Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Delil tespiti kararlarına karşı yasal olarak herhangi bir itiraz yahut istinaf/temyiz yolu düzenlemesi bulunmamaktadır. Delil tespiti, ileride açılacak veya açılmış olan bir davayla ilgili delilerin bazı şartlar altında zamanından önce toplanıp güvence altına alınmasını sağlamak amacıyla kabul edilmiş bir kurumdur. Delil tespiti hukukî niteliği itibarıyla bir dava olmayıp geçici hukukî himaye tedbiridir. Delil tespitine ilişkin talep, bir dava olmadığı gibi talebin incelenmesi sonucunda verilen karar da nihai bir karar değildir. Delil tespiti, 6100 sayılı HMK’nın 400 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olup 403. maddesinde karşı tarafın tebliğden itibaren bir hafta içinde delil tespiti kararına itiraz edebileceği belirtilmiştir. İlk derece mahkemesince verilen kararda, sehven değişik işe kaydedilen dosyanın esasa kaydedilerek yargılamanın devam edeceğinin belirtilmesi ile ilgilidir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, sigorta primine esas kazancının tespiti ile işçilik alacaklarının tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. K A R A R Davacı, sigorta primine esas kazancının tespiti ile işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir. Hizmet tespiti davaları 506 sayılı Yasa'nın 6. ve 79/10. (5510 sayılı Yasa açısından ise 86/8.) maddelerinde düzenlemiş olup hizmet tespiti kararı ile sigortalının Kuruma bildirilmeyen sigortalı çalışmaları ile bu dönemdeki sigorta primine esas kazancı belirlenmektedir....

    K A R A R Davacı, sigorta primine esas kazancının tespiti ile işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir. Davacının sigorta primine esas kazancın tespiti ve işçilik alacakları davasını birlikte açtığı ortadadır. Hizmet tespiti davaları 506 sayılı Yasa'nın 6. ve 79/10. (5510 sayılı Yasa açısından ise 86/8.) maddelerinde düzenlemiş olup hizmet tespiti kararı ile sigortalının Kuruma bildirilmeyen sigortalı çalışmaları ile bu dönemdeki sigorta primine esas kazancı belirlenmektedir. Bu nedenledir ki sigorta primine esas kazancın tespiti davaları genel anlamda hizmet tespiti davalarının bir türü olarak nitelendirilebilir. Sigortalılığa ilişkin “hizmet tespiti” davaları, Sosyal Güvenlik hakkına ilişkin olarak ortaya çıkan davalardır. Yasal dayanağını 506 sayılı Yasa'nın 6. ve 79/10. (5510 sayılı Yasa açısından ise 86/9.) maddelerinden almaktadır....

      Davacı tarafından, 16/09/2014 tarihinden itibaren kira bedelinin tespiti istendiğine göre, mahkemece yukarıdaki ilke ve esaslar gözetilerek, tespiti talep edilen dönemin endeks dönemi olduğu kabul edilerek, bir önceki yıl ödenen kira bedelinin ... endeksi oranında arttırılarak davalı tarafından en son ödenen bedelden az olmamak üzere kira bedelinin tespiti gerekirken yazılı gerekçe ile hak ve nesafete göre kira bedelinin tespiti doğru değildir....

        İtiraza uğrayan delil tespiti raporuna itibar edilemez. Delil tespiti isteyenin haklarını korumak için zorunluluk varsa veya acele hallerde mahkemece karşı tarafa tebligat yapılmadan delil tespiti yapılabilir, ancak bu durumda mahkemece delil tespiti tutanağının ve bilirkişi raporunun bir sureti derhal karşı tarafa tebliğ edilmelidir. Dava öncesinde yaptırılan tespit dosyasında delil tespit tutanağı ve bilirkişi raporu davalıya tebliğ edilmemiştir. Davalı tarafa tebliğ edilmeyen delil tespiti dosyasındaki bilirkişi raporu esas alınarak hüküm verilemez....

          Delil tespiti istemleri, HMK'nın 400 ve devamı maddelerinde düzenlenen geçici hukuki korumalardan olup, delil tespiti istemi üzerine verilen kararlar nihai kararlardan olmadığı gibi yukarıda anılan kanun hükmü uyarınca istinaf yoluna başvurulabilen kararlar arasında da sayılmamıştır. Geçici hukuki korumalarla ilgili hükümlerin yer aldığı HMK'nın 10. kısmında da yalnızca ihtiyati tedbirlere ilişkin 1. bölümdeki hükümler (HMK'nın 389 vd.) yönünden yasa yolu düzenlenmiş, aynı kanunun delil tespitine ilişkin 400 ve devamı maddelerinde delil tespiti kararlarına karşı yasa yolu öngörülmemiştir (Yargıtay 11. H.D.'nin 2012/5531 Esas 2013/5366 Karar). Bu sebeple, delil tespitine ilişkin ilk derece mahkemesi kararlarına karşı istinaf kanun yolu kapalıdır....

            Nüfus kayıtlarındaki istemlerle ilgili davalarda, mahkemelerin hiçbir kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın doğru sicil oluşturmak zorunluluğu bulunduğundan, mahkemece sadece taraf ve tanık beyanları ile yetinilmeyip, resen, yaşı itibari ile ölüm olayını bilebilecek tanıkları araştırıp dinleyerek varsa ölüm tarihinin tespiti istenen kişinin ölüm tarihinin gün ve ay olarak da tespiti gerektiği dikkate alınmalıdır. (Yargıtay 8. HD 2018/320E- 2019/6261K sayılı ilamı) Yukarıda yazılı nedenlerle; ölümün tespiti istenilen T17 yaşı itibariyle tanıyabilecek kişilerin kolluk marifetiyle tanık olarak araştırılmak ve tespiti halinde dinlenilmek suretiyle sonuca gidilmesi aksi halde ölümün tespiti istenilen kişinin 100 yaşını geçtiği gözetilerek gaiplik davası açma imkanı da bulunduğu değerlendirilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir....

            ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/03/2022 NUMARASI : None DAVA KONUSU : Muhdesat Tespiti/Temliken Tescil/Alacak KARAR : İzmir 11....

            Davalı Koop-İş Sendikası vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın süresinde açılmadığını, yetki tespiti talep edilen iş yerinde 15.07.2019- 14.07.2021 yürürlük tarihli toplu iş sözleşmesi imzalandığını, TİS'in bitim tarihinden 120 gün öncesinde yetki tespiti talebinde bulunulduğundan talebin reddine karar verildiğini, yapılan işlemin yerinde olduğunu, yetki tespiti talep edilen Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğünün tüzel kişiliği ve ayı bütçesi olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ Mahkemece; yetki tespiti talep edilen iş yerinde 15.07.2019- 14.07.2021 yürürlük tarihli toplu iş sözleşmesi imzalandığını, TİS'in bitim tarihinden 120 gün öncesinde yetki tespiti talebinde bulunulduğundan bakanlığın işleminin yerinde olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir....

            Davalı Koop-İş Sendikası vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın süresinde açılmadığını, yetki tespiti talep edilen iş yerinde 15.07.2019- 14.07.2021 yürürlük tarihli toplu iş sözleşmesi imzalandığını, TİS'in bitim tarihinden 120 gün öncesinde yetki tespiti talebinde bulunulduğundan talebin reddine karar verildiğini, yapılan işlemin yerinde olduğunu, yetki tespiti talep edilen Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğünün tüzel kişiliği ve ayı bütçesi olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ Mahkemece; yetki tespiti talep edilen iş yerinde 15.07.2019- 14.07.2021 yürürlük tarihli toplu iş sözleşmesi imzalandığını, TİS'in bitim tarihinden 120 gün öncesinde yetki tespiti talebinde bulunulduğundan bakanlığın işleminin yerinde olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir....

            UYAP Entegrasyonu