MİRAS HAKKINDAN FERAGAT SÖZLEŞMESİMURİS MUVAZAASI 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 528 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasında görülen davada; Davacı miras bırakan babası S.... M...’in sağlığında çocukları ile birlikte Noterde miras hakkından feragat sözleşmesi düzenlediklerini, bu sözleşmeye göre mirasçıların babaları S....’in maliki bulunduğu 6 parça taşınmazdaki hak ve hisselerinden kendisi lehine ivazsız olarak feragat ettiklerini, sözleşmenin açılıp okunduğunun mahkeme kararı ile tesbit edildiğini, ancak daha sonra kendisine kızan murisin mal kaçırmak amacıyla ve muvazaal4ı olarak sözleşme konusu taşınmazlardan 988 parseldeki payı ile 492 ve 470 parsel sayılı taşınmazlarını davalı kızı A....’nin akrabası olan davalı K...’e satış göstererek devrettiğini ileri sürüp tapu kayıtlarlının iptali ile miras hakkından feragat sözleşmesi uyarınca adına tescilini istemiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır....
Taraflara arasındaki sertifikada davalıya güz ---- sezonlarında satış yapma yetkisi verildiği, davalının ürünlerini ---- satma hakkından açıkça feragat etmediği, davacıya tek satıcılık yetkisi verme iradesinin olmadığı, davacının davasını ispat edemediği anlaşıldığından aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Şu halde istinaf incelemesine konu asıl dava, denkleştirmeden kaynaklanan alacak talebine ilişkin olup Mirasta denkleştirme, Miras Hukuku başlığını taşıyan 3. Kitap, 2. Kısım, 3. Bölümde yer alan TMK.'nun 669 vd. maddelerinde düzenlenmiş olup uyuşmazlığa, dosyanın istinaf incelemesine gönderildiği tarihte yürürlükte olan Hakimler ve Savcılar Kurulu 1. Dairesi'nin 01/07/2022 tarih ve 1047 karar sayılı işbölümü kararının Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi'nin görevleri arasındaki 26. maddesinde yazılı; "4721 sayılı TMK'nın "Miras Hukuku" (TMK 3. Kitap) hükümlerinden kaynaklanan ve diğer dairelerin görevine girmeyen davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, " ibaresi gereğince Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesine ait olduğu, ancak bu dairenin de görevsizlik kararı vermiş olması nedeniyle ihtilafın çözülebilmesi için dosyanın Hukuk Daireleri Başkanlar Kuruluna gönderilmesine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, terekeye iade/denkleştirme istemine ilişkindir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun(TMK) 669- 675. maddelerinde terekeye iade(mirasta denkleştirme) hükümleri düzenlenmiştir. Mirasta iade(denkleştirme) davası murisin sağlığında karşılıksız olarak yaptığı kazanımı elde eden yasal mirasçılara karşı açılabilir. Bu dava ile, mirasçıların murisin sağlığında muristen karşılıksız olarak aldığı mal ve kıymetlerin geri alınarak miras taksiminde tereke içerisinde yer alması sağlanır. TMK'nın 669. maddesi uyarınca; "Yasal mirasçılar, mirasbırakandan miras paylarına mahsuben elde ettikleri sağlararası karşılıksız kazandırmaları, denleştirmeyi sağlamak için terekeye geri vermekle birbirlerine karşı yükümlüdürler....
Mirasta denkleştirme mirasçıların murisin sağlığında muristen karşılıksız olarak aldığı mal ve kıymetlerin geri alınarak miras taksiminde tereke içerisinde yer almasıdır. TMK’nın 669. maddesi gereğince “Yasal mirasçılar, mirasbırakandan miras paylarına mahsuben elde ettikleri sağlararası karşılıksız kazandırmaları, denleştirmeyi sağlamak için terekeye geri vermekle birbirlerine karşı yükümlüdürler. Mirasbırakanın çeyiz veya kuruluş sermayesi vermek ya da bir malvarlığını devretmek veya borçtan kurtarmak ve benzerleri gibi karşılık almaksızın altsoyuna yapmış olduğu kazandırmalar, aksi mirasbırakan tarafından açıkça belirtilmiş olmadıkça denleştirmeye tabidir.” Altsoy dışındaki yasal mirasçılara yapılan kazandırmalarda ise miras payına mahsup edilmek üzere hareket edilmediği yönünde bir karine vardır. Bu karinenin aksinin davacı tarafından kanıtlanması gerekmektedir. Murisin sağlığında karşılıksız olarak yaptığı kazanımı elde eden yasal mirasçılara karşı dava açılabilir....
Ancak mirasçısını miras hakkından yoksun bırakmak için esas amacını gizleyerek, gerçekte bağışlamak istediği tapulu taşınmazını, tapuda yaptığı resmi sözleşmede iradesini satış veya ölünceye kadar bakma sözleşmesi doğrultusunda açıklamak suretiyle devretmektedir. Bu durumda yerleşmiş Yargıtay içtihatlarında ve l.4.1974 tarih 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere; görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de 4721 s. Türk Medeni Kanununun 706, 6098 s. Türk Borçlar Kanununun 237 (818 s. Borçlar Kanunun 213) ve Tapu Kanunun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler....
Ancak mirasçısını miras hakkından yoksun bırakmak için esas amacını gizleyerek, gerçekte bağışlamak istediği tapulu taşınmazını, tapuda yaptığı resmi sözleşmede iradesini satış veya ölünceye kadar bakma sözleşmesi doğrultusunda açıklamak suretiyle devretmektedir. Bu durumda, yerleşmiş Yargıtay İçtihatlarında ve l.4.1974 tarihli, 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de 4721 s. Türk Medeni Kanununun 706., 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 237. ve Tapu Kanunun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler. ./.....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, miras bırakanın maliki olduğu 31 ve 4 parsel sayılı taşınmazlardaki payları ile 7 ve 8 nolu bağımsız bölümleri satış suretiyle davalılara temlik ettiğini, yapılan işlemlerin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek miras payı oranında tapu iptal ve tescile karar verilmesini istemiştir. Davalı, miras bırakanın sağlığında tüm mirasçılarına taşınmaz devrettiğini, davacıya da payından fazla yer verildiğini belirtip davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, miras bırakanın sağlığında mirasçılarına paylaştırma kastı ile temliklerde bulunduğu gerekçesi ile asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'nın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen davada; Davacı, ortak miras bırakanları ....’ın kayden malik olduğu 11 parça taşınmazını davalılara tapuda satış göstermek suretiyle temlik ettiğini, gerçekte bağış olduğunu, işlemin mirastan mal kaçırmak amacıyla muvazaalı yapıldığını ileri sürerek miras payı oranında tapu iptal ve tescil isteğinde bulunmuştur. Davalılar, miras bırakanın tüm mirasçıları kapsayacak şekilde paylaştırma ve denkleştirme amacıyla hareket ettiğini, muvazaalı işlem yapılmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Karar, bir kısım davalılar tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hâkimi ...’ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....
ın sürekli borçlandıklarını, babaları ve mirasbırakan annelerinin taşınmazlarını satmak ve birikmiş paralarını vermek suretiyle sürekli onlara yardımda bulunduğunu, kendilerine herhangi bir yardım yapılmadığını, mirasbırakana ölene kadar baktıklarını, satışın gerçek olduğunu, satışın gerçek olmadığının kabul edilmesi halinde bile mirasbırakanın gerçek iradesinin mirasçılar arasında denkleştirme ve adaleti sağlamak olduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, devrin bedelsiz yapıldığı, mirasbırakanın denkleştirme amacının olmadığı ve diğer mirasçıların miras dışı tutulmak istendiği gerekçeleriyle davanın kabulüne dair verilen karar Dairece "...muris muvazaasından söz edebilmek için bedelsizliğin yanında mirasbırakanın diğer mirasçılardan mal kaçırma amacıyla temliki yapması da gereklidir. Oysa, eldeki davada mirasbırakanın mal kaçırma amacı davacı tarafından usulünce kanıtlanmış değildir....