Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, mirasçılık belgesi verilmesi istemine ilişkindir. İstanbul 12. Sulh Hukuk Mahkemesince, mirasçılık belgesinin iptali (hasımlı mirasçılık belgesi istemi) davalarının hasımlı olarak açıldığı ve sonucunun tarafları açısından kesin hüküm oluşturan çekişmeli yargı kapsamında kalan davalardan olduğu, bu nedenle 6100 sayılı HMK'nın yürürlüğe girdiği 01.10.2011 tarihinden sonra açılan mirasçılık belgesinin iptali davalarına bakmakla görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir. İstanbul 21....
Dosya kapsamına, dava evrakı ile yargılama tutanakları içeriğine, mahkemece deliller takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına, mirasçılık belgesi ölen bir kimsenin mirasçılarını ve irsiyet bağını gösteren belgelerden olduğuna, öte yandan; atanmış mirasçılık, TMKnun 598. maddesi gereğince yasal mirasçılığı ortadan, kaldıran bir neden olmadığına, atanmış mirasçı, miras bırakanın yasal mirasçıları ile olan soy bağını ortadan kaldıracak biçimde mirasçılık belgesinin iptalini isteyemeyeceğine göre, Mahkemece davanın reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik görülmemiştir....
Mirasçılık belgesi, mirasçıların miras bırakanla irs ilişkisini ve miras paylarını gösteren bir belgedir. Mirasçılık belgesi verilmesine ilişkin davalar mirasçıların her biri tarafından her yerde açılabilir. Mirasçılardan biri veya bir kaçının daha önce dava açarak mirasçılık belgesi almış olmaları, diğer mirasçıların yeniden dava açmalarına engel bir neden değildir. Alınan hasımsız mirasçılık belgeleri kesin hüküm oluşturmaz. Bir mahkemenin verdiği yetkiye dayanılarak açılan davalarda mahkemece mirasçılık belgesi istenen kişinin namı müstear veya hiç yaşamadığı belirlenmedikçe davanın reddine karar verilemeyeceği kuşkusuzdur. Mahkemece, her ne kadar davacının davası reddedilmişse de, hükme esas alınan İstanbul 7....
I- Bilindiği gibi, A) 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun, “Mirasçılık belgesi” kenar başlıklı 598. maddesinin birinci fıkrasında, başvurusu üzerine yasal mirasçı oldukları belirlenenlere, sulh mahkemesince veya noterlikçe mirasçılık sıfatlarını gösteren bir belge verileceği, B) 1512 sayılı Noterlik Kanununun “İtiraz” kenar başlıklı 71/C maddesinde, noterlerin verdikleri mirasçılık belgesi hakkında, menfaati ihlal edilen kişilerin sulh hukuk mahkemesine itirazda bulunabilecekleri, sulh hukuk mahkemesinin, itiraz üzerine verdiği kararın bir örneğinin ilgili notere ve Türkiye Noterler Birliğine bildirileceği, Hükmüne yer verilmiştir. Bu hükümlere göre, mirasçılık belgesi başvuru üzerine sulh hukuk mahkemeleri veya noterler tarafından verilebilecektir. Noterler tarafından verilen mirasçılık belgesine karşı, menfaati ihlal edilen kişilerin sulh hukuk mahkemesine itiraz edebilme imkânı bulunmaktadırlar....
Bunun sonucu olarak ister başkaları tarafından isterse kendisi tarafından hasımsız olarak açılan dava sonucunda mirasılık belgesi alınmış olsa dahi önceki mirasçılık belgesinde mirasçıların ve miras paylarının belirlenmesinde hata yapıldığını veya eski tarihli mirasçılık belgesinde ölümler nedeniyle paylarda değişiklik olduğunu, eski tarihli mirasçılık belgesinin ifasında hukuksal sorunlar olduğunu öne süren her mirasçının hasımsız olarak açacağı yeni bir davayla mirasçılık belgesini isteme veya mirasçılık belgesinde kendilerine pay verilen diğer mirasçıları hasım göstererek bu mirasçılık belgesinin iptali ile gerçeğe uygun yenisinin verilmesi istemiyle dava açma hakkı vardır." şeklinde bir yorum yaptığı görülmektedir....
Tüm bu nedenlerle mirastan feragat eden (TMK m. 528) mirasçı veya mirasçılar varsa, düzenlenecek mirasçılık belgesinde, mirasçılık sıfatına sahip olan kişi veya kişiler ile miras paylarının gösterilmesi ve mirastan feragat durumuna işaret edilmekle yetinilmemesi, mirastan feragat nedeniyle mirasçılık sıfatını kaybedenlerin ve bunların payının akıbetinin de (kime kalacağının) gösterilmesi gerekir. TMK'nın 528/2 ve 3. maddesinde düzenlenen "...Feragat eden, mirasçılık sıfatını kaybeder. Bir karşılık sağlanarak mirastan feragat, sözleşmede aksi öngörülmedikçe feragat edenin altsoyu için de sonuç doğurur." hükmü uyarınca mirastan feragatte miras paylarının diğer mirasçılara intikal şekli kararda gösterilmelidir. Mahkemece, talep, nüfus kayıtları ve mirasçılardan Sakin'in mirastan feragatine ilişkin vasiyetname değerlendirilerek, mirastan feragat eden mirasçının paylarının kime kalacağı hususunun açıkça gösterilmek suretiyle mirasçılık belgesinin düzenlenmesi gerekir....
Bunun sonucu olarak ister başkaları tarafından isterse kendisi tarafından hasımsız olarak açılan dava sonucunda mirasılık belgesi alınmış olsa dahi önceki mirasçılık belgesinde mirasçıların ve miras paylarının belirlenmesinde hata yapıldığını veya eski tarihli mirasçılık belgesinde ölümler nedeniyle paylarda değişiklik olduğunu, eski tarihli mirasçılık belgesinin ifasında hukuksal sorunlar olduğunu öne süren her mirasçının hasımsız olarak açacağı yeni bir davayla mirasçılık belgesini isteme veya mirasçılık belgesinde kendilerine pay verilen diğer mirasçıları hasım göstererek bu mirasçılık belgesinin iptali ile gerçeğe uygun yenisinin verilmesi istemiyle dava açma hakkı vardır. Davacının, güncel nüfus kayıtlarına göre murisin yasal mirasçılarını ve kendi yasal miras payını gösterir veraset ilamı almasında hukuki yararı bulunmaktadır....
e vekaleten, davalı aleyhine 13.11.2014 gününde verilen dilekçe ile mirasçılık belgesinin iptali talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 24.11.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, mirasçılık belgesinin iptali ve yeni mirasçılık belgesi verilmesi istemine ilişkindir. Davacılar vekili, muris ...’ün 13.03.2014 tarihinde vefat ettiğini, geriye eşi ..., çocukları....’yı bıraktığını, murisin ..... Noterliği 17.11.2009 tarih ve 20620 yevmiye numaralı vasiyetnamesini .......
Tüm bu nedenlerle; mirastan feragat eden (TMK m.528) mirasçı veya mirasçılar varsa, düzenlenecek mirasçılık belgesinde, mirasçılık sıfatına sahip olan kişi veya kişiler ile miras paylarının gösterilmesi ve mirastan feragat durumuna işaret edilmekle yetinilmemesi; mirastan feragat nedeniyle, mirasçılık sıfatını kaybedenlerin ve bunların payının akıbetinin de (kime kalacağının) gösterilmesi gerekir. TMK'nun 528/2,3. maddesinde düzenlenen “ ...Feragat eden, mirasçılık sıfatını kaybeder. Bir karşılık sağlanarak mirastan feragat, sözleşmede aksi öngörülmedikçe feragat edenin altsoyu için de sonuç doğurur" hükmü uyarınca mirastan feragatte miras paylarının diğer mirasçılara intikal şekli kararda gösterilmelidir....
na ilişkin mirastan feragat kararı değerlendirilerek, mirastan feragat eden mirasçının paylarının kime kalacağı hususunun açıkça gösterilmek suretiyle mirasçılık belgesinin düzenlenmesi gerekir. Bu bakımdan; verilen mirasçılık belgesinde yasal mirasçılar ile bunların miras paylarının gösterilmesi yerinde ise de; “mirastan feragatin hukuki sonuçlarının” düzenlenen mirasçılık belgesine yansıyacak şekilde gösterilmemiş olması hatalı olmuştur. Somut olayda, murisin çocuğu H.. D.. mirastan feragat nedeniyle mirasçılık sıfatını kaybetmiştir. Mirasçılık belgesinde H.. D..'nun feragat ettiğine işaret edilmeli ve payının kime veya kimlere kalacağı gösterilmelidir. Mahkemece, belirtilen hususlar gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir....