İlgili Hukuk Uyuşmazlık çözümünde, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 676 vd. maddeleri esas alınmıştır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 676 ncı maddesi (MÜLGA 743 sayılı TKM'nın 611.) uyarınca miras ortaklığına (terekeye) dahil taşınmazlara ilişkin miras taksim sözleşmesinin geçerliliği için tüm mirasçıların katılımı ile adi yazılı şekil yeterlidir. Miras paylaşımı (taksim) ancak taksim sözleşmesinin yapıldığı sırada miras ortaklığına dahil, paylaşılmamış olan miras mallar için söz konusudur. Paylı mülkiyete dönüştürülmüş ya da diğer mirasçıların oluruyla bir veya birkaç mirasçı adına tescil edilen durumlarda miras taksim sözleşmesi yapılması sonuç doğurmaz. 3. Değerlendirme 1....
TMK'nin 676. maddesi uyarınca miras paylaşımı (taksim) ancak taksim sözleşmesinin yapıldığı sırada miras ortaklığına dahil, paylaşılmamış olan miras mallar için söz konusudur. Paylı mülkiyete dönüştürülmüş ya da diğer mirasçıların oluruyla bir veya birkaç mirasçı adına tescil edilen durumlarda miras taksim sözleşmesi yapılması sonuç doğurmaz. Miras ortaklığına (terekeye) dahil taşınmazlara ilişkin miras taksim sözleşmesinin geçerliliği için tüm mirasçıların katılımı ile adi yazılı şekil yeterlidir. Somut uyuşmazlık incelendiğinde, dava konusu taşınmazların tapulama yoluyla 1972 yılında muris Osman adına tapuda tescil edildiği, Osman'ın 1985 yılında vefat ettiği ve geriye dört çocuğu davacılar ile eşi (davalıların murisi) Ayşe'nin mirasçı olarak kaldıkları anlaşılmaktadır. Davacılardan Hüseyin'in Ayşe ile miras payı devir sözleşmesi yaptığı 28.7.1987 ve diğer mirasçılarla taksim sözleşmesi yaptığı 04.11.2011 tarihleri itibariyle taşınmazlar tapuda muris adına kayıtlıdır....
Az yukarıda açıklandığı üzere, taşınmazın sözleşme tarihinde miras bırakanın terekesine dahil olmadığı, davacı ve davalılar adına paylı olarak tapuda kayıtlı bulunduğu anlaşıldığından, bütün mirasçıların katılımı ile yapılmış olsa bile davacının davasına dayanak olan taksim sözleşmesinin geçerli olduğundan bahsedilmesi mümkün olmayacaktır. Bahsi geçen taksim sözleşmesi; taşınmazın mirasçılar adına paylı olarak tescil edildiği 25.04.1983 tarihinden sonra yapılmış olduğundan gerçersiz olduğunun kabulü gerekir. Hal böyle olunca; yukarıda açıklanan olgular karşısında; davacının dayandığı miras taksimi ve harici satış sözleşmesi TMK'nun 676. ve 706 maddeleri ile 6098 saylı TBK'nun 237.maddeleri uyarınca geçersiz olduğundan ve miras taksim sözleşmesi hükmünde bulunmadığından, Mahkemece; davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır....
Mahkemece, davacı tarafından açılan alacak ve tapu iptali tescil davasının ayrı ayrı esastan reddine, karar verilmiştir. Kararı, davacılar vekili istinaf etmiş, istinaf dilekçesinde özetle; Andırın Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/11 esas 2019/79 karar sayılı ilamının kaldırılmasını ve talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir. Dava, TMK'nin 676.maddesi kapsamında miras taksim sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil veya tazminat isteğinden ibarettir. HMK'nun 355.maddesi gereğince istinaf incelemesi; belirtilen istinaf sebepleri ve kamu düzeni ile ilgili konularla sınırlı olarak yapılmıştır. Türk Medeni Kanunu'nun 676. Maddesi uyarınca miras ortaklığına (terekeye) dahil taşınmazlara ilişkin miras taksim sözleşmesinin geçerliliği için tüm mirasçıların katılımı ile adi yazılı şekil yeterlidir. Miras paylaşımı (taksim) ancak taksim sözleşmesinin yapıldığı sırada miras ortaklığına dahil, paylaşılmamış olan miras mallar için söz konusudur....
Bu durumda, bahsi geçen taksim sözleşmesinin; dava konusu taşınmazda intikal işleminin gerçekleştirildiği tarih olan 09.11.2012 tarihinden önce ya da sonra yapılmış olması durumları değerlendirildiğinde gerçersiz olduğunun kabulü gerekir. Hal böyle olunca; yukarıda açıklanan olgular karşısında; davacının dayandığı miras taksim sözleşmesinin TMK'nun 676. ve 706 maddeleri ile 6098 saylı TBK'nun 237. maddeleri uyarınca geçersiz olduğudan ve miras taksim sözleşmesi hükmünde bulunmadığından, Mahkemece; davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Temyiz incelemesi İkinci Hukuk Dairesi tarafından yapılmakta olan TMK.nun 676, 677,678 maddelerinden kaynaklanan miras taksim sözleşmesi ve miras payının devri sözleşmesine dayanan tapu iptali ve tescil davaları ile TMK.nun 527 ve 528. maddelerinde yer alan miras sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil davalarının temyiz incelemesinin 01.03.2008 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 07.03.2008 tarih ve 6 sayılı Başkanlar Kurulu kararı ile Sekizinci Hukuk Dairesince yapılacağına karar verilmiştir. Dava, miras taksim sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil davası olmayıp, taksim sözleşmesinin iptaline ilişkin olduğuna göre temyiz incelemesini yapmak görevi Yüksek Yargıtay (2.) Hukuk Dairesine aittir. Ancak, dosya temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize Yüksek Yargıtay (2.)...
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/12/2021 NUMARASI : None DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Miras Taksim Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : Torbalı 1....
Sulh Hukuk Mahkemesinde ortaklığın giderilmesi davası açıldığını, aynen taksim davasının anılan mahkemenin 2014/859 Esasında devam ettiğini, bu dosyada alınan Belediye yazılarından da anlaşılacağı üzere imar durumuna göre taşınmazın ifrazının mümkün olduğunu, Sulh Hukuk Mahkemesince miras taksim sözleşmesinin infazı yönünden dava açmak üzere kendilerine süre verildiğini, mevcut imar planı çerçevesinde, dayandıkları yazılı taksim sözleşmesinin aynen infazı mümkün olup taşınmazın eşit iki parsele, eşit metrekareler ile ayrılmasının mümkün olduğunu belirterek, miras taksim sözleşmesinin infazı ile taksim sözleşmesinde belirlenen şekilde müvekkiline düşen kısım yönünden dava konusu taşınmazın tapusunun iptali ile imar planına uygun olarak müvekkili adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalılar ayrı ayrı sundukları cevap dilekçeleri ile; davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir....
KARAR Davacı vekili, tarafların ortak murisi olan ...’dan miras kalan dava konusu taşınmazları da kapsayacak şekilde miras taksim sözleşmesi yapıldığını, müvekkillerinin üzerlerine düşeni yaparak anlaşma gereği ilgili taşınmazları davacılara devrettiğini ancak davacıların üzerlerine düşen vecibeleri yerine getirmediğini ileri sürerek dava konusu taşınmazların tapu kaydının iptali ile veraset ilamındaki payları oranında tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalılar vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; miras taksim sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....
Mahkemece, davacının davasının kabulüne ilişkin olarak verilen kararın, “Dava, miras taksim sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olup, dosyaya ibraz edilen miras taksim sözleşmesine göre, muristen intikal eden taşınmazlardan, Barbaros Caddesi No:36 adresindeki dükkanın yarısı ile Ünalan Mahallesi Okullar Sokak'ta bulunan daire davacı tarafa isabet ettiğine, davacı tarafça bu taşınmazlardan Ünalan Mahallesi Okullar Sokak'ta bulunan daireye ilişkin olarak bir talepte bulunulmadığına, davalı tarafından miras taksim sözleşmesine dayalı olarak usulünce açılmış bir karşı dava bulunmadığına, tarafların annesi ... ... tarafından yapılan 22.11.2006 tarihli vasiyetname, Uşak 2....