davacı talebinden farklı olarak, davanın muhtesat tespiti talebinden ibaret olduğunun kabulü ile, davacıların tespit hükmü elde etme bakımından davada hukuki yararlarının olmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmesinde isabet bulunmamıştır....
Dava konusu üzüm asmalarının ve fıstık ağaçlarının zeminde kapladığı alan belirlenerek arazinin kapama üzüm bağı ve kapama fıstıklık niteliğinde kabulü ile gelir metoduna göre net üzüm ve fıstık geliri esas alınarak değer biçildikten ve zemine ekilebilecek münavebe ürünlerinin net gelirine göre biçilen değer düşüldükten sonra muhtesat bedelinin tespiti yöntem itibari ile doğrudur. Ancak; 1-Dosyadaki resmi yazılara göre değerlendirmede esas alınan fıstığın dekar başına ortalama üretim miktarı 200 kg. olduğundan bu rakam esas alınmak suretiyle muhtesat bedeli yeniden belirlenip, sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, fıstığın dekar başına ortalama üretim miktarı resmi veriler üzerinde alınmak suretiyle fazla muhtesat bedeli tespit edilmesi, 2-Davalı idare harçtan muaf olmadığı halde, harçtan bağışık kabulü ile harca karar verilmemesi, Doğru görülmemiştir....
Yukarıda belirtilen Yargıtay kararı ve yerleşik emsal kararlara göre, bu türden bir tespit davasının açılabilmesi ve açılan davada davacının hukuki yararının varlığının kabul edilebilmesi için, taraflar arasında görülmekte olan bir ortaklığın giderilmesi davası, ya da davalı taşınmaz üzerinde başlatılan kamulaştırma işlemi veya kentsel dönüşüm uygulamasının bulunması, muhtesat tespiti davasının açıldığı tarih itibariyle, davacının muhtesat itirazlarının, davalılar tarafından açıkça kabul edilmemiş olması gerekmektedir. Muhtesat tespiti davasının açılmasından önce, davacının muhtesat iddiasının davalı tarafça açıkça kabul edilmemesi nedeniyle muhtesat tespiti davasının açılmasından sonraki bir aşamada, davalı tarafça davacının muhtesat iddiasının kabul edilmesi halinde ise, artık davacının davada hukuki yararının olmadığını söyleme imkanı yoktur....
Öyleyse,ortaklığın giderilmesi davasında satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilmiş ise- satış henüz yapılmamış olsa bile- muhtesat tespiti davasının artık dinlenmesinde hukuki yarar kalmayacaktır. Zira ,artık hak iddia edenin genel hükümlere dayalı (sebepsiz zeginleşme,TBK.md.77 vd.) bir eda davası açma imkanı devreye girecektir).Ayrıca, paydaş veya miras ortağı olmayanın (üçüncü kişilerin) ortaklığın giderilmesi davasında taraf sıfatı olmayacağından; muhtesat tespiti davası açma hakkının da bulunmadığının da kabulü gerekir....
"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki muhtesat bedelinin tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, muhtesat bedelinin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı idare vekilince temyiz edilmiştir. Yapıya bayındırlık birim fiyatları esas alınıp, yıpranma payı da düşülerek değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek davalıya ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olmadığından usul ve yasaya uygun hükmün ONANMASINA, peşin alınan temyiz ve temyize başvurma harçlarının irad kaydedilmesine, 06/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 20/06/2013 NUMARASI : 2012/473-2013/620 Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma konusu daimi ve geçici irtifak hakkı ile muhtesat bedellerinin tespiti ve irtifak haklarının davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü. - K A R A R - Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma konusu daimi ve geçici irtifak hakkı ile muhtesat bedellerinin tespiti ve irtifak haklarının davacı idare adına tescili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı idare vekilince temyiz edilmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 20/06/2013 NUMARASI : 2012/471-2013/621- Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma konusu daimi ve geçici irtifak hakkı ile muhtesat bedellerinin tespiti ve irtifak haklarının davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü. - K A R A R - Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma konusu daimi ve geçici irtifak hakkı ile muhtesat bedellerinin tespiti ve irtifak haklarının davacı idare adına tescili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı idare vekilince temyiz edilmiştir....
Taraflar arasındaki kadastro tespiti sırasında yol olarak tescil harici bırakılan taşınmaz üzerinde bulunan muhtesat bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın ... yönünden reddine, ... yönünden kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı ile davalı ... vekilleri yönünden verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, kadastro tespiti sırasında yol olarak tescil harici bırakılan taşınmaz üzerinde bulunan muhtesat bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Bedeline hükmedilmesi gereken muhtesatların değeri; 8.593,00-TL olduğu halde, zemine el atılmış gibi arta kalan kısımda değer artışı hesaplanıp muhtesatların bedelinden indirilmesi sonucu 7.994,84-TL bulunmuş ise de, istem gibi karar verildiğinden bu husus bozma nedeni yapılmamıştır....
Taşınmazların, kadastro tespiti yada tapuya tescili sırasında mülkiyet hakkı sahibinin adı, soyadı, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik yada hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme taleplerinin kaynağını oluşturur. Kimlik bilgileri düzeltilirken malikin değişmemesi ve mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir. Tapuda kayıt düzeltilmesi ve tespit taleplerini ancak tapu maliki ile mirasçıları isteyebilir. Edinme nedeni sütunundaki bilgiler açıklama niteliğinde olup, tapu kaydı üzerinde bulunan muhtesat şerhi sahibine kişisel hak sağlar. Davacının talebi, muhtesat bilgileri sütununda yazan "içindeki 2 katlı bina Aliosman'a aittir." belirtmesinde geçen Aliosman'ın davacı Aliosman Borazan olduğnun tespiti ile düzeltilmesi istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni" Y A R G I T A Y İ L A M I MAHKEMESİ : Akyazı Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 17/04/2014 NUMARASI : 2013/719-2014/317 Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 19. maddesi uyarınca zemini Hazineye ait taşınmaz üzerinde bulunan muhtesat bedelinin tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü. - K A R A R - Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 19. maddesi uyarınca zemini Hazineye ait taşınmaz üzerinde bulunan muhtesat bedelinin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı idare vekilince temyiz edilmiştir. Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır....