WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dosya incelendi, gereği görüşüldü: Dava, davacının paydaşı bulunmadığı tapuda kayıtlı taşınmaz üzerinde bulunan muhdesatın aidiyetinin tespiti istemine ilişkindir. Kural olarak tapu kaydına dayalı bir hakkın bulunmaması halinde eda davası açılması gerekirken muhdesatın aidiyetinin tespiti davası açılması hukuken mümkün değildir. 4721 Sayılı Türk Medeni Kanununun 718. maddesi hükmünde, arazi üzerindeki mülkiyetin kullanılmasında yarar olduğu ölçüde üstündeki hava ve altındaki arz katmanlarını kapsayacağı bu mülkiyetin kapsamına yasal sınırlamalar saklı kalmak üzere yapılar, bitkiler ve kaynakların da gireceği açıklandığından, taşınmaz üzerindeki bina, ağaç gibi bütünleyici parça niteliğindeki muhdesatların taşınmazın arzından ayrı bir mülkiyetinin varlığından sözedilemez....

    Dosya incelendi, gereği görüşüldü: Dava, davacının paydaşı bulunmadığı tapuda kayıtlı taşınmaz üzerinde bulunan muhdesatın aidiyetinin tespiti istemine ilişkindir. Kural olarak tapu kaydına dayalı bir hakkın bulunmaması halinde eda davası açılması gerekirken muhdesatın aidiyetinin tespiti davası açılması hukuken mümkün değildir. 4721 Sayılı Türk Medeni Kanununun 718. maddesi hükmünde, arazi üzerindeki mülkiyetin, kullanılmasında yarar olduğu ölçüde, üstündeki hava ve altındaki arz katmanlarını kapsayacağı, bu mülkiyetin kapsamına yasal sınırlamalar saklı kalmak üzere yapılar, bitkiler ve kaynakların da gireceği açıklandığından, taşınmaz üzerindeki bina, ağaç gibi bütünleyici parça niteliğindeki muhdesatların taşınmazın arzından ayrı bir mülkiyetinin varlığından sözedilemez....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen (sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre) alacak davasının yapılan yargılaması sonunda yerel mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde; ......

        Taraflar arasında temel ilişki yoksa, 6102 sayılı TTK'nın 732. maddesine göre sebepsiz zenginleşmeye dayalı olarak dava açılabilir. Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6102 sayılı TTK’nun 732. maddesinde düzenlenen sebepsiz zenginleşme hukuksal nedenine dayalı olarak açılan takip ve davalarda zamanaşımı süresi senedin zamanaşımına uğradığı tarihten itibaren 1 yıldır. İspat yükü, sebepsiz zenginleşmediğini iddia edene (keşideciye) aittir....

          Açıklanan ilke ve esaslara göre, kural olarak muhdesatın arz malikinden başkasına aidiyetinin tespiti istenemez. Ne var ki, çoğun içinde az da vardır kuralı gereğince, muhdesatın mülkiyetinin aidiyetinin tespiti isteği, muhdesatı meydana getirenin tespiti isteğini de kapsadığı kabul edilmelidir. Bu tür davalarda, güncel hukuki yararın mevcut olması ve iddianın kanıtlanması durumunda, muhdesatın davacı tarafça meydana getirildiğinin tespiti isteğinin kabulüne, karar verilmesi gerekir. Taşınmaz üzerine daha önce mevcut bir muhdesata yeni bölümler ilave edilmesi, muhdesatın tamamlanması veya mevcut muhdesatın bakım ve onarımının yaptırılması bağımsız bir muhdesat meydana getirme niteliğinde olmayıp mevcut muhdesatın daha kullanılır hale gelmesini, bir başka deyişle muhtesattan sağlanacak faydanın artmasını sağlayan işlerdir. Bu işler için harcanan giderler de muhdesatın değerini artıran faydalı ve zorunlu giderlerdendir....

          Hukuk Dairesinin 2014/14176 Esas - 2015/23312 Karar) Kabule göre de, kural olarak taşınmaz üzerindeki muhdesatın tespiti davalarında husumetin muhdesatın bulunduğu taşınmaz maliki ya da maliklerine yöneltilmesi zorunludur. Muhdesatın tespiti davalarında muhdesatın davacı tarafça meydana getirildiğini açıkça kabul ederek uyuşmazlık çıkarmayanlar dışında kalan ve muhdesatın üzerinde bulunduğu taşınmazda paydaş olan diğer tüm tapu kayıt maliklerinin veya mirasçılarının davada taraf olmaları zorunludur. Yukarıda açıklandığı üzere dava açılırken taraf teşkili sağlanmamış ise de; davanın mahiyeti gereği ortaklığın giderilmesi davasında muhdesat iddiasını açıkça kabul edenler dışında kalan tapu kayıt malikleri arasında "zorunlu dava arkadaşlığı"nın (6100 s....

          Hukuk Dairesinin 2014/14176 Esas - 2015/23312 Karar) Kabule göre de, kural olarak taşınmaz üzerindeki muhdesatın tespiti davalarında husumetin muhdesatın bulunduğu taşınmaz maliki ya da maliklerine yöneltilmesi zorunludur. Muhdesatın tespiti davalarında muhdesatın davacı tarafça meydana getirildiğini açıkça kabul ederek uyuşmazlık çıkarmayanlar dışında kalan ve muhdesatın üzerinde bulunduğu taşınmazda paydaş olan diğer tüm tapu kayıt maliklerinin veya mirasçılarının davada taraf olmaları zorunludur. Yukarıda açıklandığı üzere dava açılırken taraf teşkili sağlanmamış ise de; davanın mahiyeti gereği ortaklığın giderilmesi davasında muhdesat iddiasını açıkça kabul edenler dışında kalan tapu kayıt malikleri arasında "zorunlu dava arkadaşlığı"nın (6100 s....

          Sebepsiz zenginleşme borçlusunun bu muhdesatın yapıldığı anda ekonomik açıdan zenginleştiği, yapanın ise o anda fakirleştiği ileri sürülemez. Zira vücuda getiren tarafından kullanılan muhdesatın, diğer paydaşlara herhangi bir katkısı bulunmamaktadır. Ekonomik yönden zenginleşme ve fakirleşmenin, satış suretiyle taşınmazdaki ortaklığın giderildiği anda gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Daha açık deyişle, sebepsiz zenginleşme; satışın yapılıp bedelinin ödendiği tarihte gerçekleşir. Muhtesat bedelinden doğan sebepsiz zenginleşme nedeniyle hükmedilecek miktar, muhtesat bedelinin satış tarihinde taşınmazın değerinde meydana getirdiği artış oranında olmalıdır....

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; "... davacının taşınmazda hisse sahibi olmadığının anlaşıldığı, nitekim davacının da bu hususu dava dilekçesinde belirttiği, kamulaştırma nedeniyle açılacak muhdesatın aidiyeti tespiti davasının tapu maliki yada malikleri tarafından açılabileceğine, tapu maliki olmayan kişi yada kişilerin muhdesatın aidiyetine yönelik dava açmasının mümkün bulunmamasına, bu kişiler tarafından koşulların oluşması halinde ancak sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre tapu maliklerinden alacak talebinde bulunulabileceği bu haliyle davacının kamulaştırma bedelini alabilmek için iş bu tespit davasını ikame edemeyeceği değerlendirilmekle açılan davanın aktif husumet yokluğu sebebiyle reddine " karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı tarafından ilk derece mahkemesince verilen nihai karara karşı yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....

          sonucunu doğurmayacağının, davacının tadilat için yapmış olduğu masrafları ancak sebepsiz zenginleşme hükümleri doğrultusunda talep edebileceğini, muhdesatın evveliyatında İbrahim Kırışoğlu tarafından kullanıldığı vefatından sonra Fuat Kırışoğlu tarafından kullanıldığı Fuat Kırışoğlu vefatından sonra kullanılmadığının anlaşıldığını, davacının muhdesata sonradan yerleştiğini ve bir takım tadilatlar yaptığını, ancak bu durum muhdesatın aidiyetinin davacıya ait olduğu anlamında yorumlanamayacağını, muhdesat davacıdan öncesinden beri var olmakla mirasçılardan geldiğini, muhdesatın mülkiyetinin kime ait olduğunun da belli olmadığını, mahkemenin her ne kadar davacının hisse satın almakla halefiyet yoluyla muhdesata sahip olduğunu gerekçe göstermiş ise de, bu gerekçenin tamamen usul ve yasaya aykırı olduğunu, dava konusu muhdesatın aidiyeti ile ilgili herhangi bir karar ve bilgi olmadığını, tapuda yapılan satış ile arsa mülkiyetinin geçmiş olup, satın alan malik olduğu ölçüde muhdesatta hak sahibi...

          UYAP Entegrasyonu