Maddesi gereği her ne kadar mirasın reddi beyanının mirasın açıldığı yer Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından özel kütüğüne yazılacağı belirtilmiş ise de; kanunun yorumundan red beyanının da mirasın açıldığı yer Sulh Hukuk Mahkemesine yönetilmesi gerektiği gibi bir anlam çıkarılması mümkün görülmediği, mirasın gerçek reddi davasının mahiyeti gereği çekişmesiz yargı işi olduğundan, HMK.384.maddesi gereğince çekişmesiz yargı işleri için talepte bulunan kişinin veya ilgililerden birinin oturduğu yer mahkemesinin yetkili olduğu, davacıların adresinin .../... olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.4721 sayılı TMK'nın 609. maddesinin dördüncü fıkrasında "Süresi içinde yapılmış olan ret beyanı, mirasın açıldığı yerin sulh mahkemesince özel kütüğüne yazılır ve reddeden mirasçı isterse kendisine reddi gösteren bir belge verilir." hükmüne yer verilmiştir.Bu yasal düzenlemeye göre mirasın reddi istemi, mirasın açıldığı yerin sulh hukuk mahkemesinde mirasçı tarafından sözlü veya yazılı beyanla...
Somut olayda; mirasın gerçek reddi talebinde bulunan ... avukat olup kendi adına asaleten diğer talep eden mirasçılar adına vekaleten muris ....'in mirasının reddini istemişse de; talep eden mirasçılar adına sunduğu vekaletnamelerde mirasın reddine ilişkin özel yetkisi bulunmadığı ve verilen kesin süre içerisinde özel yetki içeren vekaletname de sunmadığı anlaşıldığından, mahkemece, talep edenler ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... yönünden davanın usulden reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak talep eden ... mirasın reddini kendi adına da asaleten talep etmiş olduğundan bu talep yönünden yukarıda açıklanan hususlar da dikkate alınarak bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulmasına karar verilmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle talep eden ...'...
Dairemizin 21.01.2016 tarihli kararı ile davacılar vekilinin vekaletnamesinde mirasın reddi yetkisi bulunmadığından bu yetkiyi içeren özel vekaletnamenin temin edilerek Dairemize gönderilmesi için temyize konu dosyanın mahalline iade edildiği, mahalline iade kararı üzerine mahkemece, davacılar vekiline mirasın reddi yetkisinin bulunduğu vekaletnameyi verilen sürede ibraz etmesi için usulüne uygun şekilde açıklamalı davetiye tebliğ edildiği, ancak davacılar vekili tarafından mirasın reddi yetkisini içeren vekaletnamenin ibraz edilmediği anlaşılmıştır. Davacılar vekilinin vekaletnamesinde mirasın reddine ilişkin özel yetki bulunmadığı halde yargılama yapılarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş bu sebeple hükmün bozulmasına karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mirasın gerçek reddi K A R A R Mirasın reddi isteğinde bulunan davacılar ....'in Avukat ...'a verdikleri vekaletnamelerde; mirasın reddi yetkisini içeren bir sözcük yer almadığından; TMK'nun velayet, vesayet ve miras hükümlerinin uygulanmasına ilişkin Tüzüğün 39/2. fıkrası gereğince mirasın reddi yetkisini içeren vekaletnamelerin davayı takip eden avukattan istenmesi, dosya arasına konulması, ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere geri çevrilmesi için dosyanın Yerel Mahkeme'ye İADESİNE, 19.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mirasın hükmen reddi K A R A R Mirasın reddi isteğinde bulunan davacının Av. ... ve Av. ...'a verdiği vekaletnamede mirasın reddi yetkisini içeren bir ibare yer almadığından TMK'nun velayet, vesayet ve miras hükümlerinin uygulanmasına ilişkin tüzüğünün 39/2. fıkrası gereğince mirasın reddi yetkisini içeren vekaletnamenin davayı takip eden Av. ... ve Av. ...'dan istenmesi, dosya arasına konulması, ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere geri çevrilmesi için dosyanın Yerel Mahkeme'ye İADESİNE, 19.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mirasın gerçek reddi KARAR Mirasın reddi isteğinde bulunan davacıların, Av. ...'a verdikleri vekaletnamelerde "mirasın reddi" yetkisini içeren tümce yer almadığından; TMK'nun velayet, vesayet ve miras hükümlerinin uygulanmasına ilişkin Tüzüğün 39/2. fıkrası gereğince mirasın reddi yetkisini içeren vekaletnameleri ibraz etmesi için süre verilmesi veya mirasin reddi konusunda davacıların muvafakatlarının alınması, bunlarla ilgili belgelerin dosya arasına konulması, ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere dosyanın Yerel Mahkemesi'ne GERİ ÇEVRİLMESİNE, 18.09.2014 tarihde oybirliğiyle karar verildi....
Taraflar arasında sürdürülen yargılamalar ve gelinen noktada mirasın reddini talep edenlerin mirasın reddedildiğinin bilmediğini ileri sürmesi hayatın olağan akışına aykırı olduğu gibi mirasın reddi kararının lehlerine sonuç çıkardığı sürece, mirasçılar arasında görülen ve taraf oldukları hiç bir davada da bu itirazlarını ileri sürmemişlerdir. Dolayısyla mirasın reddini talep eden ...'nun dava tarihinde vekilinin vekaletnamesinde özel yetki bulunmadığına yönelik itirazının 4721 ... Kanun'un 2 nci maddesi kapsamında hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğu açıktır. Mahkemece mirasın gerçek reddinin tespitine dair verilen 20.04.2005 tarihli karara yönelik 15 yıl sonra yapılan bu itiraz yine 4721 ... Kanun'un 2 nci maddesinde düzenlenen dürüstlük kuralı ile de bağdaşmamaktadır....
Sulh Hukuk Mahkemesince ise, mirasın reddi istemine ilişkin uyuşmazlıkta uygulanabilecek emredici bir yetki kuralı bulunmamasına, kesin yetkinin bulunmamasına rağmen Mahkemece resen yetkisizlik verilememesine ve mirasın gerçek reddi yönündeki taleplerin murisin son yerleşim yeri dışındaki bir sulh hukuk mahkemesinde de yapılabileceği gerekçesi ile yetkisizlik yönünde hüküm kurulmuştur. 4721 sayılı TMK'nın 609. maddesinin dördüncü fıkrasında "Süresi içinde yapılmış olan ret beyanı, mirasın açıldığı yerin sulh mahkemesince özel kütüğüne yazılır ve reddeden mirasçı isterse kendisine reddi gösteren bir belge verilir." hükmüne yer verilmiştir. Bu yasal düzenlemeye göre mirasın reddi istemi, mirasın açıldığı yerin sulh hukuk mahkemesinde mirasçı tarafından sözlü veya yazılı beyanla yapılabilir. Buradaki yetki kesin olup, miras bırakanın son yerleşim yerindeki sulh hukuk mahkemesi görevli ve yetkili mahkemedir (TMK 609. md - Y.2.HD 2009/129191 E. - 2009/17413 K.)....
Mirasın gerçek reddi işleminden zarar gördüğünü iddia eden mirasçının veya murisin alacaklısı, mirasçının alacaklılarına zarar verme amacıyla miras reddettiğinin iddia etmesi halinde Türk Medeni Kanununun 617. maddesi, mirası ret hakkının düşmüş olduğunu iddia etmesi halinde ise, Türk Medeni Kanununun 610. maddesi uyarınca dava hakkını kullanabilir. Üçüncü kişinin (alacaklının) mirasın gerçek reddine ilişkin davaya mahkemece dahil edilmesi veya mahkemenin mirasın gerçek reddini tespit eden kararını temyiz etme hakkı mevcut değildir. Somut olayda, 23.11.2013 tarihli celsede mahkemece davacılar vekiline murisin alacaklısı olduğu anlaşılan ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Mirasın Reddi istemine ilişkin olarak açılan davada Şanlıurfa 2 . Sulh Hukuk Mahkemesi ile Şanlıurfa 3. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, mirasın reddi istemine ilişkindir. Sulh Hukuk Mahkemesince; mirasın hükmen reddi talepli davanın asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....