Somut olaya gelince, talep eden tarafından hem terekeye temsilci tayini hem de mirasçılık belgesi düzenlenmesi talep edildiği halde, bu taleplerden yalnızca mirasçılık belgesi isteminin kabulüne karar verildiği diğer talep yönünden olumlu olumsuz bir karar verilmediği anlaşıldığından bu husus usul hükümlerine aykırı olduğundan hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle talep eden vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, 26.05.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, mirasçılık belgesi verilmesi istemine ilişkindir. ... 2. Sulh Hukuk Mahkemesince; davanın, çekişmeli yargı işi olduğu, ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/1188 E. - 1127 K. sayılı mirasçılık belgesinin iptaliyle yeni bir mirasçılık belgesi verilmesi istemine ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından ise; davanın, çekişmesiz yargı işi olduğundan ve Sulh Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiğinden bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Somut olayda; davacı vekili, müvekkilinin mirası reddettiğini, ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/1333 E. - 8795 K. sayılı kararıyla bu durumun tespit ve tesciline karar verildiğini bildirerek, ... 1....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, 02.10.2015 gününde verilen dilekçe ile mirasçılık belgesi verilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 12.10.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, mirasçılık belgesinin verilmesinden sonra mirası reddeden alt soyun ve payının kime kalacağının hükümde gösterilmesi suretiyle yeniden mirasçılık belgesi verilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, evrak üzerinden inceleme yapılarak mirasçılık belgesi verilmiştir. Davacı, mirası reddeden mirasçının payının kime kalacağının hüküm fıkrasında gösterilmesi gerektiğinden söz ederek hükmü temyiz etmiştir. Mirasçılık belgesi, mirasçıların murisle soybağı ilişkisini ve miras paylarını gösteren bir belgedir....
Noterliğine başvurulmak suretiyle mirasçılık belgesi aldığını, ancak T4'ın muris Zemmey Hoşaf'ı kasten ve hukuka aykırı bir şekilde öldürmesi nedeniyle mirastan yoksun olduğu gözetilerek, Kilis 1. Noterliğince 25/09/2017 tarihinde düzenlenmiş olan mirasçılık belgesinin iptalini, T4'ın mirastan yoksun olduğunun tespiti ile yeniden mirasçılık belgesi düzenlenmesini talep ve dava etmiştir. Davalı T4 vekili, cevap dilekçesinde özetle; davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne, karar verilmiştir. Kararı, davalı T4 vekili istinaf etmiş, istinaf dilekçesinde özetle; Gaziantep 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/393 Esas 2019/239 Karar sayılı ilamının kaldırılmasını ve talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir. Dava mirasçılıktan çıkarılma ve mirasçılık belgesinin iptali ile yeniden mirasçılık belgesi düzenlenmesi isteminden ibarettir....
Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/1794-2014/157 sayılı mirasçılık belgesinin iptali ve yeniden düzenlenmesi isteminde bulunmuştur. Dava hasımsız açılmış olup, daha önce verilen mirasın reddi kararı kesinleşmiştir. Mahkemeden istenen, mirasın reddinden sonra oluşan yeni duruma göre yeni bir mirasçılık belgesi verilmesinden ibarettir. Çekişmesiz yargıya ilişkin olan ve yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK'nın Sulh Hukuk Mahkemelerinin Görevi başlıklı 4. maddesinde sayılan davalardandır. Bu halde uyuşmazlığın .. Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 05/10/2015 gününde oy birliğiyle karar verildi....
Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 01.04.2013 gününde verilen dilekçe ile mirasçılık belgesi talebi üzerine Dairemizin 22.03.2016 günlü 2015/9424 Esas, 2016/3463 Karar sayılı bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 11/06/2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, mirasçılık belgesi verilmesi isteğine ilişkindir. Davacı vekili, müvekkilinin mirasbırakanı ...’nin 24.04.1959 tarihinde vefat ettiğini beyan ederek mirasçılık belgesinin verilmesini istemiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir....
Mirasçılık belgesi verilmesi hususu Türk Medeni Kanununun 598. maddesinde düzenlenmiştir. Mirasçılık belgesi, aksi ispat edilinceye kadar, adına düzenlenmiş bulunan kişi ve kişilerin mirasçılığı lehine bir karine oluşturur. Bu belge murisle mirasçıları arasındaki irs (soy) ilişkisini göstermesi yanında, mirasın (terekenin) mirasçılara intikalini de sağlayıcı bir işleve sahiptir. Bu nedenlerle mirası reddeden mirasçı veya mirasçılar varsa düzenlenecek mirasçılık belgesinde mirasçılık sıfatına sahip olan kişi veya kişiler ile miras paylarının gösterilmesi ve mirası ret durumuna işaret edilmekle yetinilmemesi; mirası ret nedeniyle mirasçılık sıfatını kaybedenlerin ve bunların payının akıbetinin de (kime kalacağının) gösterilmesi gerekir. Bu bakımdan; verilen mirasçılık belgesinde yasal mirasçılar ile bunların miras paylarının gösterilmesi yerinde ise de; mirası reddin hukuki sonuçlarının mirasın tasfiyesi sırasında dikkate alınması şeklindeki kabul hatalı olmuştur....
Mirasçılık belgesi istemek ise, maddi bir olayın varlığını ikrar ile kişiler arasındaki soybağı ilişkisini tespit ettirmekten ibarettir. Hakkında mirası reddeden mirasçının tereke ile ilişkisi tümden kesilmiş sayılmaz. Mirasın reddi ilgili kişinin mirasçılık belgesi istemesine engel bir neden olmadığı gibi, ilgili kişinin mirasçılık sıfatını da ortadan kaldırmaz. Bu nedenle mirasçılardan biri veya birkaçı yönünden mirasın reddedilmiş olması durumunda bu olgular yok sayılarak miras bırakanın tüm mirasçılarını ve miras paylarını gösterir şekilde mirasçılık belgesinin düzenlenmesi, hüküm yerinde ilgili mirasçı veya mirasçılar yönünden mirası reddettikleri açıklanarak bu olguların hukuki sonuçlarının terekenin bölüştürülmesi sırasında gözetileceğine işaret edilmesi gerekir. Somut olayda; miras bırakanın dosyada mevcut nüfus kaydına göre eşi ... ile çocukları ... ve ... yasal mirasçılarıdır....
Mirasçılık belgesi istemek ise, maddi bir olayın varlığını ikrar ile kişiler arasındaki soybağı ilişkisini tespit ettirmekten ibarettir. Hakkında mirası reddeden mirasçının tereke ile ilişkisi tümden kesilmiş sayılmaz. Mirasın reddi ilgili kişinin mirasçılık belgesi istemesine engel bir neden olmadığı gibi, ilgili kişinin mirasçılık sıfatını da ortadan kaldırmaz. Bu nedenle mirasçılardan biri veya birkaçı yönünden mirasın reddedilmiş olması durumunda bu olgular yok sayılarak miras bırakanın tüm mirasçılarını ve miras paylarını gösterir şekilde mirasçılık belgesinin düzenlenmesi, hüküm yerinde ilgili mirasçı veya mirasçılar yönünden mirası reddettikleri açıklanarak bu olguların hukuki sonuçlarının terekenin bölüştürülmesi sırasında gözetileceğine işaret edilmesi gerekir. Somut olayda; miras bırakanın dosyada mevcut nüfus kaydına göre eşi ... ve çocukları ... ve ... yasal mirasçılarıdır....
Ancak, T1, T3 ait mirasçılık belgesini isteyebileceği kabul edilse dahi mirasçılık belgesi istemli bu davada mahkemece düzenlenecek mirasçılık belgesinde Yusuf Bayraktar ile T1 arasında yapılan ölünceye kadar bakma sözleşmesi ve mirasçı atamaya ilişkin hukuki işlemin bu mirasçılık belgesinde gösterilip gösterilemeyeceği incelenmelidir. Dairemizce yapılan incelemede öncelikle mirasçılık belgesi, mirasçılık belgesinin iptali davaları ile ölüme bağlı tasarruflar ya da mirasçının, mirasçılık sıfatının kaybı, yasal mirasçı olmayan kişinin mirasçılık sıfatı kazanması gibi tasarrufların mirasçılık belgesi verilmesi davasında veya mirasçılık belgesinin iptali ile yeni veraset ilamı verilmesi davasında ne şekilde göz önünde bulundurulabileceği hususlarının değerlendirilmesi gerekmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 575. maddesi hükmüne göre miras ölümle açılır. Mirasçılık belgesi verilmesi hususu ise Türk Medeni Kanununun 598. maddesinde düzenlenmiştir....