WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 26/06/2013 gününde verilen dilekçe ile mirasın hükmen reddi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 03/05/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... ... AŞ. vekili ve davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir. Davacılar vekili, 16/05/2015 tarihinde ölen mirasbırakan ...'ın terekesinin borca batık olması nedeni ile mirası hükmen reddin tespitini istemiştir. Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı ... ... AŞ. vekili ve davalı ... vekili temyiz etmiştir....

    Her ne kadar davalı tarafça davacıların menfi tespit konulu dava açmalarının terekeyi sahiplenme anlamını taşıdığı iddia edilmiş ise de; davacıların mirası ret süresi içerisinde açtıkları menfi tespit konulu davanın terekeyi sahiplenme anlamına gelmediği ve TMK 610/2 maddesi kapsamına girmeyeceği, zira mirasın hükmen reddi davalarının da niteliği gereği bir nevi menfi tespit davası olduğu kanaati ile , asıl ve birleşen davanın kabulü ile davacılar yönünden murisin mirasının hükmen reddine, davanın niteliği gereği davalı-alacaklıların, murisin terekesinin borca batık olduğunu bilmediği, bilmesinin mümkün olmadığı, yapılan yargılama sonrasında terekenin borca batık olup olmadığına karar verildiği göz önünde bulundurularak yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, davacılar lehine vekalet ücretine hükmedilmemesine karar verilerek asıl ve birleşen davanın KABULÜ ile, asıl dosyada davacı T1 yönünden ve birleşen dosyada davacı Rasim Bursa yönünden, muris Mehmet Bursa'nın mirasının...

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Mirasın Hükmen Reddi - Menfi Tespit Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1) İncelenmesine gerek görülen; ... 1. İcra Müdürlüğünün 2005/8303 esas sayılı dosyası veya onanmış bir örneği ile, 2)...1. ...1141-940-988 ve 1294 parsel sayılı taşınmazların tüm tedavülleri ile tapu kayıtlarının çıkartılarak dosya içerisine alındıktan sonra gönderilmek üzere dosyanın mahal mahkemesine İADESİNE oybirliğiyle karar verildi. 05.10.2009 (Pzt.)...

      Somut olayda; davacıların murisi ...’in 27.10.2012 tarihinde vefat ettiği; davalı tarafından 01.07.2013 tarihinde mirasçı sıfatıyla davacılar aleyhine murisin kaçak elektrik tüketim borcu nedeni ile icra takibine başlandığı, davacıların eldeki menfi tespit davası ile murisin terekesinin ölüm anında borca batık olduğunu ileri sürerek mirasın hükmen reddi nedeni ile borçlu olmadıklarının tespitini talep ettikleri görülmüştür....

        Medeni Kanununa Göre Mirasın Reddi, Filiz Kitabevi, İstanbul, 2002, s.195). Mirasın hükmen reddinde, terekenin bilinen borçları ile birlikte, muhtemel borçlarının da terekenin pasifi olarak kabulü gerekir. Hükmen ret davası hukuki niteliği itibarı ile bir menfi tespit ve borçtan kurtulma davasıdır. Bu davanın öncelikle sonuçlandırılmasında davalıların hukuki yararı vardır. Bu sebeple mirasın hükmen reddi nedeni ile açılmış Anamur 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/69 Esas ... dosyasında, eldeki tapu iptali ve tescil davası sonucunun bekletici mesele yapılması doğru değildir. Mirasın hükmen reddinin tespiti halinde, davalıların eldeki davada taraf sıfatı kalmayacaktır. O halde mahkemece, öncelikle mirasın hükmen ret davasının sonuçlanmasının beklenmesi ve buna bağlı olarak davalıların taraf sıfatının olup olmadığı tartışıldıktan sonra bir karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile karar verilmesi doğru görülmemiştir. 5....

          aczinden (borca batıklık durumundan) söz edileceğini, terekenin borca batıklığının murisin ölümü tarihinde söz konusu olması gerektiğini, borca batıklığın resmen tespit edilmiş olduğu veya tespit edilebilir olmasının icap ettiğini, terekenin borca batık olduğunun resmen tespitinin ödemeden aciz vesikası veya iflas kararı alınarak sağlanabileceğini, ölen kişinin malvarlığının borçlarını karşılamayacak halde olduğunu, mirasçıları ve yakınları tarafından biliniyorsa da mirasın hükmen reddini talep etmelerinin mümkün olduğunu, mirasın hükmen davasının mirasın gerçek reddi davasından farklı olarak 3 aylık veya herhangi bir süreye tabi olmaksızın terekenin borca batık olduğu durumlarda açılabileceğini, mirasın hükmen reddi davasının açılmasının süre şartına bağlı olmayıp her zaman açılabileceğini, müteveffa borçlu Fatma Gülten'in ölüm tarihi itibari ile taşınır-taşınmaz-nakit veya herhangi bir malvarlığının olmadığını, ölüm tarihi itibari ile pasifinin aktifinden fazla olduğunu, hatta hiç bir...

          tarafından alacaklı ... aleyhinde mirasın hükmen reddi istemiyle dava açıldığı, yapılan yargılama sonunda mahkemece, davacı ... tarafından mirasın hükmen reddedilmiş sayılmasına karar verildiği, hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 14.11.2016 tarihli 2015/5622 Esas, 2016/9374 Karar sayılı ilamıyla taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerektiğinden bahisle bozulmasına karar verildiği, bozma kararı üzerine dosyanın 2017/338 Esas numarasına kaydedildiği, halen derdest olduğu anlaşılmıştır. Bu durumda, her iki dava dosyasında da muris ...'ün terekesinin borca batık olduğunun tespiti ile mirasın hükmen reddine karar verilmesi talep edildiğinden aralarında hukuki ve fiili irtibat bulunması nedeniyle birleştirilerek görülmesi gerekirken, mahkemece bu husus gözardı edilmek suretiyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu nedenle hükmün bozulması gerekmiştir....

            Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 21.05.2014 gününde verilen dilekçe ile mirasın hükmen reddi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 14.12.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: KA R A R Davacılar vekili, 04.09.2013 tarihinde vefat eden muris ...'un terekesinin borca batık olduğunun tespiti ile mirasın hükmen reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, TMK'nın 605/2. maddesi uyarınca mirasın hükmen reddedine karar verilmiştir. Hüküm, davalı ... tarafından süresi içinde temyiz edilmiştir. Dava, terekenin borca batıklığı nedenine dayanan mirasın hükmen reddi sebebiyle menfi tespite ilişkindir. (TMK M.605/2) Murisin ölümü ile, tereke bütün aktif ve pasifi ile mirasçılarına geçer....

              un mirasının borca batık olduğunu, TMK 605 maddesi gereği mirası reddetmiş sayıldıklarını, hükmen red nedeniyle haklarındaki davanın reddini talep etmişler, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 605. maddesinin 2. fıkrasında “ölümü tarihinde mirasbırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır.” hükmüne yer verilmiştir. Bu hüküm çerçevesinde, mirasın hükmen reddi bir süreye tabi olmayıp, mirasçılar alacaklılara karşı açacakları tespit davası ile terekenin borca batık olduğunun tespitini her zaman isteyebilecekleri gibi, mirasçılara karşı açılacak davada defi olarak da her zaman terekenin borca batık olduğu ileri sürülebilecektir....

                "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki menfi tespit davasında Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, mirasın hükmen reddi nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesi, davanın konusunun bonoya dayalı menfi davası olduğu, TTK.nin 4. ve 5. maddeleri gereğince davanın ticari dava olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. Asliye Ticaret Mahkemesi ise, mirasın reddi nedeniyle menfi tespit talep edildiği, uyuşmazlığın tarafların ticari faaliyetinden kaynaklanmadığı ve mutlak ticari dava olmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir....

                  UYAP Entegrasyonu