Hemen belirtilmelidir ki, pay oranında açılan muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali-tescil davalarında davacılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmayıp ihtiyari dava arkadaşlığı bulunduğundan, dava değerinin davayı açan mirasçı veya mirasçıların her birinin payına isabet eden değer olacağı kuşkusuzdur. Somut olayda, muris muvazaası nedeniyle terekeye dönüş istekli olarak tapu iptal-tescil talebinde bulunulmakla birlikte; ilk derece mahkemesince pay oranında verilen iptal-tescil kararı davacı tarafından istinaf edilmediğinden davacının talebini pay oranında iptal-tescil olarak daralttığı kabul edilerek değerlendirme yapıldığında temyiz edilen karara konu 4 numaralı bağımsız bölümün dava tarihi itibarıyla değeri 208.853,00 TL olup, davacının ¼ olan miras payına karşılık gelen 52.215,25 TL'nin 2020 yılı itibarıyla temyiz kesinlik sınırı olan 72.070.00 TL'nin altında kaldığı anlaşılmaktadır....
Asliye Hukuk Mahkemesinde, Bafra ilçesinde bulunan taşınmazlar ile Gaziosmanpaşa ilçesinde bulunan bir adet taşınmaza ilişkin muris muvazaası nedeniyle tapu iptali ve tesciline ilişkin açıldığı, dava konusuna ilişkin aynı tanıkların dinleneceği, aynı delillerin toplanacağı, bu kapsamda tek taşınmaz yönünden mahkemece yetkili olunmasına karşın tefrik kararı verilerek dosyanın gönderilmesinin usul ekonomisi ilkesine uygun düşmediği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. II. GEREKÇE A. Uyuşmazlık Uyuşmazlık, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. B. İlgili Hukuk 1....
nın davacı olmadığı; eldeki davada ise davacıların ..., ..., ... ve ... olduğu yine derdestlik konusu davada davacıların ehliyetsizlik, hata hile gabin, muris muvazaası ve genel muvazaaya dayalı olarak iptal isteminde bulundukları, 16.3.2009 tarihli ıslah dilekçeleri ile muris muvazaası ve genel muvazaaya ilişkin taleplerini atiye bıraktıkları, davaya ehliyetsizlik, hata hile gabin hukuki sebebine dayalı olarak devam ettiklerini bildirdikleri, mahkemece 27.4.2010 tarihli karar ile murisin işlem tarihinde hukuki fiil ehliyeti bulunduğundan bu yöndeki iptal isteminin reddine, TBK'nun 31 maddesinde düzenlenen hata ve hile nedeniyle dava konusu satış işleminin iptaline karar verildiği, hükmün ....Hukuk Dairesinin 1.3.2012 tarihli ilamı ile hata ve hilenin ispatlanamaması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gereğine dayanılarak bozulduğu bozma üzerine Mahkemece 11.1.2013 tarihli karar ile dava konusu satış işleminde hata ve hilenin ispatlanamaması nedeniyle davanın reddine karar verildiği...
Birleştirilen dosyalarda davacılar, ölünceye kadar bakma sözleşmesinin muris muvazaası nedeniyle iptalini, 236, 286, 287, 472, 507, 649 ve 700 parsel sayılı taşınmazların tapularının iptali ile miras payları oranında tescile karar verilmesini istemişlerdir. Davalı, ölünceye kadar bakma akdinin ivazlı bir akit olduğunu, murisin boşanma aşamasında olduğu davacıdan mal kaçırma kastının bulunmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, ölünceye kadar bakım sözleşmesinin muvazaa nedeniyle geçersizliğine dair verilen karar Dairece “......
(Muhalif) (Muhalif) -KARŞI OY- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı, taşınmazın el değiştirmesi nedeniyle bedel isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. Uyuşmazlığın çözümüne geçmeden evvel “muris muvazaası” kavramının hukuki niteliği üzerinde durulmasında yarar vardır. 01.04.1974 gün 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında saklı pay sahibi olsun ya da olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar, görünürdeki satış sözleşmesinin Borçlar Kanunu’nun 18 (Türk Borçlar Kanunu’nun 19) maddesine dayanarak muvazaalı olduğunu ve gizli bağış sözleşmesinin de şekil koşulundan yoksun bulunduğunu ileri sürerek dava açabilecekleri ilkesi benimsenmiştir....
-KARAR- Dava, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı pay oranında iptal-tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, davalılardan ...’in tapuda kayıt maliki olmaması nedeniyle davacı tarafın adı geçen davalı aleyhine açtığı davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine, diğer davalı ... yönünden açılan davada ise muris muvazaası iddiasının ispatlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; karara karşı yapılan istinaf başvurusu Samsın Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince esastan reddedilmiştir. Karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Bilindiği üzere; 6100 sayılı HMK.'nın 362. maddesinde bölge adliye mahkemelerinin temyiz olunamayan kararları düzenlenmiş, 1/a bendinde de miktar veya değeri kırkbin Türk Lirasını (bu tutar dahil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar" hükmüne yer verilmiş, 2020 yılı itibarıyla HMK.'nın 362/1-a bendinde belirtilen 40.000.00 TL’lik kesinlik sınırı 72.070.00 TL olarak uygulanmaya başlamıştır....
Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2008/201 Esas 2008/220 Karar sayılı hükmü ile çekişme konusu 898 parsel sayılı taşınmazın 1/6 payının iptali ve ... adına tesciline karar verildiği, daha sonra 06/05/2013 tarihli resmi akit ile de, 5/6 pay sahibi ... ve 1/6 pay sahibi ...’ün paylarını davalı ...’a satış yolu ile devrettikleri anlaşılmaktadır.Eldeki davada davalı ..., mirasçı ...’nin damadı olmasından kaynaklanan yakın akrabalık ve muris muvazaası nedenine dayalı olarak daha önce açılıp sonuçlanan tapu iptal tescil davası nedeniyle yapılan devir işlemlerini bildiği veya bilebilecek konumda olduğu mahkemece saptanarak davacıların muris muvazaası iddiasının sabit görülmesinde bir isabetsizlik yoktur....
olarak muvafakatname verdiğini bunun sonucunda davalıya dava konusu taşınmazlar üzerindeki intifalar kaldırılarak yeni tapular verildiğini, davacı yanın bu işlemlere de itiraz etmediğini üstelik muvafakatname verdiğini, davacı yanın, muris Ayşe'nin tek mirasçısı olduğunu, davacının sadece mirastan pay alabilmek amaçlı asılsız iddialar ortaya attığını, davalı müvekkilinin muris Ayşe'nin yasal mirasçısı olmadığı için muris muvazaası nedeniyle tapu iptali ve tescil davası açamayacağını, iddia ve talepleri kabul etmemekle birlikte murisin önce davalının muris Ayşe'nin yasal mirasçısı olduğunu yasal olarak kanıtlaması, daha sonra muris muvazaası nedeniyle tapu iptal ve tescil davası açabileceğini, böyle bir iddianın bekletici mesele yapılamayacağını, davanın reddini savunmuştur....
No:3 İç Kapı No:2 Ortahisar/TRABZON VEKİLİ : T6 İpekyolu İş Merkezi Kat:4 No:78 Ortahisar / TRABZON DAVA : Tapu İptali ve Tescil yada Tazminat (Muris Muvazaası Nedeniyle) DAVA TARİHİ : 20/06/2016 (Asıl dosya) DAVA TARİHİ : 19/02/2018 (Birleşen 2018/65 Esas sayılı dosya) DAVA TARİHİ : 01/07/2016 (Birleşen 2018/45 Esas sayılı dosya) DAVA TARİHİ : 01/07/2016 (Birleşen 2016/631 Esas sayılı dosya) İSTİNAF KARAR TARİHİ : 06/10/2021 Trabzon 5....
-KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteklerine ilişkindir. Özellikle, ilk davanın ............, ........, ........., ......, ........ ve 2013 yılında ölen İsmail tarafından, 11/03/1996 tarihinde, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı olarak pay oranında iptal ve tescil isteğiyle açıldığı, davanın reddine ilişkin 25/12/1996 tarihli kararın, ............, ........, ......... tarafından temyiz edildiği, diğer davacılar ......, ........ ve İsmail tarafından temyiz edilmeyen 1996/214 esas, 1996/878 karar sayılı kararın bunlar bakımından kesinleştiği, Bilahare diğer mirasçı ...... tarafından 20/05/2013 tarihinde açılan 2013/228 esas sayılı davanın, eldeki dava ile birleştirildikten sonra, ............, ........, ......... ve birleşen dosya davacısı Mehmet' in davadan feragat ettikleri, feragat nedeniyle davacılar ............, ........, ......... ve Mehmet bakımından davanın reddine karar verildiği açıktır....