Bunlardan bazılarını; malikin, malik olduğu taşınmaza karşı yapılan el atmanın önlenmesi için açılan dava, malikin sahip olduğu malı haksız olarak elinde bulunduran ya da ona saldıran kişiye karşı açılan el atmanın önlenmesi davası, malikin maliki olduğu şeyin doğal ürünlerine karşı yapılmış olan el atmanın önlenmesine karşı açılan dava, malikin karşılaşabileceği sınır tecavüzlerine karşı açabileceği el atmanın önlenmesi davası, malikin arazi kayması nedeniyle vaki el atmalara karşı açabileceği dava, malikin zilyetliğe saldırı olması nedeniyle açabileceği dava ve malikin geçit hakkı sebebiyle el atmalara karşı açabileceği dava, şekilde sıralayabiliriz....
-KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle kayden davacıya ait taşınmaza haklı ve geçerli bir sebep olmaksızın yapılanmak, meyve ağaçları dikilmek ve bahçe olarak kullanılmak suretiyle el atıldığı saptanarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru olduğuna göre; dahili davalıların temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 3.934.65.-TL. bakiye onama harcının temyiz eden dahili davalılardan alınmasına, 10.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece davacının meni müdahale davasının kabulüne, davalının davaya konu 247 parsel sayılı taşınmaza el atmasının önlenmesine, davacının kal davasının (taşınmazın değeri arsanın değerinden fazla olması ve yıkımında fahiş zarar doğuracağının bilirkişi raporunda belirtilmiş olması sebebi ile) reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacılar vekili temyiz etmiştir. 22.12.1995 tarihli ve 1/3 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında vurgulandığı üzere eşya hukukunda “muhdesat” kavramından bir arazi üzerindeki arz malikinden başkasına veya bir paydaşa ait yapı ve tesisler ile bağ ve bahçe şeklinde dikilen ağaçları anlamak gerekir. Muhdesat, sahibine arazi mülkiyetinden ayrı bağımsız bir mülkiyet ya da sınırlı bir ayni hak sağlamaz. Mahkemenin kabul ettiğinin aksine muhdesat sahibinin hakkı sadece kişisel bir haktır. Bu hakkın hukuki mahiyeti ve nasıl kullanılacağı ise Türk Medeni Kanununun 722, 723, 724 ve 729. maddelerinde açıklanmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kiracılık sıfatının tesbiti Dava kiracılığın tespiti, şahsi hakka dayalı el atmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkindir. Mahkemece kiracılığın tespitine ilişkin talep, davaya konu yerin kira sözleşmesine dahil olduğu bu konuda davacının dava açmakta hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle, davacının el atmanın önlenmesi ve ecrimisil talebi ise bu konudaki taleplerin haksız olduğu gerekçesiyle reddedilmiş, karar davacı vekili tarafından el atmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine yönelik olarak temyiz edilmiştir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görev alanı dışında bulunduğundan dosyanın 14. Hukuk Başkanlığı'na gönderilmesine, 06.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Başkanlığı vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... vd. aleyhine 04/12/2007 gününde verilen dilekçe ile idari sınırın tespiti ve el atmanın önlenmesi istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 17/10/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı ... Bakanlığı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, iki belediye arasındaki idari sınırın arz üzerinde tespiti ve davalıların müdahalesinin men’i istemine ilişkindir. Davalılar davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkemece bozma kararı doğrultusunda el atmanın önlenmesi konusunda inceleme yapılarak el atmanın önlenmesine karar verilmiş, karar davalı .... Bakanlığı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı ... Başkanlığı, bu davayı açtıktan sonra idari yargıda da idari sınırları içinde kalan yerde davalı ......
Öğretide ve Yargıtayın devamlılık gösteren uygulamalarında, taşınmaz hakkında derdest ortaklığın giderilmesi davasının, kentsel dönüşüm uygulamasının ya da kamulaştırma işleminin bulunması gibi istisnai durumlarda muhdesatın tespiti davasının açılmasında güncel hukuki yararın bulunduğu kabul edilmektedir. 3....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2023/299 Esas sayılı dosyada tapu iptali ve tescil istemli dava açıldığını ve bekletici mesele yapılması gerektiğini, binanın ömrünü tamamlayacağı tarihe kadar davalının kullanımına izin verilmesi gerektiğini, hükme esas alınan bilirkişi raporunun eksik ve hatalı olduğunu belirterek kararın bozulmasını istemiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, el atmanın önlenmesi, ecrimisil ve kâl istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 2.4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun, “Mülkiyet hakkının içeriği” başlıklı 683 üncü maddesi, “Mülkiyet İlişkisi” başlıklı 722 nci maddesi, “İyiniyetli olmayan zilyet bakımından” başlıklı 995 inci maddesi, 994 üncü maddesi, 3.1940 tarih ve 2/77 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı. 3. Değerlendirme 1....
KARAR : Kısmen kabul Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen el atmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairemizce İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; el atmanın önlenmesi ve kal taleplerinin kabulüne, ecrimisil talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir. İlk Derece Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
DELİLLER : Tapu kaydı, Kroki, İnşaat ruhsatnamesi, Delil listeleri sunulan ve toplanan deliller. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, muarazanın giderilmesi istemine ilişkindir. Dava konusu 720 parsel sayılı taşınmaz betonarme iki katlı bina ve arsa niteliği ile davalı adına tapuda kayıtlıdır. Davacı tarafından davalı aleyhine Babaeski Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/455 esas sayılı dosyası ile muhtesatın aidiyetinin tespiti davası açıldığı, davanın derdest olduğu sabittir. Muhtesatın aidiyetinin tespiti davasında verilecek karar işbu davanın sonucuna etki etmeyecektir. Bu nedenle bekletici mesele yapılmamasında ve sonucunun beklenmemesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır. Davacı tarafından davalı aleyhine açılmış ve derdest muhtesatın aidiyetinin tespiti davası mevcut olmakla davacının işbu davayı açmakta hukuki yararı bulunmamaktadır. Davacının davasının reddine ilişkin yerel mahkeme kararında usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır....
Davanın el atmanın önlenmesi olarak değerlendirildiğini, 2. Muhdesat tespiti davasının açılmasında hukuki yararın var olduğu gibi açılmış bir kamulaştırma davasının da bulunduğunu, 3. Bozma öncesi aşamada muhdesatın tespit edildiğini, 4. Dava konusu 387 ada 133 parsel ile ilgili olarak ... tarafından taşınmaza fiilen el konulmuş olup karayolunun da hizmete açıldığını, 5. El konulmasından yaklaşık 7-8 yıl sonra keşif yapılması sebebiyle parsel üzerinde davacılar tarafından meydana getirilen ekonomik değere sahip bir muhdesatın bulunmadığını, 6. Muhdesat bulunmadığından bahisle davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırılık teşkil ettiğini ileri sürmüştür. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, muhdesatın tespiti istemine yöneliktir. 2....