WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

- K A R Ş I O Y - Dava, inanç sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil, mümkün olmazsa 1/2 payın tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı, kırk yıldır yurtdışında işçi olarak çalıştığını, tasarrufların bütün kardeşler tarafından babalarına gönderildiğini, anne ve babasının 394 parseli bu para ile alarak içerisine iki adet ev yapıldığını, birinin kendisine, diğerinin davalıya ait olduğunu, anneleri Saniye'nin resmi vasiyetnamesi ile belli olduğunu bildirerek, 394 nolu parselin tapusunun iptali ile ifrazen tescili, mümkün olmaz ise 1/2 payının iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

    Dosya arasında bulunan mirasçılık belgesine göre miras bırakan ve kayıt maliki olan...23.11.2009 tarihinde ölmüş olup, mirasçılarının davacı ile davalılar oldukları anlaşılmaktadır. Dava mirasçılar arasında açılıp yürüyen bir davadır. Davacı, davalıların miras paylarını devraldığı gerekçesiyle iptal ve tescil isteğinde bulunmuştur. TMK.nun 677.maddesi uyarınca mirasçılar arasında miras payının devri konusunda yapılan yazılı sözleşmeler geçerlidir. Dosya içerisinde bulunan 26.10.2010 tarihli sözleşme uyarınca davalılar ..., ... ve ...'in, dava konusu 66, 522 ve 713 parsel sayılı taşınmazlardaki miras paylarını davacıya devrettikleri anlaşılmaktadır. Yine dosyada yer alan 01.11.2010 tarihli sözleşme ile davalı ...'...

      in kendilerinden mal kaçırmak amacıyla ve muvazaalı olarak dava konusu 12 parça taşınmazı davalı çocuklarına ve davalı aracı kişilere temlik ettiklerini, ara maliklerin taşınmazları hiç tasarruf etmediklerini, mirasbırakanların başka mal varlıklarının kalmadığını, yapılan devirlerin kısa aralıklarla ve davalı evlatları yararına olduğunu, akitteki değerler ile taşınmazların gerçek değerleri arasında fahiş fark bulunduğunu, mirasbırakanların mal satmaya ihtiyaçları davalıların ise alım güçlerinin olmadığını ileri sürerek son malikler adına olan tapu kayıtlarının iptali ile miras payları oranında davacı ve davalı mirasçılar adına tescilini, asıl davada ayrıca iptal-tescil istekleri mümkün olmazsa tenkis istemişler, asli müdahil ..., davanın kabulü halinde ...'e isabet edecek miras payının adına tescilini istemiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, asıl davada davacı ...'...

        Dava, TMK'nin 676.maddesi kapsamında miras taksim sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil veya tazminat isteğinden ibarettir. HMK'nun 355.maddesi gereğince istinaf incelemesi; belirtilen istinaf sebepleri ve kamu düzeni ile ilgili konularla sınırlı olarak yapılmıştır. Türk Medeni Kanunu'nun 676. Maddesi uyarınca miras ortaklığına (terekeye) dahil taşınmazlara ilişkin miras taksim sözleşmesinin geçerliliği için tüm mirasçıların katılımı ile adi yazılı şekil yeterlidir. Miras paylaşımı (taksim) ancak taksim sözleşmesinin yapıldığı sırada miras ortaklığına dahil, paylaşılmamış olan miras mallar için söz konusudur. Paylı mülkiyete dönüştürülmüş ya da diğer mirasçıların oluruyla bir veya birkaç mirasçı adına tescil edilen durumlarda miras taksim sözleşmesi yapılması sonuç doğurmaz. Hemen belirtilmelidir ki, TMK'nin 676. maddesinde öngörülen yazılı şekil, bir ispat koşulu değil, geçerlilik koşuludur....

        Davalı ... vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesinde; Dava ve talep, miras payının devri niteliğinde olan 07.04.1987 tarihinde ... Noterliği'nde düzenlenen sözleşmeye dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Türk Medeni Kanunu’nun (TMK’nin) 677. maddesi uyarınca yazılı olmak koşuluyla miras ortaklığına dahil bir taşınmazdaki miras payının mirasçılar arasında devri için yapılan sözleşmeler geçerlidir. Somut olayda, davanın dayanağı 07.04.1987 tarihli miras payının devrine ilişkin sözleşmede, davalı tarafın, muris dedesi ... ile muris babası ...’den adına intikali gereken ......

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, mirasbırakanı ....'ın çok yaşlı olduğu bir sırada doktor raporu alınmadan verdiği vekaletname ile dava konusu taşınmazların muvazaalı satış ve devirler ile davalılar adına tescilinin sağlandığını, vekaletname ile zilyetliğin devri sözleşmesinin mal kaçırma amacına yönelik olduğunu, mirasçılardan mal kaçırma düşüncesi ile mahfuz hissesini bertaraf etmek kastı ile yapıldığını ileri sürüp tapu kayıtlarının miras payı oranında iptal ve adına tescilini olmazsa tenkis istemiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, tapu iptal ve tescil isteme şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, düşüncesi alındı....

            Mahkemece, tapu iptal ve tescil isteğinin reddine, davalı vekil ... hakkındaki bedele yönelik davanın tefrikine ilişkin verilen karar Dairece; “ ... Davacının diğer davalıların temyiz itirazlarına gelince; eldeki davada, tapu iptal ve tescil olmadığı takdirde taşınmazın satışından kaynaklanan bedel istenmiştir. İstekler kademeli olup, birisinin reddi halinde dava ekonomisi bakımından aynı dava içerisinde diğer isteğin de çözümlenmesi gerekeceğinden Mahkemece, bedel isteği bakımından davanın tefriki yönünde verilen kararın isabetli olduğu söylenemez. Öyle ise, öncelikle haricen satış yapan davacının murisi ...'...

              İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda; murisin bu özellikte bir malı olmadığından geçerli bir miras taksim sözleşmesi olmaması ve sözleşmenin uygulanabilir olmamasından söz konusu sözleşmeye dayanarak tapu iptal ve tescil isteminin reddine karar verilmiştir. Dava, Tapu İptali Ve Tescil (Miras Taksim Sözleşmesinden Kaynaklanan) olup, Bu durumda Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 01/07/2022 tarih ve 1047 sayılı kararı ile düzenlenen Konya Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri arasındaki iş bölümünün 5. Hukuk Dairesinin görevlerini belirleyen 1.Maddesinde "4721 sayılı TMK'nın 676, 677 ve 678 maddelerinden kaynaklanan miras taksim sözleşmesi ve miras payının devri sözleşmesine dayanan tapu iptal ve tescil davaları ile aynı yasanın 527 ve 528. maddelerinde yer alan miras sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptal ve tescil davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar," hükmü uyarınca istinaf inceleme görevi Konya Bölge Adliye Mahkemesi 5....

              HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL - BEDEL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, olmazsa bedel istekli dava sonunda İlk Derece Mahkemesince, davanın kabulü ile iptal tescile dair verilen kararın davalılar tarafından istinafı üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesince, istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...’un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa bedel isteğine ilişkindir....

                in karşı çıktığını, takrir vermekten kaçındığını belirterek iptal ve tescil isteğinde bulunmuşlardır. Mirasçılık belgesine göre davacılar ile davalı Ü… ….. kayıt maliki H… ……'nin mirasçıları arasında yer almaktadır. Açıklandığı üzere davacılar taksim ve satın almaya dayanarak tescil isteğinde bulunmuşlardır. TMK.nun 676 (MK.611) maddesi hükmüne göre paylaşma sözleşmesinin geçerli olması için yazılı biçimde yapılması gerekir. Aynı kanunun 676.maddesi hükmüne göre miras payının devri yazılı olmak koşuluyla geçerlidir. Somut olayda; kadastro yoluyla sicilin oluşmasından sonra kayıt maliki H… ……'nin öldüğü tarihte yapılan taksim ve miras payının devri haricen yapılmış olup, kanunda öngörülen yazılı şekilde yapılma koşuluna uyulmamıştır. Bu nedenle 1963 yılında yapılan paylaşım ve miras payının devri hukuken geçerli bir sonuç doğurmaz....

                  UYAP Entegrasyonu