K. sayılı mirasçılık belgesinde ise mirasın 32 pay kabul edilerek 8 payının davacı ve yeğenlerine, 24 payının ise diğer davalılara verildiğini, her iki mirasçılık belgesi arasında çelişki bulunduğunu belirterek, çelişkili mirasçılık belgelerinin iptaliyle yeni mirasçılık belgesi verilmesini talep etmiştir. Mahkemece ilk olarak davanın kısmen kabulüne, .... Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2008/674 Esas, 2009/1243 Karar sayılı mirasçılık belgesinin iptaliyle murise ait İstanbul Anadolu 14. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2013/89-460 E. K. sayılı mirasçılık belgesinin doğru olduğunun tespitine, muris ...'ın mirası 32 pay hesap edilerek bilirkişinin 01.09.2014 tarihli raporunda tespit ettiği mirasçılara aidiyetine karar verilmiş, davacı vekili ve davalı ... vekilinin temyiz talebi üzerine Dairemizin, 10.12.2015 tarih 2015/5212-11358 E. K. sayılı ilamıyla bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak davanın kısmen kabulüne, .......
Öte yandan genel hüküm niteliğinde bulunan TMK'nın 598/1 maddesinde de mirasçılık belgesinin sulh hukuk mahkemesince verilmesi öngörülmüştür. 6100 sayılı HMK'nın "çekişmesiz yargı işleri" başlığını taşıyan 382/2-c maddesinin 6. bendine göre mirasçılık belgesi verilmesi sulh hukuk mahkemesinin görev alanına girmekte ve çekişmesiz yargı kapsamında kalmaktadır. Yukarıda açıklandığı gibi HUMK'nın 8/II-5 maddesi uyarınca mirasçılık belgesinin verilmesi, değiştirilmesi veya iptal davaları ile ilgili görev sulh hukuk mahkemesine verildiği halde HMK'nın 382/2-c maddesinin 6. bendine göre sulh hukuk mahkemeleri sadece mirasçılık belgesi verilmesiyle ilgili istekler konusunda görevlidir. Buradan hareketle mirasçılık belgesinin değiştirilmesi veya daha önce verilen mirasçılık belgesinin iptali davalarının sulh hukuk mahkemesinde görülemeyeceği sonucuna varılmaktadır....
Öte yandan genel hüküm niteliğinde bulunan TMK'nın 598/1 maddesinde de mirasçılık belgesinin sulh hukuk mahkemesince verilmesi öngörülmüştür. 6100 sayılı HMK'nın "çekişmesiz yargı işleri" başlığını taşıyan 382/2-c maddesinin 6. bendine göre mirasçılık belgesi verilmesi sulh hukuk mahkemesinin görev alanına girmekte ve çekişmesiz yargı kapsamında kalmaktadır. Yukarıda açıklandığı gibi HUMK'nın 8/II-5. maddesi uyarınca mirasçılık belgesinin verilmesi, değiştirilmesi veya iptal davaları ile ilgili görev sulh hukuk mahkemesine verildiği halde HMK'nın 382/2-c maddesinin 6. bendine göre sulh hukuk mahkemeleri sadece mirasçılık belgesi verilmesiyle ilgili istekler konusunda görevlidir. Buradan hareketle mirasçılık belgesinin değiştirilmesi veya daha önce verilen mirasçılık belgesinin iptali davalarının sulh hukuk mahkemesinde görülemeyeceği sonucuna varılmaktadır....
Mirasçılık belgesinin verilmesine ilişkin dava 6100 sayılı HMK'nın geçici 3/2. maddesi ve HMK'nın 382. maddesinde çekişmesiz yargı işlerinden sayılmış 384. maddede ise Kanunda aksine hüküm bulunmadıkça, çekişmesiz yargı işleri için talepte bulunan kişinin veya ilgililerden birinin oturduğu yer mahkemesinin yetkili olduğu, HMK'nın 11/3. maddesinde ise (3) mirasçılık belgesinin iptali ve yeni mirasçılık belgesi verilmesine ilişkin davalarda mirasçıların her birinin oturduğu yer mahkemesinin de yetkili olduğu belirtilmiştir. Bu hale göre mirasçılık belgesinin verilmesi davalarında kesin yetki kuralı olmayıp tarafların yetki itirazı da olmadığına göre davanın açıldığı ilk mahkeme olan ... Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 08/10/2015 gününde oy birliğiyle karar verildi....
Mahkemece; nüfus kayıtları ve bir kısım mirasçıların mirası reddetmelerine ilişkin beyanları ile mahkeme kararları değerlendirilerek; mirası reddedenler mirasbırakandan önce vefat etmiş gibi ret edenlerin alt soylarına pay verilerek mirasçılık belgesi düzenlenmiştir. Talepte bulunan, verilen mirasçılık belgesinde mirası reddedenlerin miras paylarının akıbetinin gösterilmemesi sebebiyle, kararın bu yönüyle hatalı olduğunu belirterek; kararı temyiz etmiştir. Mirasçılık belgesi verilmesi hususu Türk Medeni Kanunu (TMK)'nun 598. maddesinde düzenlenmiştir. Mirasçılık belgesi, aksi ispat edilinceye kadar, adına düzenlenmiş bulunan kişi ve kişilerin mirasçılığı lehine bir karine oluşturur. Bu belge; mirasbırakanla mirasçıları arasındaki irs(soy) ilişkisini göstermesi yanında mirasın (terekenin) mirasçılara intikalini de sağlayıcı bir işleve sahiptir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 05.06.2015 gününde verilen dilekçe ile mirasçılık belgesinin iptali ve yeni mirasçılık belgesi verilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 01.12.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, noter tarafından düzenlenen mirasçılık belgesinin iptali ve yeni mirasçılık belgesi verilmesi isteğine ilişkindir. Davacı, muris ...'ın 07.01.2012 tarihinde vefatı ile mirasçısı olduğunu, davaya konu İzmir 32. Noterliği 24.01.2012 tarihli mirasçılık belgesinde davalı ...’in davacının üvey kardeşiymiş gibi mirasçı gösterildiğinden bahisle İzmir 32....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mirasçılık belgesinin iptali ... ile ... ve müşterekleri aralarındaki mirasçılık belgesinin iptali davasının kabulüne dair ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nden verilen 13.09.2012 gün ve 1044/738 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı ... vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Davacı vekili, ... 4. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 05.08.2010 tarih 1678-1675 Esas ve Karar sayılı mirasçılık belgesinin iptalini talep etmiştir. Mahkemece ... 4. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 05.08.2010 tarih 1678-1675 Esas ve Karar sayılı mirasçılık belgesinin iptali ile yeni mirasçılık belgesi verilmesi üzerine; hüküm, davalı ... vekili tarafından miras paylarının hatalı hesaplandığı gerekçesi ile süresinde temyiz edilmiştir....
Sulh Hukuk Mahkemesinden mirasçılık belgesi almış olup bu ilamın iptalini talep etmektedir. Mirasçı sıfatı yoktur. Hal böyle olunca mahkemece, öncelikle davacı şirketin dava açabilmesinin ön koşulu olan mirasçılık belgesinin iptali davası açmaya dair yetki belgesinin aranması gerektiği, yetki belgesinin bulunduğunun belirlenmesi halinde yukarıda açıklanan hukuksal olgu dikkate alınarak iptali istenilen mirasçılık belgesinde kendilerine mirastan pay verilen kişilerin tümünün davaya dahil edilmesi ve bu şekilde yargılamaya devam edilmesi gerekmektedir....
İlk Derece Mahkemesince mirasçılık belgesinin iptali istemi hakkındaki talebin kabulüne, önceki mirasçılık belgesine atıf yapılmak suretiyle yeni mirasçılık belgesi düzenlenmesine karar verilmiştir. Davacıların yeni duruma göre düzenlenmiş bir mirasçılık belgesi istemekte hukuki yararı bulunduğuna göre yeni bir mirasçılık belgesinin düzenlenmesi talebinin kabul edilerek mevcut duruma göre tüm mirasçıları gösterecek şekilde yeniden mirasçılık belgesi düzenlenmesi gerekirken yeni düzenlenen mirasçılık belgesinde başkaca mirasçılık belgesine atıf yapılarak infazda tereddüt doğuracak şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir. VI. KARAR Açıklanan sebeplerle; 1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, 2....
Sulh Hukuk Mahkemesinin 2016/341 Esas, 2016/408 Karar sayılı mirasçılık belgesi alındığını, ancak bahsi geçen mirasçılık belgesinin hatalı olduğunu, bir kısım mirasçılar tarafından miras reddedildiği halde hukuken mirasçılık sıfatı bulunmayan kişilere de pay verildiğinden bahisle; Fethiye 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2016/341 Esas, 2016/408 Karar sayılı mirasçılık belgesinin iptali ile yeni mirasçılık belgesi verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde, dava dilekçesinin talep sonucunu kabul ettiklerini, dava açılmasına sebebiyet verilmediğinden yargılama giderlerinin davacı tarafa bırakılmasını talep etmiştir. İlk derece mahkemesince, davanın kabulüne karar verilmiştir. Davalı vekilinin istinaf başvurusu üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 35....