WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

davası açılması hakkını verdiğini, borçlu T5 hakkında icra takibi başlatılmasından sonra borçlu T5' nin mal kaçırmak ve alacaklısını zarara uğratmak amacıyla Tekirdağ İli, Süleymanpaşa İlçesi, 612 ada, 12 parsel, 11 bağımsız bölümde kayıtlı taşınmazını görünürde satış işlemi ile 13.06.2014 tarihinde devrettiğini, devirden sonra borçlarına ilişkin ödeme yapmadığını, davalılar arasında yapılan taşınmaz satış işleminin muvazaalı olduğunu, İİK'nun 277 ve devamı maddeleri uyarınca iptali gerektiği gibi TBK'nun 19. maddesi uyarınca da iptalinin gerektiğini beyan ederek taşınmaz satışına ilişkin tasarrufun müvekkili bakımından İİK' 277 ve devamı maddelerindeki şartlara uygun olarak iptaline, olmadığı takdirde TBK'nun 19. maddesi gereğince muvazaa nedeniyle iptaline, müvekkiline dava konusu taşınmaz üzerinde Tekirdağ 1....

Belirtildiği üzere davaya konu araç yönünden her ne kadar muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı trafik sicil kaydının iptali ve tescil isteğinde bulunulması mümkün değil ise de yukarıda da belirtildiği gibi bu talep yönünden TBK'nın 19. maddesi kapsamında değerlendirme yapılıp karar verilmesi gerektiğinden ve HMK'nın 389. maddesi uyarınca davaya konu bu araç uyuşmazlık konusu olduğundan mahkemece teminat karşılığında ihtiyati tedbire karar verilmesi gerekirken 34 XX 563 plaka sayılı araç yönünden ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesi hukuka uygun olmadığından davacı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile yerel mahkeme ara kararının HMK'nın 353/1- b.2 maddesi uyarınca düzeltilerek aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle; 1- Davacılar vekilinin istinaf talebinin kabulü ile; Sakarya 3....

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili " yaklaşık ispatın niteliği itibarı ile dava olmayan, mahkemeden bir takım usuli taleplerin kabul edilmesinde incelenmesi gereken maddi şartların ispatında kullanılan bir yöntem olduğu, yaklaşık ispat kurallarına göre, hem davacı-alacaklının alacağının varlığına ve miktarına ve hem de özellikle dava konusu tasarrufun iptali gereken bir tasarruf olduğuna kanaat getirmiş olması gerektiğini, dilekçesinde saydığı örnekler gibi borçlu ile işlemde bulunmuş olan üçüncü kişi arasında ticari ilişki, iş arkadaşlığı, iş ortaklığı bulunması gibi durumlarda yargılama sonucunda mahkemece tasarrufun iptaline karar verileceğinden dilekçesinde saydığı durumlarda durumlarda, davacı-alacaklının ihtiyati haciz talebinin kabulünün yerine getirilmesi gerektiği kaanatinde olduklarını, görülmekte olan davanın TBK 19. maddesine dayalı olarak yani muvazaa nedeniyle tasarrufun iptali Davası olup; her zaman açılabileceği, muvazaa iddialarında hak düşürücü...

Ortakır Mevkii 944 parsel, 452 parsel, Ayter mevkii 387 parsel sayılı taşınmazları davalı eşi T3 devrettiğinin tespit edildiğini, bu devirlerin muvazaalı olarak mal kaçırma amacıyla yapıldığını, bu nedenlerle TBK.19.madde gereğince hükümsüzlüğünün tespiti ile taşınmazların tapu kaydının iptali ile davalı T4 adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar tebligata rağmen davaya cevap vermemişlerdir. İLK DERECE MAHKEME ÖZETİ : Konya 1.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 25/03/2021 tarih 2020/216 Esas 2021/197 Karar sayılı gerekçeli kararı ile; "Dava; TBK.nun 19.maddesi uyarınca muvazaa nedeniyle tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Türk Borçlar Kanununun 19. maddesi gereğince muvazaa hukuksal sebebine dayalı iptal davalarında kural olarak 3. kişiler, danışıklı işlem nedeniyle hakları zarara uğratıldığı takdirde tek taraflı veya çok taraflı olan bu hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilir....

    Mahkememizin .. esas sayılı dosyada birinci dava, 29.03.1989 tarihli hisse devir sözleşmesi, satış sözleşmesi kurucu unsurlarından olan satış bedelini barındırmadığından geçersiz olduğu iddiası iken ikinci dava konusu ise 29.03.1989 tarihli hisse devir sözleşmesi, kurucu unsurları taşıdığı kabul edilse bile hisselerin aslında satılmadığı bağışladığı iddiasına dayalı muvazaa davası olup, muvazaa davası tefrik edilerek iş bu esasa kaydedilmiştir. 29.03.1989 tarihli hisse devir sözleşmesi, satış sözleşmesi kurucu unsurlarından olan satış bedelini barındırmadığından geçersiz olduğu iddiası açısından mahkememizin görevli olduğunda şüphe bulunmamaktadır. Muris muvazaası nedeniyle şirket hisse devrinin iptalinde görevli mahkemenin ticaret mi asliye hukuk mu olduğu konusunda Yargıtay 11....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava, muvazaa iddiasına dayalı olarak araç satış sözleşmesinin iptali ve mirasta denkleştirme istemine ilişkindir. HMK’nın 355.maddesi uyarınca inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılmış, kamu düzenine aykırılık olup olmadığı ise re'sen gözetilmiş ayrıca; HMK'nın 357. maddesindeki "İlk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunma istinafta dinlenemez ve istinafta yeni delillere dayanılamaz" kuralı nazara alınmıştır. Dava konusu 34 XX 214 plakalı araç, trafikte miras bırakan Ali Rıza Mercan adına adına kayıtlı iken, davalı ile miras bırakan arasında Piraziz Noterliğinde yapılan 29.01.2018 tarihli satış sözleşmesi ile 27.783,00 TL bedelle davalı T3'a satılıp, trafik kaydında davalı adına tescil edilmiştir....

      Mahkemece, dava konusu aracın menkul hükmünde olduğunu, teslim ile mülkiyetin geçtiğini, menkul mallar için muvazaa iddiasının ileri sürülemeyeceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Dava konusu araç ve ticari plaka hen nekadar menkul hükmünde ise de trafikte kayıtlı araçların tescili ve el değiştirmesi 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu uyarınca özel sicile yazılması ve trafik müdürlükleri ile noterde düzenlenen sözleşmeler ile resmi olarak el değiştirebilecekleri öngörülmüştür.Bu nedenle davacının muvazaa iddiasının TBK. Nun 19. maddesi kapsamında genel hükümlere göre incelenip değerlendirilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....

        K A R A R Asıl dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali tescil ve hacizlerin kaldırılması, birleştirilen dava muvazaa nedeniyle satış vaadi sözleşmesinin iptali mümkün olmazsa İİK'nın 278 vd. Maddeleri gereğince tasarrufun iptali istemine ilişkin olup, mahkemece satış vaadi sözleşmesine dayalı tescil davasının reddine, birleştirilen davada ise tasarrufun iptali konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına, satış vaadi sözleşmesinin ise iptaline ve şerhin kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davacı tarafından satış vaadi sözleşmesinin iptalinin doğru olmadığı ileri sürülerek temyiz edilmiştir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 20.01.2017 tarihli ve 2017/1 sayılı Kararına ve davanın açıklanan niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay (13.) Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır....

          Kat 2 No.lu mesken nitelikli taşınmazın diğer davalılar T7 ve T5 devrine ilişkin tasarrufların İİK. 277. ve devamı maddelerindeki şartlara uygun olarak iptaline olmadığı takdirde TBK. 19. maddesi gereğince muvazaa nedeniyle iptal edilerek söz konusu taşınmazın cebri icra yolu ile satılarak paraya çevrilmesini, müvekkil şirkete dava konusu icra dosyalarındaki alacak ve ferileri ile sınırlı olmak üzere satış yapma yetkisinin verilmesine, davalı borçlu T6 adına kayıtlı olan Amasya İli Merzifon İlçesi Sofular Mah. 1480 Ada, 61 Parsel Zemin Kat 1 No.lu mesken nitelikli taşınmazın diğer davalı T4 devrine ilişkin tasarrufların İİK. 277. ve devamı maddelerindeki şartlara uygun olarak iptaline olmadığı takdirde TBK. 19. maddesi gereğince muvazaa nedeniyle iptal edilerek söz konusu taşınmazın cebri icra yolu ile satılarak paraya çevrilmesini, müvekkil şirkete dava konusu icra dosyalarındaki alacak ve ferileri ile sınırlı olmak üzere satış yapma yetkisinin verilmesini talep ve dava etmiştir....

          Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; hem muvazaa hem de tasarrufun iptali talepli olarak terditli dava açtıklarını, yeterli delil bulunduğunu, muvazaa iddiasının sonuçları ile tasarrufun iptali davasının sonuçlarının farklı olduğunu, ilk derece mahkemesince bu iki davanın sadece muvazaa başlığı altında birleştirildiğini, davanın terditli olarak açıldığı göz ardı edilerek muvazaanın ispatlanamadığı gerekçesi ile reddedildiğini, tasarrufun iptali yönünden değerlendirme yapılmadığını, tasarrufun iptali davası yönünden iptal şartlarının oluştuğunu, taşınmazın gerçek değeri ile satış bedeli arasında fahiş fark bulunduğunu, bu durumda artık iyiniyetin önemli olmadığını, ayrıca mutad dışı ödeme durumu bulunduğunu, bunun da iptal sebeplerinden olduğunu, ayrıca mahkemenin muvazaa yönünden yaptığı değerlendirmenin de hatalı olduğunu, sunulan sözleşmede taşınmazın emaneten ve şartlı verildiğinin yazılı olduğunu, resmi senette ise satış yazıldığını, bu durumun muvazaayı oluşturduğunu belirterek...

          UYAP Entegrasyonu