Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 11/03/2015 NUMARASI : 2014/691-2015/128 Taraflar arasındaki 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 19.maddesi uyarınca muhdesat kamulaştırma bedelinin tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 19.maddesi uyarınca muhdesat kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı idare vekilince temyiz edilmiştir. Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır....

    Bu mülkiyet kapsamına, yasal sınırlamalar saklı kalmak üzere yapılar, bitkiler ve kaynaklar da girer(TMK 718 m). 22.12.1995 tarih ve 1/3 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da vurgulandığı gibi Eşya Hukukunda, muhdesattan, bir arazi üzerinde yapı ve tesisler ile bağ ve bahçe şeklinde dikilen ağaçları anlamak gerekir. Muhdesat, sahibine arazi mülkiyetinden ayrı, bağımsız bir mülkiyet veya sınırlı bir ayni hak bahşetmez. Muhdesat sahibinin hakkı, sadece şahsi bir haktır (TMK 722, 724, 729 m.ler). Taşınmaz üzerindeki bina, ağaç gibi bütünleyici parça niteliğindeki muhdesatların taşınmazın arzından ayrı bir mülkiyetinin varlığından söz edilemez....

      Bütünleyici parçanın (muhdesat) arzın paydaşlarına (ortaklarına) değil de üçüncü şahsa ait olduğunun anlaşılması halinde bu kimseyi muhdesat sahibi olarak davaya dahil etmek ve ona satış bedelinden pay vermek mümkün değildir. Somut olayda; yargılamanın 21.06.2016 tarihli celsesinde davalılar vekiline muhdesatın aidiyeti yönünden dava açmak için süre verildiği, davacı ...’ın yargılamanın 10.03.2016 tarihli celsesine katılarak dava konusu taşınmaz üzerinde yer alan tek katlı yapının davalılara ait olduğu yönünde kabul beyanında bulunduğu, keşif sonrası inşaat mühendisi tarafından tanzim edilen bilirkişi raporunda davaya konu taşınmaz üzerinde bulunan iki adet yapı yönünden muhdesat oranı hesaplamasın yapıldığı anlaşılmıştır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu gereğince zemini Hazineye ait taşınmaz üzerinde bulunan muhdesat bedelinin tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu gereğince zemini Hazineye ait taşınmaz üzerinde bulunan muhdesat bedelinin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu gereğince zemini Hazineye ait taşınmaz üzerinde bulunan muhdesat bedelinin tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu gereğince zemini Hazineye ait taşınmaz üzerinde bulunan muhdesat bedelinin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu gereğince zemini Hazineye ait taşınmaz üzerinde bulunan muhdesat bedelinin tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu gereğince zemini Hazineye ait taşınmaz üzerinde bulunan muhdesat bedelinin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu gereğince zemini Hazineye ait taşınmaz üzerinde bulunan muhdesat bedelinin tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu gereğince zemini Hazineye ait taşınmaz üzerinde bulunan muhdesat bedelinin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı idare vekilince temyiz edilmiştir....

                KANITLAR, DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında HMK'nın 355.maddesi gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda aşağıdaki değerlendirmeler yapılmıştır: Dava, muhdesat bedelinin tespit ve tahsili isteğine ilişkindir. İncelenen tapu ve kadastro belgelerine göre, dava konusu; İzmir İli, Urla İlçesi, Sıra Mahallesi, 392 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 30/06/1962 tarihli kadastro tespitinde davacıların murisi Davut Yılmaz adına tespit edildiği, ancak daha sonra yapılan itiraz üzerine davalı belediye adına tescil edildiği, üzerindeki otel, gazino, ev ve bahçeden oluşan muhdesatın Davut Yılmaz'a aidiyeti belirlenerek tapu kaydının beyanlar hanesine şerh edildiği, ayrıca tapu kaydında "taşınmazın tamamının kıyı kenar çizgisi içinde kaldığı" şerhinin de bulunduğu anlaşılmıştır....

                Bu nedenle açılan muhdesat iddiasına ilişkin davanın bekletici (ön) mesele yapılması gerekirken, davanın kabulüne dair kurulan hüküm doğru olmamıştır. Kabule göre de açık artırma suretiyle satışı yapılarak ortaklığın giderilmesine karar verilen taşınmazda satış bedelinin tapu kaydındaki hisseler oranında taraflara aidiyetine, yine yargılama giderleri ve vekalet ücretlerinin tapu kaydındaki hisseler oranında taraflara yükletilmesine karar verilmesi gerekirken (satış bedelinin aidiyeti, yargılama giderleri ve vekalet ücretine ilişkin) infazda tereddüte sebebiyet verecek şekilde bilirkişi raporundaki hisseler oranından bahsedilerek hüküm kurulması doğru olmamıştır. Yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda, davanın esası hakkında delillerin değerlendirilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi için 6100 sayılı HMK'nın 353/1- a-6 maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmiştir....

                Paydaşlığın (ortaklığın) satış suretiyle giderilmesine ilişkin davalarda taşınmaz üzerinde bulunan bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçaların (muhdesat) kime ait olduğu konusunda uyuşmazlık olup da bunlar üzerinde bazı paydaşların (ortaklar) hak iddia etmeleri ve öncelikle bu uyuşmazlığın giderilmesini istemeleri halinde o paydaşa görevli mahkemede dava açmak üzere HMK'nın 165. maddesi uyarınca uygun bir süre verilmelidir. Mahkemece verilen süre içerisinde dava açıldığı takdirde sonucunun beklenmesi, açılmadığı takdirde o konuda uyuşmazlık yokmuş gibi davaya devam edilmesi gerekir. Somut olaya gelince; mahkemece muhdesat hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığı belirtilmekle birlikte oran kurulmaksızın satış bedelinin dağıtılmasına karar verilmiştir. Dava konusu 3617 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki yapıların aidiyetine ilişkin tapuda şerh bulunmamaktadır....

                  UYAP Entegrasyonu