"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Geyve Sulh Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 04/04/2013 NUMARASI : 2012/540-2013/219 Davacılar tarafından, 10.10.2012 gününde verilen dilekçe ile mirasın hükmen reddi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 04.04.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, terekenin borca batık olduğunun tespitinin hukuksal nedenine dayalı olarak TMK'nın 605/2 maddesi gereğince açılan mirasın hükmen reddi davasıdır. Davacılar, amcaları F.. Ö..'nin vefatı ile geriye mirasçı olarak kendilerinin kaldığını, murisin borcuna ilişkin gönderilen ihtarname ile borçlu olduğunu öğrendiklerini, murisin menkul ve gayrimenkul malı olmadığını, mirası reddettiklerinin tespitine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir....
Noterliğinin 07.01.2015 günlü ve 546 yevmiye sayılı mirasçılık belgesinde kendisine miras payı verildiğinden anılan mirasçılık belgesi, tapu kaydı ve mirasın reddinin tespiti arasında çelişki meydana gelmiştir. Mirasçılık belgesi verilmesi hususu Türk Medeni Kanununun 598. maddesinde düzenlenmiştir. Mirasçılık belgesi, aksi ispat edilinceye kadar, adına düzenlenmiş bulunan kişi ve kişilerin mirasçılığı lehine bir karine oluşturur. Muris ile mirasçıları arasındaki irs (soy) ilişkisini göstermesi yanında, mirasın (terekenin) mirasçılara intikalini de sağlayıcı bir işleve sahiptir. Bu nedenle mirası reddeden (TMK m. 605/1) mirasçı veya mirasçılar varsa, düzenlenecek mirasçılık belgesinde, mirasçılık sıfatına sahip olan kişi veya kişiler ile miras paylarının gösterilmesi ve mirası ret durumuna işaret edilmekle yetinilmemesi; mirası ret nedeniyle, mirasçılık sıfatını kaybedenlerin ve bunların payının akıbetinin de (kime kalacağının) gösterilmesi gerekir. O halde mahkemece, ... 10....
Mahkemece, davacıların 29.09.2014 tarihinde veraset ve intikal vergisi beyannamesi sundukları, bu nedenle de mirası kabul etmiş sayıldıkları gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Ölüm tarihinde murisin ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır (TMK m. 605/2). Bu maddeye dayanan talepler süreye tabi olmayıp, mirasçıların iyiniyetli ya da kötü niyetli olmalarının bir önemi bulunmamaktadır. Murisin ödemeden aczi ölüm tarihine göre belirlenir. Ölüm tarihi itibariyle, murisin tüm malvarlığı terekenin aktifini, tüm borçları ise terekenin pasifini oluşturur. Terekenin pasifinin aktifinden fazla olması; terekenin ödemeden aczini ve dolayısıyla da terekenin borca batık olduğunu gösterir....
Ölümü tarihinde mirasbırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır”. 606. maddeye göre; “Miras, üç ay içinde reddolunabilir. Bu süre, yasal mirasçılar için mirasçı olduklarını daha sonra öğrendikleri ispat edilmedikçe mirasbırakanın ölümünü öğrendikleri; vasiyetname ile atanmış mirasçılar için mirasbırakanın tasarrufunun kendilerine resmen bildirildiği tarihten işlemeye başlar”. 610. maddeye göre; “Yasal süre içinde mirası reddetmeyen mirasçı, mirası kayıtsız şartsız kazanmış olur”. 640. maddeye göre, "Birden çok mirasçı bulunması hâlinde, mirasın geçmesiyle birlikte paylaşmaya kadar, mirasçılar arasında terekedeki bütün hak ve borçları kapsayan bir ortaklık meydana gelir....
Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 17/11/2022 tarihli kararına davacı asil tarafında istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olmakla yapılan inceleme sonucunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı dava dilekçesinde özetle; muris T2'in çocuksuz olarak 04.09.2022 tarihinde vefat ettiğini, murisin piyasaya borçları bulunduğu gibi öncesinde yaşanan bazı problemler nedeni ile murise ait mirası kabul etmediğini, muristen kalan mirası istemediğinden ve kayıtsız şartsız reddetmek istediğinden TMK.nun 617. Maddesinde belirtilmiş olan 3 aylık kanuni süre içerisinde mirasın reddine ilişkin işbu davanın açılması zorunluluğu doğduğunu bildirerek muris T2'ten mirası kesin olarak reddettiğinin tesciline karar verilmesini talep etmiştir....
Bu nedenlerle; mirası reddeden mirasçı veya mirasçılar varsa düzenlenecek mirasçılık belgesinde, mirasçılık sıfatına sahip olan kişi veya kişiler ile miras paylarının gösterilmesi ve mirası ret durumuna işaret edilmekle yetinilmemesi; mirası ret nedeniyle, mirasçılık sıfatını kaybedenlerin ve bunların payının akıbetinin (kime kalacağının) de gösterilmesi gerekir. Somut olayda, ... maliki ...'in 23.05.2010 tarihinde vefat ettiği ve mirasçısı ... tarafından ... 3. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/34 Esas, 2010/286 Karar sayılı ilamı ile murisi ...'in mirasının reddedildiğine karar verildiği anlaşılmıştır. Ölüm tarihinde yürürlükte olan 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 611/1. Maddesine göre; “Yasal mirasçılardan biri mirası reddederse onun payı, miras açıldığı zaman kendisi sağ değilmiş gibi, hak sahiplerine geçer.” hükmü amirdir. Mirası reddedenin miras payının diğer mirasçılara intikal şeklinin kararda gösterilmesi gerekir....
in vefat ettiğini, vefatı sonunda borcunu ve alacağını bilmedikleri için küçük miktarlı borçlarını kapatmaya çalıştıklarını, murislerinin sağlığında kurduğu şirketin iflas ettiğini ve yüklü miktarda borç altına girdiğini, SGK Başkanlığından ve vergi dairelerinden kendilerine gönderilen borç yazıları ile terekesinin borca batık olduğunu öğrendiklerini, murisin mirasının borca batık olması nedeniyle mirası kayıtsız ve şartsız reddettiklerini, mirasın reddine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir. Mahkemece, davanın kabulü ile muris E.. E..'in terekesinin TMK'nın 605. maddesi uyarınca borca batık olduğunun tespitine karar verilmiştir. Hükmü, davalı kurumlar vekilleri temyiz etmiştir. Ret süresi sona ermeden mirasçı olarak tereke işlemlerine karışan, terekenin olağan yönetimi niteliğinde olmayan veya murisin işlerinin yürütülmesi için gerekli olanın dışında işler yapan ya da tereke mallarını gizleyen veya kendisine maleden mirasçı, mirası reddedemez (TMK m. 610/2)....
Türk Medeni Kanununun 611. maddesinde “Yasal mirasçılardan biri mirası reddederse, onun payı miras açıldığı zaman kendisi sağ değilmiş gibi, hak sahiplerine geçer. Mirası reddeden atanmış mirasçının payı, miras bırakanın ölüme bağlı tasarrufundan arzusunun başka türlü olduğu anlaşılmadıkça, miras bırakanın en yakın yasal mirasçılarına kalır.” hükmüne yer verilmiştir. Dosya kapsamına göre, muris Mahmut Kilci'nin 22.04.2015 tarihinde vefat ettiği ve borçlu mirasçı ...'nin Mudanya Sulh Hukuk Mahkemesinin 23.07.2015 tarih ve 2015/386 Esas, 2015/455 Karar sayılı kesinleşmiş ilamı ile mirası reddettiği anlaşılmıştır. Mahkemece, davacı tarafından mirasın reddinin iptali için dava açılıp açılmadığı araştırılarak, süresinde dava açılmış ise sonucunun beklenmesi, açılmamış ise dava konusu taşınmazda borçlu mirasçının miras payı bulunmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken ortaklığın giderilmesine karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir....
Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2006/356 Esas, 2006/454 Karar sayılı kararıyla mirası gerçek ret beyanında bulunduklarını, murisin kızı ...’ın oğlu olan davacı ...’a davalının ödeme emri gönderdiğini, terekenin borca batık olduğunu belirterek mirasın hükmen reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulü ile davacının muris ... mirasını hükmen reddinin tespitine karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. Somut olayda; muris ...'ın en yakın tüm mirasçıları olan ... ve ... ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2006/356 Esas, 2006/454 Karar sayılı kararıyla mirası kayıtsız şartsız reddetmişlerdir. En yakın yasal mirasçıların tamamı tarafından reddolunan miras, sulh mahkemesince iflas hükümlerine göre tasfiye edilir. Tasfiye sonunda arta kalan değerler, mirası reddetmemişler gibi hak sahiplerine verilir (TMK. m.612/1-2)....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; uyuşmazlığa konu icra takibinde borçlu muris Şaban Yücel'in vefatı sonucunda, icra müdürlüğü tarafından, taraflarına verilen yetki ile Eskişehir Sulh Hukuk Mahkemesi'nden veraset ilamı alındığını ve ilama dayalı olarak borçlu mirasçılarına ödeme emri tebliğ edildiğini, veraset ilamında mirasçıların mirası reddediklerine dair tespit ya da değerlendirmeye yer verilmediğini, ret ilamına atıf da yapılmadığını, taraflarınca yapılan bu işlemlerde, veraset ilamının güncel ve mahkemeden alınması, kararda mirası reddeden mirasçıların gösterilmemesi nedenleriyle taraflarınca bilenemeyeceğini, mirası reddeden mirasçının, borçlu olmadığı ve bu mirasçı yönünden takibin iptaline karar verilmiş olsa bile, işbu itiraza taraflarınca sebebiyet verilmemesi nedeniyle müvekkili aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilemeyeceğini, veraset ilamının güncel olduğunu, taraflarınca Eskişehir 3....