WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından kendi davasının reddi ve aile konutunun kadına özgülenmesi yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından ise kendi boşanma davası hakkında verilen hüküm ve aile konutu şerhinin tapuya işlenmesi talebinin reddine yönelik ek karar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-davalı erkeğin tüm temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı-karşı davacı kadının hasren yapılan temyiz incelemesine gelince; a)Mahkemece; davalı tarafından açılan karşı boşanma davası hakkında, cevap süresi içinde açılmadığı gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına kararı verilmiştir....

    Asliye Hukuk Mahkemesi," Davanın, Türk Medeni Kanunu'nun 652. maddesine dayanan “aile konutu ve ev eşyalarının sağ kalan eşe özgülenmesine”ve evlilik birliğinde edinildiği iddia olunan mal varlığına ilişkin olarak mal rejimin tasfiyesi ile kalan terekenin tespiti ve paylaştırılmasına ilişkin olduğu anlaşılmakla davacının eşi olan murisinin 05/08/2018 tarihinde vefat ettiği, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 652 maddesi uyarınca “Eşlerden birinin ölümü halinde tereke malları arasında ev eşyası veya eşlerin birlikte yaşadıkları konut varsa; sağ kalan eş, bunlar üzerinde kendisine miras hakkına mahsuben mülkiyet hakkı tanınmasını isteyebileceği, Haklı sebeplerin varlığı halinde, sağ kalan eşin veya mirasbırakanın diğer yasal mirasçılarından birinin istemi üzerine, mülkiyet yerine intifa veya oturma hakkı tanınmasına karar verileceği, Türk Medeni Kanunu'nun 652. maddesinde yer alan tereke mallarından birinin mirasçılardan birine miras hakkına mahsuben özgülenmesi, paylaştırma niteliğinde...

    Davalı vekili savunma yoluyla 3145 parsel sayılı taşınmazın aile konutu olduğunun tespit edilmesini miras hakkına mahsuben davalıya özgülenmesini talep etmiştir. Mahkemece, 3145 parsel sayılı taşınmaz ile ilgili dava tefrik edilerek görev yönünden reddine karar verilmiştir. Hükmü davacı vekili temyiz etmiştir. 6100 sayılı HMK'nın 26. maddesi gereğince "Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir." Davacı tarafından yalnızca ortaklığın giderilmesi talep edilmiş olup davalı tarafından dava konusu taşınmazın aile konutu olarak tespiti için açılmış bir dava olmadığı halde, mahkemece işin esası incelenerek sonucuna göre karar vermek yerine 3145 parsel sayılı taşınmaz yönünden dava tefrik edilip görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir....

      Dava konusu taşınmazın aile konutu olarak tespiti ile tapuya şerhine karar verilmesi istenildiğine göre “sağ eş” tarafından açılan davada işin esasının incelenebilmesi ve hukuki belirleme yapılabilmesi için öncelikle husumetin tüm mirasçılara yöneltilmesi gerekir Davanın “bir kısım mirasçılara” karşı açıldığı ve mirasçı Tuba Helvacı’ya velayeten de açıldığı anlaşılmaktadır. Mirasçı Tuba Helvacı “davalı” olarak davada yer almalı ve kendisine sağ eş olan annesi davacı ile arasında yarar çatışması olduğu için bir temsil kayyımı (TMK. m. 426 b. 3) atanmalı ve davanın onun huzuruyla yürütülmesi gerekirken eksik hasımla işin esasının incelenmesi doğru değildir. Kabul şekli bakımından; Davacı sağ eş tarafından aile konutununözgülenmesi” isteminde bulunulmadığı dava dilekçesi ile anlaşılmakta olduğu gibi davacı tarafından düzenlenen temyiz dilekçesinde de “özgüleme isteği bulunmadığı” açık bir şekilde ifade edilmiştir....

        DAVA KONUSU : Aile Konutu Şerhi Konulması (Çekişmeli) KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin eşi ve davalıların babası Rasim Sakarcan'ın 2005 yılında vefat ettiğini, murisin adına kayıtlı Sinop Merkez Gelincik mahallesi 279 ada 86 parsel sayılı taşınmaz bulunan konutu müvekkili ve eşinin aile konutu olarak kullandığını ve eşinin vefatından sonra da müvekkilinin bu evde oturmaya devam ettiğini, müvekkilinin eşiyle yıllarda birlikte yaşadığı, ortak anılarını paylaştığı bu taşınmazın miras payına mahsuben kendisine özgülenmesi talebiyle Sinop sulh hukuk Mahkemesinde 2018/71 Esas sayılı dosyasıyla dava açtıklarını, taşınmazda bulunan Aile konutu olduğuna dair iddialarının davalılardan T4 tarafından inkar edilmiş olduğundan ve tapu kayıtlarında da Aile konutu şerhi bulunmadığından Sinop Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından taşınmazın Aile konutu olduğunun tespitine...

        DAVA KONUSU : Aile Konutu Şerhi Konulması (Çekişmeli) KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin eşi ve davalıların babası Rasim Sakarcan'ın 2005 yılında vefat ettiğini, murisin adına kayıtlı Sinop Merkez Gelincik mahallesi 279 ada 86 parsel sayılı taşınmaz bulunan konutu müvekkili ve eşinin aile konutu olarak kullandığını ve eşinin vefatından sonra da müvekkilinin bu evde oturmaya devam ettiğini, müvekkilinin eşiyle yıllarda birlikte yaşadığı, ortak anılarını paylaştığı bu taşınmazın miras payına mahsuben kendisine özgülenmesi talebiyle Sinop sulh hukuk Mahkemesinde 2018/71 Esas sayılı dosyasıyla dava açtıklarını, taşınmazda bulunan Aile konutu olduğuna dair iddialarının davalılardan T4 tarafından inkar edilmiş olduğundan ve tapu kayıtlarında da Aile konutu şerhi bulunmadığından Sinop Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından taşınmazın Aile konutu olduğunun tespitine...

        Her ne kadar, TMK.nun 652. maddesinde; “eşlerden birinin ölümü halinde, tereke malları arasında ev eşyası veya eşlerden birlikte yaşadıkları konut varsa; sağ kalan eş, bunlar üzerinde kendisine miras hakkına mahsuben, mülkiyet hakkı tanınmasını isteyebilir” hükmü yer almakta ve içerik itibariyle TMK.nun 240. maddesine benzerlikleri öngörmekte ise de, birinde, miras hakkına mahsuben, diğerinde ise katılma alacağına mahsuben maddelerde öngörülen hakların tanınması söz konusudur. Ne var ki, TMK.nun 240 ve 652. maddelerinde yer alan hakların tanınması bakımından öngördükleri unsurlar birbirlerinden farklıdır. Söz konusu farklılıklar ve ortak noktalar Dairenin 1.6.2010 tarih ve 2010/1695 E, 2010/2923 Karar sayılı kararında açık bir biçimde ortaya konulmuştur (Yargıtay Kararlar Dergisi, C:36, Sayı:8, Ağustos 2010, S:1428’de yayımlanmıştır)....

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ; "-Davacının davasının kabulü ile tarafların M.K. 166/1 maddesi uyarınca BOŞANMALARINA, -Müşterek çocuğun velayetinin takdiren anneye verilmesine, -Müşterek çocuk ile baba arasında şahsi ilişki tesisine, -Küçük için aylık 1500,00TL tedbir nafakasının dava tarihinden itibaren davalıdan tahsili ile küçüğe velayeten davacıya ödenmesine, kararın kesinleşme tarihinden itibaren nafakanın aylık 2000,00TL tedbir nafakasının iştirak nafakası olarak devamına, kabul beyanı bulunmadığından üfe oranı artış talebinin reddine, fazlaya ilişkin istemin reddine -Davacının çalıştığı anlaşıldığından tedbir ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddine, -Aile konutunun özgülenmesi talebinin reddine, -150.000,00TL maddi ve 150.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine"karar verilmiştir....

          Mahellesi 971 ada 2 nolu parselde bulunana evde muris ile 25 yıl birlikte yaşadıklarını murisin ilk eşinden olma çocuklarının bu evin bulunduğu taşınmaz için ortaklığın giderilmesi davası açtıklarını ve davacı müvekkilinden kira parası talep ettiklerini iddia ederek müvekkilinin 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 652 nci ve devamı maddelerinde düzenlelen haklarından yararlanarak evin aile konutu olduğunun tespini ve miras payına mahsuben davaya konu ev üzerinde mülkiyet hakı tanınmasını talep ve dava etmiştir. II. CEVAP Davalılar cevap dilekçesinde özetle; aile konutu tespitinin ve özgülme davalarında aile konutunun tespiti yönünden aile mahkemesinin görevli olduğunu, davaların tefrik edilmesi gerektiğini ve terekenin de mirasçılar arasında taksim edilmiş olması nedeni ile davanın reddini dava ve talep etmiştir. III....

            TMK.nun 652. maddesinde; “..eşlerden birinin ölümü halinde tereke malları arasında ev eşyası veya eşlerin birlikte yaşadıkları konut varsa; sağ kalan eş, bunlar üzerinde kendisine miras hakkına mahsuben mülkiyet hakkı tanınmasını isteyebilir..” hükmüne yer verilmiştir. Hüküm fıkrasında sadece edinilmiş mal olarak 3646,61 TL hüküm altına alınmıştır. Oysa, davacının tereke malı üzerindeki alacak hakkı daha fazla olup, söz konusu konutta ½ pay sahibi olan murise ait payın terekede bulunan alacağıyla daha rahat alabilme olanağı vardır. Bu bakımdan 3638 ada 1 nolu parselde bulunan 6 nolu bağımsız bölüm (aile konutu) bakımından mahkemece verilen görevsizlik kararı açıklanan nedenlerle yerinde bulunmaktadır....

              UYAP Entegrasyonu