TMK'nın 652. maddesine göre, eşlerden birisinin ölümü hâlinde tereke malları arasında ev eşyası veya eşlerin birlikte yaşadıkları konut varsa; sağ kalan eş, bunlar üzerinde kendisine miras hakkına mahsuben mülkiyet hakkı tanınmasını isteyebilir. Haklı sebeplerin varlığı hâlinde, sağ kalan eşin veya murisin diğer yasal mirasçılarından birinin istemi üzerine, mülkiyet yerine intifa veya oturma hakkı tanınmasına da karar verilebilir. Murisin bir meslek veya sanat icra ettiği ve alt soyundan birinin aynı meslek ve sanatı icra etmesi için gerekli olan bölümlerde, sağ kalan eş bu hakları kullanamaz. Tarımsal taşınmazlara ilişkin miras hukuku hükümleri saklıdır ve aynı kanunun 658. maddesi ile; mirasçılar özgülenme değerinde uyuşamazlarsa bu değer sulh hâkimi tarafından belirlenir hükümleri düzenlenmiştir. TMK'nın 652. maddesi uyarınca sağ kalan eş miras payı karşılığında mülkiyet hakkının tanınmasını isteyebilir....
İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, katılma alacağına mahsuben aile konutu üzerinde mülkiyet hakkı tanınması isteğine ilişkindir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun "Aile konutu ve ev eşyası" başlıklı 240. maddesinde aynen; " Sağ kalan eş, eski yaşantısını devam ettirebilmesi için, ölen eşine ait olup birlikte yaşadıkları konut üzerinde kendisine katılma alacağına mahsup edilmek, yetmez ise bedel eklenmek suretiyle intifa veya oturma hakkı tanınmasını isteyebilir; mal rejimi sözleşmesiyle kabul edilen başka düzenlemeler saklıdır. Sağ kalan eş, aynı koşullar altında ev eşyası üzerinde kendisine mülkiyet hakkı tanınmasını isteyebilir. Haklı sebeplerin varlığı hâlinde, sağ kalan eşin veya ölen eşin yasal mirasçılarının istemiyle intifa veya oturma hakkı yerine, konut üzerinde mülkiyet hakkı tanınabilir....
nin 01.06.2016 tarihinde vefat ettiğini, mirasçısı olarak davacı kadının ve vefat eden eşin ilk evliliğinden olan çocuklarının kaldığını, dava konusu edilen taşınmazın vefat eden eş adına kayıtlı olduğunu ve evlilik birliği süresinde tarafların aile konutu olarak kullandığı taşınmaz olduğunu, bu taşınmaz ile ilgili davalıların ortaklığın giderilmesi davası açtığını, davacı kadının oturabileceği başka taşınmazının olmadığını iddia ederek davanın kabulü ile öncelikle davacı kadının eski yaşantısını devam ettirebilmesi için dava konusu taşınmaz üzerinde davacı kadın yararına mülkiyet hakkı tanınmasına, vefat eden eş ... adına olan tapu kaydının iptali ile davacı kadın adına dava konusu taşınmazın ve taşınmaz içerisinde bulunan eşyaların kadına aidiyetine, mümkün olmaması durumunda ise dava konusu taşınmaz üzerinde katılma alacağı da hesaplanarak davacı kadın yararına intifa hakkı veya oturma hakkı tanınmasına, alacağın fazla çıkması durumunda ise davalılardan faizi ile birlikte alınmasına...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Miras Hakkına Mahsuben Mülkiyet Hakkı Tanınması K A R A R Uyuşmazlık ve hüküm Türk Medeni Kanunu'nun 652 maddesi uyarınca aile konutunun miras hakkına mahsuben sağ kalan eşe özgüllenmesi istemine ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulunun 11.01.2019 tarihli ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 30.01.2019 tarihli ve 2019/1 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilip, 31.01.2019 tarihli ve 30672 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (14.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 12.07.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Her ne kadar TMK. nun 240. maddesinde artık değere katılma alacağına mahsuben, aile konutu niteliğindeki taşınmaz bölümü üzerinde sağ eş lehine mülkiyet hakkı tanınmış ise de anılan Kanun maddesinde, koşulların oluşması halinde değer artış payı alacağı karşılığında aile konutu üzerinde mülkiyet hakkı tanınmasını engelleyen bir düzenleme mevcut bulunmamaktadır. Yargıtay ve Dairemizin uygulamaları da bu yöndedir. Dava dilekçesi ile yargılama sırasındaki açıklamalarda davacı taraf, ölüme bağlı mal rejiminin tasfiyesi ile belirlenecek alacağa mahsuben ve karşılığı ödenmek suretiyle taşınmazın tapu kaydının iptaliyle vekil edeni adına tescili istenildiğine göre, mahkemece, öncelikle mülkiyetin özgülenmesi konusunda olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi gerekirken, davacı tarafın özgülenme isteği göz ardı edilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Taşınmazın Aile Konutu Olduğunun Tespiti Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalılardan ... tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, Kadıköy'de bulunan taşınmazın ölen eşiyle birlikte oturdukları konut olduğunu, bu konutla ilgili olarak davalılardan ... tarafından "ortaklığın giderilmesi ve ecrimisil" davası açıldığını, kendisinin de, aynı taşınmazla ilgili "miras hakkına mahsuben taşınmazın mülkiyetinin kendisine özgülenmesi" için dava açtığını, taşınmazın "aile konutu" olduğunu ileri sürerek, konutun aile konutu olduğunun tespitine karar verilmesini istemiş; mahkemece; davanın kabulü ile konutun aile konutu olduğunun tespitine karar verilmiş, kararı davalılardan ... temyiz etmiştir. Dava tespit isteğine ilişkindir (HMK. m. 106/1)....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 03.12.2013 gününde verilen dilekçe ile miras payına mahsuben aile konutu üzerinde mülkiyet hakkı tanınması istenmesi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 07.02.2017 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili ve katılma yoluyla davacı vekili tarafından istenilmekle dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Mahkeme kararı hükmü temyiz edene usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olup, 8 günlük yasal süre geçirildikten sonra temyiz isteminde bulunulmuştur. HUMK’nun 432/4. maddesi ve 01.06.1990 tarihli ve 3/4 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince süresi geçirilen temyiz isteminin reddi gerekmiştir....
müvekkili lehine mülkiyet hakkı, mahkemenin aksi kanaat olması halinde intifa veya oturma hakkı tanınmasını talep etmiştir....
Değerlendirme 1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere, 18.10.2022 tarihli dilekçe ile aile konutu üzerindeki talebin mülkiyet hakkı tanınması olarak ıslah edildiğinin anlaşılmasına göre, davalılar vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2.Davacının 4721 sayılı Kanun'un 652 nci maddesinden kaynaklı aile konutu üzerinden mülkiyet hakkı tanınması ve miras payından kaynaklanan alacak talebi yönünden; davacının 4721 sayılı Kanun'un 652 nci maddesi uyarınca talebi ve miras payından kaynaklanan alacak talebi miras hukukundan kaynaklanan bir talep olduğu anlaşılmakla, mal rejiminin tasfiyesi kapsamında bir talep niteliğinde değildir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Aile Konutunun Sağ Kalan Eşe Özgülenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm, tereke malları arasında bulunan 3 no'lu bağımsız bölümün aile konutu olduğundan bahisle miras hakkına mahsuben sağ kalan eşe intifa hakkı tanınarak özgülenmesi (TMK. md.652) isteğine ilişkindir. Davanın yasal dayanağını oluşturan 652. madde mirasın taksimi hükümleri içinde yeralmaktadır. İnceleme görevi Yargıtay 6. Hukuk Dairesine aittir. S O N U Ç : Dosyanın görevli Yargıtay 6. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 16.11.2009 (Pzt.)...