WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hükümlerine göre açılmış bir tasarrufun iptali davası olup hadiseyle tasarrufun iptali koşullarının hiçbir şekilde gerçekleşmediğini, davının reddinin kanuna ve toplanan delillere uygun olmakla davacının tüm istinaf taleplerinin usul ve esas yönünden kanuna aykırı ve haksız olduğunu, dosyada usulüne uygun olarak alınmış bir aciz vesikasının kesinlikle olmadığını, takip konusu senetin finansman senedi olup, müvekkilin almış olduğu krediye karşılık olarak verilmiş olduğunu ancak yine bu kredilere karşılık olarak toplamda 4.100,000- TL tutarında 1.derece ipotek tesis etmiş ise de, icra dosyasını temlik eden banka ipotekleri paraya çevirme yoluna gilmeksizin esasen ipotekli taşınmazların da içerisinde yer aldığı pek çok taşınmaz ile ilgili olarak tasarrufun iptali davası açtığını, davacının ipoteğin paraya çevrilmesi suretiyle alacağını tahsil yoluna gitmesi gerekirken tamamen haksız ve kötü niyetli olarak alacağının fazlasıyla tahsil imkanı var iken bu yolu tercih etmeyerek tasarrufun iptali...

Bu hali ile, davanın terditli açıldığı, talebin TBK.nun 19 maddesi muvazaa hükümlerine dayandırıldığı açıktır. Dava, TBK 19 maddesine dayalı olarak açılan muvazaalı işlemin iptali ile, İİK 277 maddesine dayalı tasarrufun iptali davası olup, bu tür davalar sonucu verilen hüküm ve kararları inceleme görevi, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, Hukuk Daireleri arasındaki iş bölümünü belirleyen ve 01/09/2020 tarihinden itibaren uygulanması gereken, Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 25/06/2020 tarih ve 564 sayılı kararı uyarınca, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, 1. Hukuk Dairesi'nin görev alanına girdiği anlaşıldığından, aşağıdaki şekilde görevsizlik kararı verilmiştir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili davalılardan ... ’in müvekkiline olan borcu nedeniyle hakkında yaptıkları icra takibi sırasında borcuna yetecek haczi kabil malının bulunmadığını ancak alacaklılardan mal kaçırmak amacıyla ve muvazaalı olarak kendisine ait taşınmazı eniştesi olan diğer davalı ...’e sattığını öne sürerek yapılan tasarrufun iptalini talep etmiştir. Davalılar yapılan satışta muvazaa bulunmadığını savunarak davanın reddini istemişlerdir. Mahkemece 5 yıllık hak düşürücü sürenin geçmesi nedeniyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün, süresi içinde davalılar tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Davacı vekili, davalılardan ...’in müvekkiline olan borcu nedeniyle yaptıkları icra takibi sırasında borcuna yetecek kadar haczi kabil malının bulunmadığını, ancak alacaklılardan mal kaçırmak amacıyla kendisine ait taşınmazı damadı olan diğer davalı ...’a sattığını öne sürerek, yapılan tasarrufun iptali ile kendilerine taşınmaz üzerinde cebri icra yapma yetkisi verilmesini talep etmiştir. Davalılar satış işleminin borç tarihinden önce yapıldığını, muvazaa bulunmadığını, gerçek bedelin ödendiğini, davanın reddini savunmuşlardır....

      Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; satış bedeli olarak 50.000 TL gibi düşük bir rakam gösterilmesi muvazaanın delili olduğunu, davalıların kardeş olup iyiniyetten faydalanamayacağını, TBK m. 19'a göre muvazaa nedeniyle açılan iptal davalarında davacının icra takibine geçmesi ve aciz belgesi almasına gerek olmadığı gibi bu davalarda hak düşürücü sürenin uygulanmadığını, ihtiyati tedbir talebinin kabulü gerekirken reddinin hatalı olduğunu belirterek red kararının kaldırılarak taşınmaz üzerine ihtiyati tedbir konulmasını talep etmiştir. Gerek TBK.m.19'da düzenlenen muvazaa hukuksal nedenine dayanılarak açılan iptal davaları gerekse İİK.m.277 ve devamı madde hükümleri uyarınca açılmış tasarrufun iptali davaları, tasarrufa konu malların aynı ile ilgili olmayıp, alacaklıya alacağını temin imkanı sağlayan nispi nitelikteki dava türleridir....

        Uygulamada, tasarrufun iptali davalarında alacağın güvence altına alınması amacıyla kural olarak ihtiyati haciz koruma tedbirine başvurulabileceği, bununla birlikte cebri icra yetkisi talep edilen malların davanın konusunu oluşturmaması nedeniyle ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği, ne var ki bu türden açılan davalarda ihtiyati tedbir/ihtiyati tedbir mahiyetinde ihtiyati haciz ve buna benzer taleplerin, mahkemece hukuki nitelendirilmesinin ihtiyati haciz olarak yapılması gerektiği kabul edilmektedir. Muvazaa nedenine dayalı tasarrufun iptali davalarında kıyasen uygulanabilecek nitelikte olan İİK'nin 281/2. maddesinde ise iptale tabi tasarrufların konusu olan mallar hakkında alacaklının talebi üzerine teminatsız ihtiyati haciz kararı verilebileceği belirtilmiştir....

        Avlulu iki katlı kargir taşınmazın satışına ilişkin tasarrufun müvekkili bakımından, İİK. 277. ve devamı maddelerindeki şartlara uygun olarak iptalini, olmadığı takdirde TBK. 19. maddesi gereğince muvazaa nedeniyle iptalini ve müvekkiline dava konusu taşınmaz üzerinde alacak ve tüm fer’ ilerine yeter miktarda cebr-i icra yetkisi tanınmasına karar verilmesini, İİK. 281/2 uyarınca dava konusu taşınmazın kaydına teminatsız ihtiyati haciz ve kötü niyetli üçüncü kişilere devrinin önlenmesi bakımından ihtiyati tedbir konulmasını talep etmiştir. Uşak 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/648 Esas 22/10/2020 tarihli ara kararı ile davacının ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talebinin reddine karar verildiği görülmüştür. Davacı vekilince bu ara karar istinaf kanun yoluna taşınmıştır. Dava, İİK 277 madde ve devamına göre açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili,davalı borçlu ...’in alacaklılarından mal kaçırmak amacıyla adına kayıtlı taşınmazı 20.3.2012 tarihinde davalı ...’e sattığını belirterek davalılar arasındaki tasarrufun iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı borçlu savunma yapmamıştır. Davalı ..., dava konusu taşınmazı satılık ilanı üzerine rayiç bedelle ve iyiniyetle aldığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece iddia, savunma toplanan delillere göre; davalıların birbirini tanıdığı, dava konusu tasarrufun davacının alacağının tahsilini ortadan kaldırmak amacıyla muvazaa yapıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir....

          ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/05/2021 NUMARASI : 2020/54 E- 2021/186 K DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) KARAR : İzmir 14....

          Muvazaa davası borçlunun yaptığı tasarrufi işlemlerin gerçekte hiç yapılmamış olduğunu tespit ettirmeyi amaçlar. Kural olarak muvazaa nedeniyle hakları ihlal olunan ve zarar gören 3.kişiler tek taraflı veya çok taraflı hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilirler. 3.kişinin danışıklı işlem ile hakkının zarar gördüğünün benimsenebilmesi için onun danışıklı işlemde bulunandan bir alacağının var olması ve bu alacağın ödenmesinin önlemek amacıyla danışıklı bir işlem yapılması gerekir. Davacının bu davadaki amacı alacağını tahsil edebilmek için muvazaa nedeniyle temelde geçersiz olan işlemin hükümsüzlüğünü sağlamaktır. Muvazaaya dayalı davalarda davacının icra takibine geçmesi ve aciz belgesi almasına gerek yoktur. Muvazaaya dayalı iptal davasında ise davacı muvazaalı işlemle kendisinin zararlandırıldığını ileri sürmektedir....

          UYAP Entegrasyonu