"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki mirasın hükmen reddi davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 04.06.2015 gün ve 2015/1640 Esas, 2015/6111 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı Hazine vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R K A R A R Mirasın reddi isteğinde bulunan davacı ...'nin Av. ...'e verdiği vekaletnamede mirasın reddi yetkisini içeren bir ibare yer almadığından, TMK'nun Velayet, Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına ilişkin tüzüğün 39/2. fıkrası gereğince mirasın reddi yetkisini içeren vekaletnamenin davayı takip eden Av. ...'...
Türk Medeni Kanununun 609. maddesi uyarınca, mirasın gerçek reddi isteminde görevli mahkeme, sulh hukuk mahkemesidir. Somut olayda, dava dilekçesi içeriğinden davacının talebinin 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 605/1. maddesi uyarınca hasımsız olarak açılan mirasın gerçek reddine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Mirasın gerçek reddinde, mirasçıların, mirası kayıtsız şartsız reddettiğine ilişkin sözlü veya yazılı beyanı yeterli olup, davacılar herhangi bir alacaklıya husumet yöneltmeden mirası kayıtsız şartsız hak düşürücü süre içinde reddebilirler. Terekenin borca batık olduğunu belirtmek mirasın hükmen reddi istemi olarak anlaşılamaz....
Türk Medeni Kanununun 609. maddesi uyarınca, mirasın gerçek reddi isteminde görevli mahkeme, sulh hukuk mahkemesidir. Somut olayda, talep eden vekili dilekçesinde açıkça talebin 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 605/1. maddesi uyarınca açılan muris ...’ün mirasının kayıtsız şartsız reddinin tespit ve tescili olduğunu belirtmiş ve alacaklılar hasım gösterilmemiştir. Talep eden vekili tarafından temyiz dilekçesinde de talebin, mirasın gerçek reddine ilişkin olduğu beyan edilmiştir. Mirasın gerçek reddinde, mirasçıların, mirası kayıtsız şartsız reddettiğine ilişkin sözlü veya yazılı beyanı yeterli olup, talep edenler herhangi bir alacaklıya husumet yöneltmeden mirası kayıtsız şartsız hak düşürücü süre içinde reddederler. Terekenin borca batık olduğunu belirtmek mirasın hükmen reddi istemi olarak anlaşılamaz....
de yetkilidir." denildiğini, kesin yetkiye tabi davalar arasında, mirasın reddi davalarının sayılmadığı gibi 3. numaralı bentte, mirasın reddi davası gibi çekişmesiz yargı işi olan mirasçılık belgesi verilmesi davasının mirasçılardan her birinin oturduğu yer mahkemesinde açılabileceğinin, düzenlenmiş olduğunu, Mirasçılık belgesi alınması davasında davacı mirasçılara sağlanan bu imkanın, mirasın reddi davasında mirasçılara tanınmamış olduğu şeklinde bir kabulün yerinde olmayacağını, TMK'nın 609....
Mirasın hükmen reddi, yasal ve atanmış mirasçılar tarafından istenebilir. Mirasın hükmen reddinde mirasın velayeten reddedilebilmesi için küçüğe kayyım atanması gerekir. Vesayet söz konusu ise mirasın reddi için vesayet makamının izninden sonra, denetim makamının da izni gereklidir. Mirasın reddi için açılan dava hasımsız olarak incelenemez. Dava, alacaklılar hasım gösterilerek açılmalıdır. Mirasın hükmen reddi için açılan dava hasımsız olarak açılmışsa bu sebeple dava reddedilmez, dava alacaklılara yöneltilerek işin esasına girerek incelenir. Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, murisin ölüm tarihi itibariyle terekesinin açıkça borca batık olup olmadığının ve mirasçıların terekeyi kabul anlamına gelen işlemler yapıp yapmadıklarının araştırılması gerekmektedir....
Sayılı dosyasında verilmiş olan karar gereğince mirasçılardan T2 ve T1 açısından vekaletnamede mirasın reddi davası açmaya dair yetkileri bulunmadığından dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verildiğini, bu sebeple söz konusu vekaletname yenilenerek işbu davayı yeniden açma durumunun hasıl olduğunu, öğretide mirasın reddi yolunun ikiye ayrıldığını, mirasın gerçek reddi ve mirasın hükmen reddi şeklinde olduğunu, açtıkları işbu davanın mirasın gerçek reddi niteliğinde olduğunu, müvekkillerinin sadece murisin malvarlığının borca batık olduğunun bilgisine sahip olduğunu, söz konusu borçların alacaklılarının kim oldukları hakkında bilgilerinin de bulunmadığını, önceki davanın açılış tarihi 2015 yılında olması sebebiyle müvekkillerinin, murisin alacaklılarının kim olduğunu tespit etmelerinin mümkün olmadığını belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mirasın gerçek reddi ... ve ... tarafından açılan mirasın gerçek reddi davasının reddine dair .... Sulh Hukuk Mahkemesi'nden verilen 27.03.2013 gün ve 1083/446 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacılar tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacılar 42 yıldan beri haber alamadıkları kardeşleri ....'ın vefat ettiğini öğrendiklerini açıklayarak mirasının reddi isteminde bulunmuşlardır. Mahkemece, süresi içinde mirasın reddi istenmediğinden davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm davacılar tarafından temyiz edilmiştir. Toplanan deliller ve dosya kapsamından, davacılar ... ve....'ün 24.12.2011 tarihinde vefat eden muris ....'ın mirasçısı sıfatıyla 10.10.2012 tarihinde 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 605/1. maddesine dayalı olarak mirasın gerçek reddi isteminde bulundukları saptanmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, 16.02.2016 gününde verilen dilekçe ile mirasın gerçek reddi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 17.05.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, mirasın gerçek reddi istemine ilişkindir. Davacılar vekili, 07/01/2016 tarihinde vefat eden muris ...'nin mirasından feragat eden müvekkillerinin reddi miras taleplerinin kabulünü istemiştir. Mahkeme, görevsizlik nedeni ile davanın usulden reddine karar vermiştir. Hükmü, davacılar vekili temyiz etmiştir. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 1. maddesi uyarınca göreve ilişkin kurallar, kamu düzenindendir....
Sulh Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 26/11/2014 NUMARASI : 2014/796-2014/738 Taraflar arasındaki mirasın reddi hukukuna ilişkin davada Ankara Batı 2. Sulh Hukuk ve İstanbul Anadolu 14. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, mirasın reddi istemine ilişkindir. Ankara Batı 2. Sulh Hukuk Mahkemesince, H.. K..'nın 01/05/2014 tarihinde vefat ettiği belirtilerek mirasın reddi davası açılmış ise de müteveffanın UYAP üzerinden çıkarılan nüfus kayıt örneğine göre MERNİS adresinin "Ç. Mah. Medet Sk. No:5 İç Kapı No:3 Pendik/İSTANBUL" olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. İstanbul Anadolu 14....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Mirasın Gerçek Reddi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Talep, Türk Medeni Kanununun 605/1. maddesi uyarınca mirasın gerçek reddine ilişkindir. Mirasın gerçek reddine ilişkin istem hakkında ne gibi işlem yapılacağı Türk Medeni Kanununun 609. maddesinde gösterilmiş olup; mahkemece de bu yolda işlem yapılmıştır. Mirasın gerçek reddi işleminden zarar gördüğünü iddia eden mirasçının alacaklısı; mirasçının alacaklılarına zarar verme amacıyla mirası reddettiğinin iddia etmesi halinde Türk Medeni Kanununun 617. maddesi, mirası ret hakkının düşmüş olduğunu iddia etmesi halinde ise, Türk Medeni Kanununun 610. maddesi uyarınca dava hakkını kullanabilir....