Gelinen aşama itibariyle, birleştirilen 2008/129 Esas ve 2007/371 Esas sayılı davalarda; davacıların öncelikle mirasta denkleştirme istedikleri gözetilerek, davalılar ...’ya şirket hisse devri, bedeli ödenerek 2019 ada 7 sayılı parselin satın alınması ve bankalardaki hesaplarına para yatırılması işlemlerinin iadeye tabi olduğu, davalı ... yönünden ise, iade hükümlerinin uygulanmayacağı, ancak tenkis hükümlerinin uygulanması gerektiği, tenkis değerlendirmesi yapılırken de denkleştirme sonrası hüküm altına alınacak miktar değişeceğinden, yeniden bilirkişi raporu aldırılarak davalı ...’in tenkis sorumluluğunun devam edip etmediğinin ortaya çıkarılması gerektiği saptanmıştır. 3- ..., ...’in davalı olarak bulundukları birleştirilen 2008/143 Esas, 2008/119 Esas ve 2008/148 Esas sayılı dosyalarla ilgili nedenleri değerlendirildiğinde; Dava konusu 2415 ada 22 parsel sayılı taşınmazda 30/210 payın mirasbırakan tarafından davalıların mirasbırakanı ...’ye satış yoluyla devredildiği, ... mirasçıları...
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTAL-TESCİl-TENKİS Taraflar arasında görülen davada; Davacı, davalı ile kardeş olduklarını, murisleri .....'ın 4 parsel sayılı taşınmazda, 11 nolu bağımsız bölüme tekabül eden 18/368 hissesini davalı....'a satış yoluyla bağışladığını, murisin bu taşınmazı satma iradesi olmadığını, davalı ve murisin diğer mirasçılardan mal kaçırma kastı ile tapuda devir ve temlik işlemi yaptıklarını, tapuda yapılan işlemin satış olarak gözükse de gerçek iradenin bağışlama olduğunu, davalının bu yerleri alacak maddi gücünün bulunmadığını ileri sürerek veraset ilamındaki hissesi oranında iptaline ve adına tesciline,olmazsa tenkise karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur....
göre saklı payları ihlal edildiğini, bu nedenlerle Bartın ili, Kaman Köyü, Evaltı Mevkii, 386 parselde bulunan taşınmazın temlik işlemlerinin muris muvazaası nedeniyle iptali ile muris adına tapuya tesciline, bu talepleri kabul olmazsa tenkis istemlerinin kabulü ile karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İddianın ileri sürülüş biçimine göre, miras bırakanın kendi üzerinde kayıtlı olan taşınmazlarını kayden intikal ettirmeyip 3. kişiye parasını ödemek suretiyle sicil kayıtlarının davalılardan Fatma üzerine intikal ettirdiği ileri sürüldüğüne göre; somut olayda, 1.4.1974 tarih 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararının uygulama yeri bulunmayacağı, ancak ileri sürülen iddiaya göre olayın gizli bağış (elden bağış) niteliğinde olduğu, iddianın kanıtlanması halinde tenkis hükümlerine tabi olacağı, buna göre de açılan davanın TMK 560 ile 571. maddeleri arasında öngörülen tenkis davası olacağının tartışmasız olduğu, öte yandan; tenkis davalarının da çözüm yerinin genel mahkemeler olduğunda kuşku bulunmadığı, esasen, 4787 sayılı Yasanın 4. maddesinde Aile Mahkemesinin hangi davalara bakacağı belirtilmiş olup, 4721 sayılı TMK'nin 2. kitabının 3. kısmı hariç (118-395) Aile Hukukundan kaynaklanan davaların çözüm yerinin Aile Mahkemesi olacağı, öyle ise, mahkemece görevsizlik kararı verilmiş olmasının...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL, TENKİS, ESKİ HALE GETİRME, TAZMİNAT Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada; Davacılar, miras bırakanları ...'nın 267 ada 8 parsel sayılı taşınmazını diğer mirasçılarından mal kaçırmak amacıyla ve muvazaalı olarak, davalı gelini ...'ya bağışladığını, miras bırakanın ölümünden sonra davalı ...'in taşınmazı yine muvazaalı olarak diğer davalı ...'e devrettiğini ileri sürüp, asıl davada tapu kaydının iptali ile tapunun eski hale getirilmesi, olmazsa tenkis, birleşen davada ise tapu kaydının iptali ile payı oranında tescil, olmazsa tazminat istemişlerdir....
Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, mümkün olmazsa tenkis isteğine ilişkindir. Davacılar, davalı ile ortak mirasbırakan babaları ...’nin 289 ada 92 parsel sayılı taşınmazda yer alan 1, 5 ve 6 numaralı bağımsız bölümlerini dava dışı mirasçılarından ..., ... ve ...’yı ara malik olarak kullanarak, 643 ada 121 parsel sayılı taşınmazdaki payını ise doğrudan davalıya satış suretiyle temlik ettiğini, kat karşılığı inşaat sözleşmesi neticesinde payına karşılık davalıya 121 parsel sayılı taşınmazdaki 11 ve 23 numaralı bağımsız bölümlerin verildiğini, satışların muvazaalı olduğunu ileri sürerek miras payları oranında tapu iptali ve tescil, mümkün olmazsa tenkis istemişlerdir. Davalı, taşınmazların bedelleri ödenerek satın alındığını belirtip davanın reddini savunmuştur....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, satış sözleşmesinden kaynaklanan muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa tazminat, bu da olmazsa tenkis istemine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk 3.2.1. Bilindiği üzere; uygulamada ve öğretide "muris muvazaası" olarak tanımlanan muvazaa, niteliği itibariyle nisbi (mevsuf-vasıflı) muvazaa türüdür. Söz konusu muvazaada miras bırakan gerçekten sözleşme yapmak ve tapulu taşınmazını devretmek istemektedir. Ancak mirasçısını miras hakkından yoksun bırakmak için esas amacını gizleyerek, gerçekte bağışlamak istediği tapulu taşınmazını, tapuda yaptığı resmi sözleşmede iradesini satış veya ölünceye kadar bakma sözleşmesi doğrultusunda açıklamak suretiyle devretmektedir....
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil olmazsa tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'nin raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa tenkis istemine ilişkindir....
TAPU KANUNU [ Madde 26 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasında görülen davada; Davacı, ortak miras bırakanın 592 parsel C 5 Blok sayılı villasının çıplak mülkiyetini 21.12.2004 tarihinde ve satış suretiyle davalı annesine temlik ettiğini, ancak yapılan işlemin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürüp tapu iptali ve miras payı oranında tescil, olmazsa tenkis isteğinde bulunmuştur. Davalı, iddiaların doğru olmadığını, mirasbırakan ile davacının 18.03.2007 tarihinde evlendiklerini, dolayısıyla davacıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı bir temlikten sözedilemeyeceğini, davacının hukuki yararının ve davacı sıfatının bulunmadığını belirtip, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, muvazaa olgusu sabit görülerek davanın kabulüne karar verilmiştir....
Bu açıklamalar karşısında somut uyuşmazlığa bakıldığında, davanın mirasta denkleştirme nedeniyle tapu iptali ve tescil, olmazsa alacak istemine ilişkin olup dosya kapsamı dikkate alınarak mahkemece karar verildiğine, durum ve koşulların değiştiğinin sabit olması ve talep halinde tedbirin yeniden değerlendirilmesi de her zaman mümkün bulunduğuna göre, yerel mahkemenin kararında bir isabetsizlik bulunmamıştır. Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf nedenlerinin esastan reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. H Ü K Ü M : 1- İstanbul Anadolu 2....