"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Muhdesat Aidiyetinin Tespiti KARAR Önceki geri çevirme yazımızda taraflar arasında görülen ... Sulh Hukuk Mahkemesi'ne ait ... sayılı ortaklığın giderilmesine ilişkin dava dosyasının getirtilmesi istenilmiş ne var ki, getirtilen dosyanın ilgisiz başka bir dava dosyası olduğu yapılan inceleme sonucu anlaşılmıştır. Bu defa yeniden bir yazışmaya meydan verilmemesi bakımından sözü edilen dava dosyasının (esas numarası ile dosya içeriğinin kontrol edildikten sonra) mahkemesinden getirtilerek eldeki dosya arasına konulması, ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere dosyanın yerel mahkemeye GERİ ÇEVRİLMESİNE, 26.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Hukuki yararın bulunmadığının tespiti halinde davanın, dava şartı yokluğu gerekçesiyle usulden reddine karar verilmelidir (HMK m.114/1- h, 115). Öğretide ve Yargıtay'ın devamlılık gösteren uygulamalarında, taşınmaz hakkında derdest ortaklığın giderilmesi davasının, kentsel dönüşüm uygulamasının ya da kamulaştırma işleminin bulunması gibi istisnai durumlarda muhdesatın tespiti davasının açılmasında güncel hukuki yararın bulunduğu kabul edilmektedir. Mevcut durumda, taşınmaz hakkında derdest ortaklığın giderilmesi davası vardır. Ortaklığın giderilmesi davasında, iş bu dava açılmadan önce, davacının muhdesata yönelik iddiasını açıkça kabul eden paydaşlara karşı muhdesat aidiyetinin tespiti davası açılması durumunda, bu paydaşlar yönünden husumet yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerekir....
Bu nedenle eda davası açılmasının mümkün olduğu hallerde, tespit davası açılmasında hukuki yararın bulunmadığı kabul edilmektedir. Hukuki yararının bulunması dava şartı olup, yargılamanın her aşamasında taraflarca ileri sürülebileceği gibi, hakim tarafından da resen gözetilir. Hukuki yararın bulunmadığının tespiti halinde davanın, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 114/1- h ve 115. Maddeleri gereğince dava şartı yokluğu gerekçesiyle usulden reddine karar verilmelidir. Öğretide ve Yargıtay'ın devamlılık gösteren uygulamalarında, taşınmaz hakkında derdest ortaklığın giderilmesi davasının, kentsel dönüşüm uygulamasının ya da kamulaştırma işleminin bulunması gibi istisnai durumlarda muhdesatın tespiti davasının açılmasında güncel hukuki yararın bulunduğu kabul edilmektedir....
"İçtihat Metni"Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Muhdesatın aidiyetinin tespiti ... ile ... ve müşterekleri aralarındaki muhdesatın aidiyetinin tespiti davasının kabulüne dair .Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 16.05.2013 gün ve 65/113 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalılar ... ve......
Tapulama tutanağı 11.10.1979 tarihinde düzenlendiğine ve harici satış da davalıların miras bırakanı Halil oğlu Mustafa Ali Demir tarafından 16.09.1980 tarihinde davacı ...’ya yapıldığına göre davacının kadastrodan önceki hukuki sebeplere değil, tespitten sonra tutanağın kesinleşmesinden önceki hukuki sebeplere dayanarak iptal ve tescil isteğinde bulunduğunun kabulü gerekir. 1387 sayılı parsel, belgesizden kayıt maliki adına tespit ve tescil edilmiştir. Taşınmazın haricen satışı sırasında da tapusuz olduğu gözetilerek TMK.763.maddesi göz önünde tutulmalıdır. 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3. maddesinde açıklanan on yıllık hak düşürücü süre ancak, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanılarak açılan iptal ve tescil davalarında uygulanması gereken bir maddedir. Harici satış tespitten sonra yapıldığına göre somut olayda 766 sayılı Tapulama Kanununun 31/2 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3 fıkralarını uygulama olanağı bulunmamaktadır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:Perşembe Asliye Hukuk Mahkemesinin 2022/61 esas, 2023/93 karar sayılı dava dosyasında verilen muhdesat aidiyetinin tespiti talebinin reddine karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurması üzerine, dosyanın yapılan inceleme sonucunda; İddia ve savunmaya mahkemece toplanıp değerlendirilen deliller ile duruşma tutanaklarına yansıyan bilgi ve belgelere göre; İstinaf incelemesine konu ve esas teşkil eden eldeki dava; muhdesat aidiyetinin tespiti istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılıp bitirilen yargılama sonucunda, "...-Davanın hukuki yarar yokluğundan REDDİNE, " karar verilmiştir. Karara karşı, davacı vekili tarafından süresinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur. 6100 sayılı HMK’nun 355. maddesi uyarınca inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır, kamu düzenine aykırılık olup olmadığı ise re'sen gözetilir; Yine; HMK'nun 357....
Muhdesat, sahibine arazi mülkiyetinden ayrı, bağımsız bir mülkiyet veya sınırlı bir ayni hak bahşetmez. Muhdesat sahibinin hakkı, sadece şahsi bir haktır (TMK 722, 724, 729 m.ler). Taşınmaz üzerindeki bina, ağaç gibi bütünleyici parça niteliğindeki muhdesatların taşınmazın arzından ayrı bir mülkiyetinin varlığından söz edilemez. Açıklanan ilke ve esaslara göre, kural olarak muhdesatın arz malikinden başkasına aidiyetinin tespiti istenemez. Ne var ki; çoğun içinde azda vardır kuralı gereğince, muhdesatın mülkiyetinin aidiyetinin tespiti isteğinin, muhdesatı meydana getirenin tespitini de kapsadığı kabul edilmelidir. Muhdesatın aidiyeti isteğiyle açılan bu tür davalarda, güncel hukuki yararın mevcut olması ve iddianın kanıtlanması durumunda muhdesatın davacı tarafça meydana getirildiğinin tespitine karar verilmesi gerekir. Tespit davası, kendine özgü davalardan olup dava sonucunda istihsal edilecek ilamın icra ve infaz kabiliyeti bulunmamaktadır....
Dava muhdesat aidiyetinin tespiti istemine ilişkindir. 6100 Sayılı HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılmakla birlikte, kamu düzenine aykırılık halleri bu hükmün istisnasıdır ve Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sırasında resen gözetilmesi gerekir. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 12/3 maddesinde düzenlenen hak düşürücü süre, kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmelidir. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 19/II. maddesine göre; taşınmaz mal üzerinde malikinden başka bir kimseye veya paydaşlardan birine ait muhdesat mevcut ise bunun sahibi, cinsi, ihdas tarihi ve iktisap sebebi belirtilerek tutanağın ve kütüğün beyanlar hanesinde gösterilir. Bu şekilde bir belirtmenin yenilik doğurucu bir sonucu olmadığı, esasen var olan şahsi hakka aleniyet kazandıracağı ve muhdesat sahibi lehine kanıt oluşturacağı kuşkusuzdur....
a aidiyetinin tespitine ve aidiyet bilgisinin tapunun beyanlar hanesine tesciline; C harfi ile gösterilen 52.87 m2 yüz ölçümüne sahip dükkana yönelik istemin ise reddine" karar verilmiştir. IV.TEMYİZ 1.Temyiz Yoluna Başvuranlar İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur. 2.Temyiz Sebepleri Davalı ... vekili, davalıya ait olan muhdesatların diğer davalı ... tarafından meydana getirildiğinin tespitine dair verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu dile getirmiştir. 3.Gerekçe 3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, muhdesat aidiyetinin tespiti istemine ilişkindir. 3.2.Hukuki Sebep Bir şeye malik olan kimse, o şeyin bütünleyici parçalarına da malik olur (4721 sayılı TMK 684/1.md). Arazi üzerindeki mülkiyet, kullanılmasında yarar olduğu ölçüde, üstündeki hava ve altındaki arz katmanlarını da kapsar....
Muhdesat, sahibine arazi nülkiyetinden ayrı, bağımsız bir mülkiyet veya sınırlı bir ayni hak bahşetmez. Muhdesat sahibinin lakkı, sadece şahsi bir haktır(TMK 722, 724, 729 m.ler). Taşınmaz üzerindeki bina, ağaç gibi bütünleyici parça niteliğindeki muhdesatların taşınmazın arzından ayrı bir mülkiyetinin varlığından söz edilemez. Açıklanan ilke ve esaslara göre, kural olarak muhdesatın arz malikinden başkasına adiyetinin tespiti istenemez. Ne var ki; çoğun içinde azda vardır kuralı gereğince, muhdesatın mülkiyetinin aidiyetinin tespiti isteğinin, muhdesatı meydana getirenin tespitini de kapsadığı kabul edilmelidir. Muhdesatın aidiyeti isteğiyle açılan bu tür davalarda, güncel hukuki yararın mevcut olması ve iddianın kanıtlanması durumunda muhdesatın davacı tarafça meydana getirildiğinin tespitine karar verilmesi gerekir. .//.....