Dosya kapsamında yer alan ... 22.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2012/496 E.- 2013/426 K. sayılı kararının incelenmesinde ise;davacısının iş bu davanın davalısı,davalısının iş bu davanın davacısı olduğu,taraflar arasındaki uyuşmazlığın atık su aboneliği tesisi ile muarazanın giderilmesine yönelik olduğu ve mahkemenin 02.10.2013 tarihli kararı ile davanın kabulü ile davacı lehine atık su aboneliği tesisi ile muarazanın giderilmesine karar verildiği ve bu kararın Dairemizin 11.06.2014 tarih ve 2014/1828 E. 2014/9395 K. sayılı ilamı ile onanarak kesinleştiği sabittir....
K.. vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 29.05.2013 tarih ve 2678 E, 3602 K. sayılı ilamıyla, mahkemenin muarazanın giderilmesi yönünde alabileceği kararlar üyelerden birinin çıkarılması ile sınırlı olmadığından bu gerekçede isabet bulunmadığı, tüm üyelerin doğrudan hukukunu etkileyen bu davanın, önce genel kurula gidilmeden doğrudan mahkemeye açılarak muarazanın giderilmesi isteminde güncel bir hukuki yarar bulunduğu, davacı kooperatif yönetim kurulu başkanı ve üyesi olan davacılar 23.06.2008 tarihli duruşmada, davalılardan M.. K..'...
in yasal mirasçıları olduğunu, müteveffanın bankada bulunan doğmuş ve doğacak hak ile alacakları varsa bu hak ve menfaatleri hakkında taraflarına ayrıntılı bilgi verilmesinin davalı bankadan talep edildiğini, bankanın ise yapılacak araştırmalar nedeniyle toplam 157,50 TL tutarında maliyet bedelinin yatırılması halinde genel müdürlükten istenilen bilgiler temin edilerek bilgi verilebileceği belirtilerek taleplerinin reddedildiğini, kurum ve kuruluşların avukatın gerek duyduğu bilgi ve belgeleri incelemesine sunmakla yükümlü olduğunu, davalının genel vekaletname ibraz edilmesi halinde dahi vermesi gereken bilgileri, talep edilen bilgiler konusunda özel yetki ile donatılmış vekaletname ibraz edilmesine rağmen yerine getirmediğini, taraflarına bilgi verilmemesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, taraflar arasında oluşan muarazanın giderilmesi için dava açıldığını belirterek taraflar arasındaki muarazanın giderilmesine, davalının müteveffa ...'...
DAVA Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin müteveffa Erol Tezgören'in yasal mirasçıları olduğunu, müteveffanın bankada bulunan doğmuş ve doğacak hak ile alacakları varsa bu hak ve menfaatleri hakkında taraflarına ayrıntılı bilgi verilmesinin davalı bankadan talep edildiğini, bankanın ise yapılacak araştırmalar nedeniyle toplam 157,50 TL tutarında maliyet bedelinin yatırılması halinde genel müdürlükten istenilen bilgiler temin edilerek bilgi verilebileceği belirtilerek taleplerinin reddedildiğini, kurum ve kuruluşların avukatın gerek duyduğu bilgi ve belgeleri incelemesine sunmakla yükümlü olduğunu, davalının genel vekaletname ibraz edilmesi halinde dahi vermesi gereken bilgileri, talep edilen bilgiler konusunda özel yetki ile donatılmış vekaletname ibraz edilmesine rağmen yerine getirmediğini, taraflarına bilgi verilmemesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, taraflar arasında oluşan muarazanın giderilmesi için dava açıldığını belirterek taraflar arasındaki muarazanın...
anlaşıldığından davacının temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.2-Dava, kadim mera iddiasına dayalı elatmanın önlenmesi ve kullanımı ile ilgili muarazanın giderilmesi istemine ilişkindir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12/04/2012 NUMARASI : 2011/390-2012/178 Taraflar arasındaki muarazının önlenmesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı şirketin tarımsal sulama abonesi olduğunu, 31.12.2010 tarihinden öncesine ilişkin elektrik tüketiminden kaynaklanan borçlarının 6111 Sayılı Yasa kapsamında yeniden yapılandırılması amacıyla davalıya başvuru yaptıklarını, davalının "6111 Sayılı Yasa kapsamında yapılandırma yükümlülükleri olmadığı" şeklinde cevap verdiğini ileri sürerek; muarazanın giderilerek tarımsal sulamada kullanılan elektrik borcunun 6111 Sayılı Kanun uyarınca yapılandırılması gerektiğinin tespitine ve bu konuda oluşan muarazanın giderilmesine karar...
in bu nedenle davacının ticari işletmede kullandığı su aboneliğini iptal ettirdiği, davacının suyun açılarak aboneliğin devam etmesi için iş bu eldeki muarazanın giderilmesi davasını ikame ettiği, celp edilen Sulh Hukuk ve Asliye Ceza mahkemesi dosyası içeriklerine göre davacı ile dava dışı mülk sahibi arasında kira sözleşmesinin geçerliliği ve kiralanandan davacının tahliyesi ile ilgili ihtilafların bulunduğu ancak henüz kiralanandan davacının tahliyesi ile ilgili bir kararın verilmediği ve fiilen taşınmazı kullanmaya devam ettiğinin anlaşıldığı, bu halde su aboneliğinin iptal edilmesinin yerinde olmadığı ancak bu durumda da davalı sebebiyet vermediği anlaşılmakla davanın kabulüne, Antalya ... SHM' nin ... E. Sayılı dosyası ile görülen dava neticeleninceye kadar aboneliğin davacı adına tesis edilerek muarazanın giderilmesine, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
muarazanın önlenmesi mümkün olmaz ise müvekkilinin, zararlarının tespit edilerek, yapılacak hesaplama neticesinde iş bu zararın tazmini amacı ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 3.000-TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
A.Ş.’nin devir aldığını, 2005, 2006 yıllarında burayı kullanma hakkının engellendiğini öne sürerek,2020 yılı dahil olmak üzere devre tatil hakkının kullandırılmasına, müdahalenin önlenmesi ile muarazanın men’ine, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, 4.000.00 YTL maddi, 3.000.00 YTL manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini istemişlerdir. Davalı taraf, davanın reddini savunmuştur....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 03.03.2003 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi (muarazanın önlenmesi) istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 16.07.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... vekili dava dilekçesinde, halen davalı ... Başkanlığının mahallesi olan eski Çardaklı Köyü ile komşu olduklarını, aralarındaki mülki sınırın idari yargı kararı ile kesinleştiğini, buna rağmen davalı belediyenin idari sınır ihlal ederek köylerine ait yerlere elektrik direkleri dikerek ve imar planı uygulaması yaparak müdahalede bulunduğunu ileri sürerek, çıkarılan muarazanın önlenmesini dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur....