ye satışına ilişkin sözleşme imzalandığını, müvekkilinin bedeli ödediğini ancak tapunun diğer davalı ...'...

                  ilgili olması gerektiğini, davacının tacir olmadığını, ortağı olduğu şirkete karşı açılan bir dava da olmadığını, ayrıca davanın konusu olan muvazaa nedenine dayalı tapu iptal ve tescil talebinin de ticari iş olmadığını, derdest davada davacı tacir olmayan gerçek kişi, davalı taraf da muvazaalı işlemin nihai tarafı (şeklen tapu maliki) olduğunu, davanın ise, davacıdan mal kaçırmayı amaçlayan muvazaalı işlemin iptali ile hak sahibi şirket adına tescili talebi olduğunu, bu davada şirket ortaklığına yönelik TTK'dan kaynaklı bir talep, taraflar arasındaki şirket ortaklığının tespiti, şirkete kayyım tayini, genel kurul kararının iptali, yönetici ortağın sorumluluğu, çıkma talebi, şirketin feshi gibi hususların iddia edilmediğini, dolayısı ile derdest davanın tarafların ticari iş ve işlemlerinden kaynaklı bir özelliği bulunmadığını, hatta tarafların TBK çerçevesinde 19. maddeye aykırı şekilde hukuka aykırı haksız fiil niteliğinde işlemlerle, davacının haklarını ortadan kaldırdığını, malvarlığını...

                  UYAP Entegrasyonu