Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, muhdesatın tespiti isteğine ilişkindir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 684/1.maddesi hükmüne göre, bir şeye malik olan kimse, o şeyin bütünleyici parçalarına da malik olur. 718.maddeye göre de, arazi üzerindeki mülkiyet, kullanılmasında yarar olduğu ölçüde, üstündeki hava ve altındaki arz katmanlarını kapsar. Bu mülkiyet kapsamına, yasal sınırlamalar saklı kalmak üzere kalıcı yapılar, bitkiler ve kaynaklar da girer. Açıklanan bu ilke ve esaslara göre, kural olarak muhdesatın arz malikinden başkasına aidiyetinin tespiti istenemez. Öğretide ve Yargıtay'ın devamlılık gösteren uygulamalarında, taşınmaz hakkında derdest ortaklığın giderilmesi davasının, kentsel dönüşüm uygulamasının ya da kamulaştırma işleminin bulunması gibi istisnai durumlarda muhdesatın tespiti davasının açılmasında güncel hukuki yararın bulunduğu kabul edilmektedir....

    İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: Havza Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/262 esas, 2021/237 karar sayılı kararında: Davanın muhdesatın aidiyetinin tespiti talebinden ibaret olduğu anlaşılmaktadır....

    Açıklanan ilke ve esaslara göre, kural olarak muhdesatın arz malikinden başkasına aidiyetinin tespiti istenemez. Ne var ki; çoğun içinde azıda vardır kuralı gereğince, muhdesatın mülkiyetinin aidiyetinin tespiti isteğinin, muhdesatı meydana getirenin tespitini de kapsadığı kabul edilmelidir. Muhdesatın aidiyeti isteğiyle açılan bu tür davalarda, güncel hukuki yararın mevcut olması ve iddianın kanıtlanması durumunda muhdesatın davacı tarafça meydana getirildiğinin tespitine karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, davacıya ait olduğunun tespitine karar verilmesi doğru görülmemiştir....

      Öğretide ve Yargıtay'ın devamlılık gösteren uygulamalarında, taşınmaz hakkında derdest ortaklığın giderilmesi davasının, kentsel dönüşüm uygulamasının ya da kamulaştırma işleminin bulunması gibi istisnai durumlarda muhdesatın tespiti davasının açılmasında güncel hukuki yararın bulunduğu kabul edilmektedir. Somut olayda; ilk derece mahkemesi tarafından davanın kabulüne karar verilmiş ise de, dava kamulaştırmayı yapan kurum DSİ hasım gösterilerek görülmüş olup bu durumda taraf teşkili sağlanmadan hüküm kurulduğu anlaşılmıştır. Muhdesatın aidiyetinin tespiti davalarında husumetin kamulaştırma öncesi tapu maliklerine yöneltilmesi gerekmekte olup kamulaştırma yapan kuruma husumet yöneltilemez....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece; ikame olunan davanın, Gülşehir İlçesi, Alkan Köyüne ait 595 ve 640 parsel sayılı taşınmazlar üzerinde bulunan muhdesatın davacıya aidiyetinin tespiti istemine ilişkin olduğu, tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde, dava konusu muhdesatların davacıya ait olduğu kaanatine varıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir....

        Açıklanan ilke ve esaslara göre, kural olarak muhdesatın arz malikinden başkasına aidiyetinin tespiti istenemez. Ne var ki; çoğun içinde azda vardır kuralı gereğince, muhdesatın mülkiyetinin aidiyetinin tespiti isteğinin, muhdesatı meydana getirenin tespitini de kapsadığı kabul edilmelidir. Muhdesatın aidiyeti isteğiyle açılan bu tür davalarda. Güncel hukuki yararın mevcut olması ve iddianın kanıtlanması duirumunda muhdesatın davacı tarafça meyana getirildiğinin tespitine karar verilmesi gerekir. Somut olayda; dosyanın içeriğine, toplanan delillere, tanık beyanlarına göre dava konusu kargir ev ve samanlığın davacılar tarafından meydana getirildiği sabit olmuştur. Mahkemece muhdesatların davacılar tarafından meydana getirildiğinin tespitine karar verilmesi gerekirken, muhdesatın aidiyetine karar verilmesi doğru değil ise de, bu husus yeniden yargılama yapmayı gerektirmediğinden bozma nedeni yapılmamıştır....

          Açıklanan ilke ve esaslara göre, kural olarak muhdesatın arz malikinden başkasına aidiyetinin tespiti istenemez. Ne var ki; çoğun içinde azda vardır kuralı gereğince, muhdesatın mülkiyetinin aidiyetinin tespiti isteğinin, muhdesatı meydana getirenin tespitini de kapsadığı kabul edilmelidir. Muhdesatın aidiyeti isteğiyle açılan bu tür davalarda, güncel hukuki yararın mevcut olması ve iddianın kanıtlanması durumunda muhdesatın davacı tarafça meydana getirildiğinin tespitine karar verilmesi gerekir. Somut olayda; her ne kadar ilk derece mahkemesince davanın 3402 sayılı Kadastro Kanunun 12/3. Maddesi uyarınca dava hak düşürücü süre yönünden reddine karar verilmiş ise de taşınmazın edinme sebebi kısmında iki katlı kargir evin davacıların miras bırakanı tarafından yapıldığının belirtildiği, bu haliyle davanın kadastro tespit sonrasına ilişkin olduğu, bu nedenle 3402 sayılı Kadastro Kanunun 12/3....

          Gereği görüşüldü: Davacı ..., yaylak olarak kesinleşen 259 ada 1 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan ve kadastro tutanağının edinme sebebi bölümünde davalı ...‘a ait olduğu bildirilen evin kendisine ait olduğunun tespiti istemiyle; ..., hazine ve ... Köyü Tüzel Kişiliği’ni hasım göstermek suretiyle dava açmıştır. Mahkemece davanın kabulüne, 259 ada 1 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan ve kadastro tespiti sırasında davalı ... adına yazılan evin davacıya ait olduğunun tespitine, uzman bilirkişi ... tarafından düzenlenen 03.12.2008 tarihli raporun kararın eki sayılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava taşınmaz üzerinde bulunan muhdesatın aidiyetinin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş ise de varılan sonuç davanın ve taşınmazın niteliğine, yasal düzenlemelere uygun düşmemiştir....

            Gereği görüşüldü: Davacı ..., yaylak olarak kesinleşen 259 ada 1 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan ve kadastro tutanağının edinme sebebi bölümünde davalı ...’ye ait olduğu bildirilen evin kendisine ait olduğunun tespiti istemiyle; ..., hazine ve ... Tüzel Kişiliği’ni hasım göstermek suretiyle dava açmıştır. Mahkemece davanın kabulüne, 259 ada 1 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan ve kadastro tespiti sırasında davalı ... adına yazılan evin davacıya ait olduğunun tespitine, uzman bilirkişi... tarafından düzenlenen 03.12.2008 tarihli raporun kararın eki sayılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava taşınmaz üzerinde bulunan muhdesatın aidiyetinin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş ise de varılan sonuç davanın ve taşınmazın niteliğine, yasal düzenlemelere uygun düşmemiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki muhdesatın aidiyetinin tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Davanın kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı idare vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü; - K A R A R - Dava, muhdesatın aidiyetinin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı idare vekilince temyiz edilmiştir. Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre, davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olmadığından usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, idare harçtan bağışık olduğundan harç alınmamasına, 07.03.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu