Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu tür davaların reddine karar verilebilmesi için murisin hiçbir şekilde yaşamadığının, böyle bir kişinin mevcut olmadığının belirlenmesi veya davacının murisin mirasçısı olmadığının tespiti gerekir. Somut olayda; dosya içerisindeki bilirkişi raporunda muris ...’in 26.09.1936’da vefat eden oğlu ...’un 13.03.1958’de vefat eden eşi ...’in mirasçı olarak geriye çocukları ... ve ...’u bıraktığı belirtilerek mirasçılar ve miras payları belirlenmiş ve mahkemece de bu rapor hükme esas alınmıştır. Ancak UYAP üzerinden alınan nüfus kayıtlarından, ...’in ilk eşi ...’un ölümünden sonra ... ile evlendiği, 13.03.1958’te vefatıyla mirasçı olarak eşi ...’i, çocukları ...’dan olma ... ve ...’u, ...’den olma ... ve ...’ı bıraktığı, ...’in de 16.04.1969’da öldüğü ve geriye mirasçı olarak çocukları ...’den olma ... ve ... ile ...’ten olma ...’yu bıraktığı anlaşılmaktadır. Mahkemece bu duruma dikkat edilmeden mirasçılığın ve miras paylarının tespiti doğru değildir....

    İlgili Hukuk Hemen belirtilmelidir ki; ketmi verese (mirasçılığın gizlenmesi) davalarında uyuşmazlığın çözümü, hasımlı veraset ilamı alınmak üzere açılacak bir dava sonucu, mirasbırakanın tüm mirasçılarının belirlenmesi ve davacının bu mirasçılar arasında yer alıp almadığının saptanmasına bağlıdır. 9.3. Değerlendirme 9.3.1. Dosya içeriğine, toplanan delillere, (IV/2) ve (IV/5). no.lu paragraflarında yer verilen ve hükmüne uyulan bozma kararlarında gösterildiği şekilde işlem yapılarak yazılı şekilde karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı ve bir kısım davalıların sair temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddine, Ne var ki, hükmün kurulmasında ... 1....

      Az yukarıda açıklanan hukuksal olgu uyarınca mirasçılığın her türlü delille kanıtlanabileceği kuşkusuzdur. O halde mahkemece davacı tarafın davasını ispat ettiği kabul edilerek mevcut delil durumuna göre mirasçılık belgesinin verilmesi gerekirken; yersiz gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi isabetsiz, davacının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, peşin alınan 91.05 TL harcın istek halinde ilgilisine iadesine, 25.11.2010 gününde oybirliği karar verildi....

        Hemen belirtilmelidir ki; ketmi verese (mirasçılığın gizlenmesi) davalarında uyuşmazlığın çözümü, hasımlı veraset ilamı alınmak üzere açılacak bir dava sonucu, mirasbırakanın tüm mirasçılarının belirlenmesi ve davacının bu mirasçılar arasında yer alıp almadığının saptanmasına bağlıdır. Ne var ki somut olayda; davacı tarafından dosyaya hasımlı veraset ilamı sunulmadığı gibi kendisine hasımlı veraset ilamı alması için verilen süreden de ara karar ile dönülmüştür. Hâl böyle olunca; davacıya hasımlı veraset ilamı alması için olanak tanınması, alınacak hasımlı mirasçılık belgesinde davacının mirasçı olduğu ve taraf ehliyetinin bulunduğu belirlendiği takdirde işin esasının incelenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken değinilen yön üzerinde durulmaksızın yazılı olduğu üzere hüküm kurulması doğru değildir....

          O halde, mahkemece öncelikle muris adına kayıtlı olduğu bildirilen taşınmazların tapu kayıtları ile tapulama tutanakları ile dayanak belgeleri getirtilerek incelenmeli, mirasçılığın her türlü delille kanıtlanabileceği gözetilerek tapu kayıt maliki ... ile davacılar arasında ırsi bağ olup olmadığı tespit edilerek sonucuna göre bir hüküm kurulmalıdır. Eksik inceleme yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 30.03.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

            Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, mirastan feragat sözleşmesine dayalı olarak mirasçılığın tespiti istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 106, 114 ve 115 inci maddeleri. 3. Değerlendirme 1. Tespit davası, kendine özgü davalardan olup dava sonucunda istihsal edilecek ilâmın icra ve infaz kabiliyeti bulunmamaktadır. Bunun doğal sonucu olarak da bu davaların uygulama alanı sınırlıdır. Bilindiği üzere, tespit davalarının görülebilmesi için güncel hukuki yararın bulunması ve dava sonuçlanıncaya kadar da güncelliğini kaybetmemesi gerekir. Tespit davaları eda davalarının öncüsüdür....

              Bu durumda mahkemece, nüfus müdürlüğünden ... ve ...’na ilişkin kayıtlar ve bu kayıtların dayanak belgeleri getirtilerek bu kişilerin aynı kişi olup olmadığı tespit edildikten sonra mirasçılığın ve miras paylarının belirlenerek mirasçılık belgesinin bu varılan sonuca göre düzenlenmesi gerektiğinden hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle mirasçılık iddiasında bulunan ...’nun temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, 17.06.2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                Bilindiği gibi; ketmi verese (mirasçılığın gizlenmesi) davalarında uyuşmazlığın çözümü, hasımlı veraset ilamı alınmak üzere açılacak bir dava sonucu, miras bırakanın tüm mirasçılarının belirlenmesi ve davacıların bu mirasçılar arasında yer alıp almadığının saptanmasına bağlıdır. Özellikle davada davacının taraf sıfatının belirlenmesi gerekir. Davacı taraf sıfatını kanıtlar biçimde mirasbırakan ... ...’nın mirasçısı olduğuna dair tüm mirasçıları hasım göstererek açtığı bir verasetin iptali sonucu verilen hasımlı veraset ilamı ibraz etmemiştir. Öte yandan, mirasbırakanla taşınmazların bağlantısını gösterir tapu kaydı celbedilmemiştir....

                  Az yukarıda açıklanan hukuksal olgu dikkate alındığında mirasçılığın her türlü delille kanıtlanabileceği kuşkusuzdur. Bütün dosya kapsamına göre miras bırakanın yaşadığı ve Türk Medeni Kanunu’nun kabulünden önce ...., ve intikal kanunlarının yürürlükte olduğu dönemde öldüğü konusunda bir tereddüt bulunmamaktadır. Hal böyle olunca tanık beyanlarına göre davacının davasını ispat ettiği, miras bırakanın bütün mirasçılarını gösterir ... ve intikal kanunları uyarınca mirasçılık belgesinin verilmesi gerektiği, kaldı ki mirasçılık belgesinin aksi sabit oluncaya kadar geçerli belgelerden olduğu, hakları zarar gören kişiler tarafından her zaman iptalinin de istenebileceği gözetilerek davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yersiz gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi isabetsiz, davacının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, peşin alınan 91.05 TL harcın istek halinde ilgilisine iadesine, 25.11.2010 gününde oybirliği ile karar verildi....

                    Mahkemece iddia, savunma, icra dosyası, dahili davalılar tarafından mirasın reddi kararı alındığı halde sonraki tarihte mirası reddedenlerden ... tarafından veraset ilamı ile mirasçılığın tespitinin istenmesi, Genel Kredi Sözleşmesi’nin asıl borçlusu-davalılardan ...’nun duruşmadaki beyanı, sözleşmenin kefilin ... olması, toplanan delillere göre, davanın kabulüne, icra takibin 31.416.99.-TL.üzerinden devamına, İİK.nun 67.maddesi gereği % 40 oranındaki tazminatın davalılardan ...’ndan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalılardan ... ve ... tarafından temyiz edilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu