Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Köyü 107 ada 11 parsel sayılı taşınmazdaki zilyet ve tasarruflarına davalı tarafından hak iddia edilerek muaraza yaratıldığını, davalının haksız ve yersiz müdahalesinin meni ile muarazanın giderilmesini talep etmişlerdir. Gazipaşa Asliye Hukuk Mahkemesi; davanın zilyetliğin korunması davası olduğu gerekçesiyle, Gazipaşa Sulh Hukuk Mahkemesi ise; taraflar arasında muaraza bulunduğunu, bu muarazanın müdahale olarak değerlendirilmesinin gerektiğini ve taşınmazın dava tarihi itibariyle değerinin görev sınırını aşmış olduğunu gerekçe göstererek görevsizlik kararı vermişlerdir. Somut olayda;dava konusu taşınmazın Hazine adına hükmen kayıtlı bulunması ve davacılar tarafından zilyetliğin korunması için dava açılmış olması nedeniyle HUMK. nun 8/ II-3 maddesi gereği uyuşmazlığın Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir....

    Dava, kiracı tarafından açılan kiracılık sıfatının tespiti, muarazanın giderilmesi ve müdahalenin önlenmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, uyuşmazlığın idari yargının görevine girdiğinden bahisle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalı ... ile imzalanan sözleşme gereğince davaya konu taşınmazda kiracılık sıfatının devam ettiğini ve bu nedenle muarazanın giderilmesini ve müdahalenin önlenmesini talep etmiştir. Uyuşmazlık özel hukuk hükümlerine göre taraflar arasında imzalanan kira sözleşmesinin sona erip ermediği hususundaki ihtilaftan kaynaklanmakta olup, bu niteliğine göre uyuşmazlığın Adli yargıda görülmesi gerekir. Tarafların delilleri toplanarak davanın esası hakkında karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile uyuşmazlığın idari yargının görevine girdiğinden bahisle davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır....

      HUKUK DAİRESİ Taraflar arasındaki muarazanın giderilmesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından istinaf kanun yoluna müracaat edilmesi üzerine bölge adliye mahkemesi tarafından istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş olup, bu kararın davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dava, muarazanın giderilmesi talebine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup, karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna müracaat edilmiş, ... Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesince; inceleme konusu davayla ilgili olarak davacının istinaf kanun yoluna başvuru talebinin reddine karar verilmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sınır tespiti ile muarazanın giderilmesi davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 04.05.2016 gün ve 2015/13297 Esas, 2016/5479 Karar sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ HUMK'nın 440/III-3 maddesine göre, görevsizlik ve yetkisizlik, hakimin reddi; dava veya karşılık davanın açılmamış sayılması, davaların birleştirilmesi ve merci belirtilmesi kararlarının onanması veya bozulmasına ilişkin Yargıtay kararlarına karşı karar düzeltme yoluna başvuru olanağı yoktur. Somut olayda da; Taraflar arasında görülmekte olan sınır tespiti ve muarazanın giderilmesi davasında "davanın yargı yolu nedeni ile reddine" dair verilen karar davacı vekilinin temyizi üzerine onanmıştır....

          KARAR Davacı, davalı bankadan aldığı kredi nedeniyle kendisinden haksız olarak alınan dosya masraflarının neler konusunda bilgi verilmemesi nedeniyle muarazanın giderilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece,muarazanın giderilmesine ilişkin karar dairenin 2014/21560-20514 esas ve karar sayılı bozma ilamı ile bozulmasına karar verilmiş,bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın dava şartı yokluğu sebebi ile reddine ilişkin karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece davanın reddi nedeniyle davalı vekili yararına vekalet ücreti takdiri gerekirken yazılı şekilde vekalet ücretine hükmedilmemesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HMUK'un 438/7. maddesi gereğince hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:SULH HUKUK MAHKEMESİ Dava dilekçesinde kira sözleşmesinin geçerli olduğunun tesbiti ile davalı tarafından haksız yaratılan muarazanın men'i istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

              Blokta bulunan 11 nolu dükkanı kira sözleşmesi ile 22.07.2005 den itibaren 1 yıllığına kiraladığını, geçen zaman içerisinde kira sözleşmesi her yıl yenilenmek suretiyle devam ettiğini, ancak kiracılığı devam ederken dükkanın davalı tarafından kiraya verilmek üzere ihaleye çıkarıldığını ileri sürerek kiracılık sıfatının devam ettiğinin tespiti ile muarazanın giderilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir....

                Blokta bulunan 7 ve 8 nolu dükkanları kira sözleşmesi ile 21.01.2005 den itibaren 1 yıllığına kiraladıklarını, geçen zaman içerisinde kira sözleşmesinin her yıl yenilenmek suretiyle devam ettiğini, ancak kiracılık devam ederken dükkanların davalı tarafından kiraya verilmek üzere ihaleye çıkarıldığını ileri sürerek kiracılık sıfatının devam ettiğinin tespiti ile muarazanın giderilmesine karar verilmesini istemişlerdir. Davalı, davaya cevap vermemiştir....

                  KARAR Davacı, davalı idareye ait 17-18-19 nolu dükkanları 7.4.1995 tarihinde kiraladığını" kiralanan musakkaf olup, 6570 sayılı yasa kapsamında bulunmasına ve aralarındaki kira sözleşmesinin yıldan yıla yenilenmiş olmasına rağmen davalının 2007 yılına ait kira sözleşmesini yenilemediğini ve tahliyesini istediğini, 30.12.2007 -30.12.2008 tarihleri arasında işgalci olduğundan bahisle 15.4.2009 tarihinde ecrimisil ihbarnamesi gönderdiğini,kira ilişkisinin sona ermediğini, 31.12.2007-30.12.2008 tarihleri arasında kiralananda işgalci olarak bulunmadığını, bu tarihler arasında kiracılığının devam ettiğini ileri sürerek muarazanın menine ve kiracılığının tespitine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davaya bakmanın Sulh Hukuk Mahkemesinin görevi içinde kaldığını, savunarak davanın reddini dilemiştir....

                    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında, muarazanın giderilmesi istemine ilişkin dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi olduğunu, kooperatif kuruluş amacına göre 435 metrekare yüzölçümünde yerinin olduğunu, kooperatif hissesinin bu orana göre belirleneceğini, ancak kooperatifçe müvekkilinin yerinin 215 metrekare olarak kabul edildiğini ileri sürerek, müvekkilinin zilyetliğinde bulunan yerin 415 metrekare olduğunun tespiti ile muarazanın bu şekilde giderilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının 215 metrekare alan için üye yapıldığını, 220 metrekarelik alanı kızına hibe ettiğini savunarak, davanın reddini istemiştir....

                      UYAP Entegrasyonu