Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava muris muvazaası iddiasına dayalı tapu iptali tescil, alacak, vasiyetnamenin açılması, tenfizi, tenkis ve ecrimisil ile birleşen dava muris muvazaası iddiasına dayalı alacak, istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince asıl dava birleşen davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 11.4.1990 gün ve 1990/1–152, 1990/236 sayılı kararında vurgulandığı gibi, davada dayanılan maddi olaylar bakımından birkaç hukuki nedenin bir arada gösterilmesinde ilke olarak usul ve yasaya aykırı bir yön yoktur. Hukuki sebeplerden bir tanesinin diğer hukuki sebebin incelenmesine olanak verir niteliği bulunduğu sürece önem ve lüzum derecesine göre birden fazla hukuki sebep aynı davada inceleme ve araştırma konusu yapılabilir....

Somut olayda, muris ...'nın eşi muris ... ile 22.01.1982 tarihinde evlendikleri, muris ...'in aynı yıl içinde tek taşınmazı olan dava konusu yeri eşi muris ...'e satış suretiyle temlik ettiğinin iddia olunduğu, muris ... ve ...'in müşterek çocuklarının bulunmadığı, muris ...'in kardeşinin oğlu olan davalıyı 12-13 yaşlarında yanına alıp evlat gibi büyüttüğü, muris ...'in kör olduğu, bakım ihtiyacının bulunduğu, asıl davanın davacılarının muris ...'in kardeş ve yeğenleri, birleşen davanın davacısının ise muris ...'in kardeşi olduğu görülmektedir. Ne varki, mahkemece, yukarıda açıklanan ilke ve olgular doğrultusunda hükme yeterli bir araştırma ve inceleme yapıldığını söyleyebilme olanağı yoktur. Şöyle ki, muris ...'nın dava konusu 4236 ada 6 parsel sayılı taşınmazı eşi muris ...'ya temlikine konu 22.09.1982 tarihli akit tablosunun merciinden getirtilmediği, davacı iddiası doğrultusunda muris ...'...

    Hukuk Dairesi'nin 03/04/2019 tarih ve 2018/2138 E. 2019/2398 K. sayılı ilamı), bu suretle davacıların muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil talebinin reddine karar verilmesi gerektiği, davaya konu şirket hisse devri yönünden ise TBK'nın 19. maddesi kapsamında değerlendirme yapılıp karar verilmesi gerektiği, bu devirlerin muris muvazaası kapsamında değerlendirilemeyeceği (Yargıtay 1. Hukuk Dairesi'nin 16/11/2017 tarih ve 2015/2408 E. 2017/6540 K. sayılı ilamı), davacıların şirket hissesinin davalı Ayşe'ye muvazaalı olarak devredildiğine dair herhangi bir somut delil sunamadıkları anlaşıldığından, şirket hisse devrinin iptali talebinin de reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır. Davacıların tenkis talebine ilişkin yapılan değerlendirmede ise; Tenkis davasının konusu murisin saklı payı zedeleyen bir veya birden fazla kazandırmalarıdır....

    Noterliği'nin 04/05/2017 tarih ve 15857 yevmiye nolu, muris T3 tarafından davalı T6'a verilen vekaletname ile diğer davalı T8 satıldığı, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı olarak açılan davaların hukuki dayanağını teşkil eden 01/04/1974 tarih ve 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında miras bırakanın gerçek iradesinin mirasçılardan mal kaçırma olması gerektiği, bu nedenle muvazaa iddiasına dayalı davalarda mirasbırakanın kastının açık bir şekilde saptanmasının zorunlu olduğu, bu kapsamda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 190. maddesi ile Türk Medeni Kanunu'nun 6. maddesi uyarınca herkesin iddiasını ispatla mükellef olduğu, bir başka ifade ile temlikin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı olduğunu ispat külfetinin davacı tarafa ait olduğu, dava dilekçesinde muris Ali'nin taşınmazların satıldığını öğrendikten sonra davalı İbrahim'e tepki gösterdiğinin ve kendisini vekillikten azlettiğinin belirtildiği, bu hususların davacı tanıklarının beyanları ve dosya kapsamında mevcut Adana...

    İleri Sürülen İstinaf Sebepleri: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; murisin paylaştırma iradesinde bulunmadığını, davanın paylaştırma şartlarını taşımadığını, murisin gerçek iradesinin taşınmazları oğullarına bağışlamak olduğunu, Mirasbırakanın sağlığında mirasçılarından bir kısmına yaptığı temlikin, tüm mirasçıları kapsayan bir paylaştırma olarak kabul edilemeyeceğini, devir tarihi itibariyle murisin ekonomik durumunun iyi olduğunu, taşınmazı satmaya ihtiyacı olmadığını, davalıların taşınmazları alacak parasal gücünün olmadığını, eksik ve hatalı karar verildiği gerekçeleriyle kararın kaldırılmasını, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Dava,muris muvazaası hukuksal sebebine dayalı miras payı oranında tapu iptali ve tescili, olmadığı taktirde tenkis istemine ilişkindir. Uygulamada ve öğretide "muris muvazaası" olarak tanımlanan muvazaa, niteliği itibariyle nisbi (mevsuf-vasıflı) muvazaa türüdür....

    Öte yandan, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı davalarda mirasbırakanın kastının açık bir şekilde saptanması gerekmektedir. Bu kapsamda, temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığını ispat külfeti 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 190. maddesi ile TMK'nin 6. maddesi gereği davacı tarafa aittir. Somut olayda, mahkemece hükmüne uyulan bozma ilamı dikkate alınarak davalıların inançlı işlem savunmasını yazılı delil ile ispat edemediği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Eldeki dava, niteliği gereği taraflarca getirilme ilkesine tabi olup ispat külfeti de davacı tarafa düşmektedir. Dava, inançlı işlem hukuksal sebebine değil muris muvazaası hukuksal sebebine dayanmaktadır. Davacıların, muris muvazaası iddialarını her türlü delil ile ispatlamaları mümkün iken savunma açısından bu ilkeden ayrılarak aynı davada savunmanın yazılı delil ile ispatının istenilmesi silahların eşitliği ilkesine de aykırı düşmektedir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi _K A R A R_ Dava, muris muvazaasına dayalı tapu iptali ve tescil, karşı dava maddi ve manevi tazminat, birleşen dava ise tenkis istemine ilişkin olup, temyiz istemi muris muvazaası nedeniyle tapu iptali ve tescil davasına yönelik olduğundan, 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 1.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 05.11.2007 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

      İddianın ileri sürülüş biçimine göre müteveffanın sağlığında kendisine ait taşınmazların satılarak satış bedeli ile davalı adına muvazaalı şekilde taşınmaz alındığı iddiası ile muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Dairemizin görev alanı HSK'nın 01/09/2020 tarihli kararında belirtilen işlerle sınırlıdır. 01/09/2020 tarihli İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri ve Ceza Daireleri arasındaki iş bölümü kararı gereğince "01.04.1974 tarih, 1/2 sayılı Yargıtay İçtihatları Birleştirme Kararına konu edilen ve uygulamada muris muvazaası olarak adlandırılan hukuksal nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemli davalar ile tenkis davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar" İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1.-2. Hukuk Dairesinin görev alanındadır....

      -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı pay oranında iptal-tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, davalılardan ...’in tapuda kayıt maliki olmaması nedeniyle davacı tarafın adı geçen davalı aleyhine açtığı davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine, diğer davalı ... yönünden açılan davada ise muris muvazaası iddiasının ispatlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; karara karşı yapılan istinaf başvurusu Samsın Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince esastan reddedilmiştir. Karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Bilindiği üzere; 6100 sayılı HMK.'nın 362. maddesinde bölge adliye mahkemelerinin temyiz olunamayan kararları düzenlenmiş, 1/a bendinde de miktar veya değeri kırkbin Türk Lirasını (bu tutar dahil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar" hükmüne yer verilmiş, 2020 yılı itibarıyla HMK.'nın 362/1-a bendinde belirtilen 40.000.00 TL’lik kesinlik sınırı 72.070.00 TL olarak uygulanmaya başlamıştır....

        -KARAR- Dava tapu iptali tescil isteğine ilişkin olup mahkemece muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı davaların saklı pay sahibi mirasçılar tarafından açılabileceği, olmayanlar tarafından açılamayacağı, kaldı ki yazılı delil de ibraz edilmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Bilindiği üzere maddi vakıayı bildirmek taraflara hukuki nitelemeyi yapıp olayı çözümlemek hakime aittir. İddianın içeriğinden ve ileriye sürülüş biçiminden muris muvazaası hukuksal nedenine dayanıldığı anlaşılmaktadır....

          UYAP Entegrasyonu