Satılan malın ayıplı olması nedeniyle davacı, 6502 sayılı Kanun ile kendisine tanınan seçimlik haklarından "malın ayıpsız misli ile değişimi " yönündeki hakkını davalı satıcıya karşı kullanmıştır. 3. Ayıbın önemli olup olmadığının, bu itibarla davacı tüketicinin seçimlik haklarından malın ayıpsız misli ile değişim hakkını kullanmasının, davalı satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirip getirmeyeceğinin tespiti noktasında, derece mahkemelerince hükme esas alınan bilirkişi raporunda, satılanda oluşan değer kaybı hesabının "nispi metod" yöntemine göre yapılmadığı, eş söyleyişle, aracın satış tarihindeki ayıplı ve ayıpsız değerinin hesaplamaya esas alınması gerekirken, aracın rapor tarihi itibariyle ayıplı ve ayıpsız değeri dikkate alınarak hesaplamanın yapıldığı anlaşılmıştır. Rapor, bu haliyle denetime ve hüküm kurmaya elverişli değildir. 4....
K A R A R Davacı, 17.10.2012 tarihinde dava konusu otomobili satın almış olduğunu, bir süre sonra aracın ön kapılarından sürüş güvenliğini tehlikeye düşürecek mahiyette anormal ölçüde rüzgar sesi gelmeye başladığını, onarım ameliyesine rağmen sağlıklı bir netice alınamadığını, aracın ayıplı olduğunu ileri sürerek misli ile değişim veya ayıplı aracın davalılara iadesi ile bu araç için ödenmiş olan bedelin faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini dilemiştir. Davalılar davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır. Mahkemece; “davanın kabulü ile; davaya konu ......
"İçtihat Metni"... ile ... Tekstil Day. Tük. ve Ambalaj Mamülleri Tic. San. Ltd. Şti. vekili avukat ... aralarındaki dava hakkında ... 3. Tüketici Mahkemesinden verilen 17/06/2016 tarih ve 2015/2009-2016/875 sayılı hükmün davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşuldu. K A R A R Dava, ayıp nedeni ve misli ile değişim istemine ilişkin olup, davanın reddine dair verilen karara ilişkin davacının süresinde verdiği temyiz dilekçesinin gerekçesiz olduğu anlaşılmakla, nedenleri belirtilmeyen temyiz dilekçesinin REDDİNE, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 20/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İNCELEME VE GEREKÇE: Davacı, davalı yetkili servis işletmecisi şirkete açtığı dava ile dava konusu cep telefonun imalattan kaynaklı ayıplı olduğu iddiasıyla misli ile değişim talebinde bulunmuştur....
Aynı yasanın 11- (2) maddesinde, ayıpsız misli ile değiştirilmesi hakkı ithalatçıya karşı da kullanılabilir. 6502 sayılı TKHK.'nın 11- (3) maddesi uyarınca ise; tüketici; ayıplı malın, ayıpsız misli ile değiştirilmesi; sözleşmeden dönerek bedel iadesi, ayıp oranında bedel indirimi veya ücretsiz onarım isteme seçimlik haklarına sahiptir. Ancak; verilen kararın hak ve menfaatler dengesini aşırı ölçüde bozması halinde mahkemece ayıp oranında bedel indirimi veya ücretsiz onarım isteme hakkının da değerlendirilmesi gerekir. Yukarıda yer alan yasal düzenlemelere göre; davacı yargılama sırasında seçimlik haklarından ayıpsız misli ile değişim hakkını kullanmıştır. Davalı ithalatçı olduğundan dolayı bu hak davalıya karşı da kullanılabilecektir....
Dava, ayıp nedeniyle, davaya konu aracın ayıpsız misli ile değişimi talebine ilişkindir. İlk derece mahkemesince; davaya konu aracın bagaj kapağında sağ tarafa doğru kayma olduğunun bilirkişi raporu ile tespit edildiği, ayıbın imalat kaynaklı ve gizli ayıp niteliğinde olduğu, davacının seçimlik haklarından ayıpsız misli ile değişim talebinde bulunduğunu, ayıbın niteliğinin davacının ayıpsız misli ile değişim seçimlik hakkını kullanmasına engel teşkil etmeyeceği, gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosyanın istinaf sebepleri ile sınırlı olarak HMK 355....
DAİREMİZİN BOZMA KARARI Dairemizin 10.10.2023 tarihli ve 2022/3586 E., 2023/5714 K. sayılı kararıyla; dava, ayıplı araç satımından kaynaklanan misli ile değişim olmadığı taktirde bedel iadesi talebine ilişkin olup mahkemece malın misli ile değişimine karar verilmiştir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 227 nci maddesi birinci fıkra dördüncü bendine göre alıcının imkân varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme hakkı düzenlenmiş ise de madde metninde de zikredildiği üzere imkân bulunması halinde bu seçenek kullanılabilir. Ancak davalı stoklarında bire bir aynı aracın bulunmaması halinde ilamın infazında sorun yaşanacağından mahkemece misli ile değişim hükmü yanı sıra bu mümkün olmadığı taktirde satış bedelinin iadesinin de karar altına alınması gerekmektedir....
İlk derece mahkemesi yapılan yargılama sonucunda, araçtaki boya kalınlık değerlerinin araçtan yararlanmayı teknik olarak etkilemediğini, araçtaki boya kalınlıkları nedeniyle mevcut olan gizli ayıbın %3 mertebesinde değer kaybına neden olduğunu bu nedenle ayıpsız misli ile değişim talebinin orantısız olacağını, taraflar arasındaki menfaatler dengesi ve hakkaniyet kuralları gereğince misli ile değişim yerine değer kaybına hükmedilmesi gerektiğini gerekçe göstererek 1.913,80 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine karar vermiştir. Hüküm fıkrası incelendiğinde aracın fatura değeri esas alınarak kabul ve red oranı üzerinden davalılar lehine vekalet ücretine hükmedilmiş olduğu görülmektedir. Davacı açmış olduğu dava ile aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesini talep etmiştir. Dosya kapsamında üç kişilik bilirkişi heyetinden alınan 01/06/2018 tarih ve 19/11/2018 tarihli kök ve ek raporlar mevcuttur....
taleplerinin kabul edilmediğini belirterek; ayıplı ürünün ayıpsız misli ile değiştirilmesine, mümkün olmadığı takdirde de satış bedelinin faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....
davalıya bildirildiğini, davalıdan bir sonuç alınmaması üzerine aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesini ihtar ettiklerini, davalının cevap vermediğini belirtmiş ve aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesini, değiştirilemediği takdirde maddi tazminat talebinin kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir....