DAVANIN KONUSU: Mevduat hesabı üzerindeki rehnin kaldırılması, hesaptaki Paranın tahsili. Taraflar arasındaki davanın ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerle davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair verilen karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı üçüncü şahıslar ... müşteri nolu ... Pan.San.Tic.Ltd.Şti. ile bu şirketin ortağı olan ... müşteri nolu ... ve ... müşteri nolu ...'ın davalı bankanın müşterisi olduğunu, davalı bankanın ticari ilişkileri kapsamında bu kişilere çek defterleri verdiğini ve karşılığında ipotek dahil çeşitli teminatlar aldığını, bu kapsamda davacının eşi ...'...
DAVA KONUSU : Mevduat hesabı üzerindeki rehnin kaldırılması, hesaptaki KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı üçüncü şahıslar 1705163 müşteri nolu Polimer Plastik Doğrama Alüminyum ve Pan.San.Tic.Ltd.Şti. ile bu şirketin ortağı olan 606989 müşteri nolu Savaş Yılmaz ve 2667837 müşteri nolu Mürsel Yılmaz'ın davalı bankanın müşterisi olduğunu, davalı bankanın ticari ilişkileri kapsamında bu kişilere çek defterleri verdiğini ve karşılığında ipotek dahil çeşitli teminatlar aldığını, bu kapsamda davacının eşi Mürsel Yılmaz'a ait taşınmazın da ipotek edildiğini, zaman içinde davalı bankanın bu müşterilerinin maddi sıkıntı içine girdiğini ve şirketin iflasına karar verildiğinden davalı bankaya ipotekli taşınmazın satılması gerektiğini, taşınmaz üzerindeki ipotek nedeniyle satılamadığını, bu nedenle Mürsel Yılmaz tarafından taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılması talep edilmiş ise de davalı bankanın alacağı bulunmadığı hâlde, iade edilmediğini...
Davacı vekili, hesabın bloke edilmesi karşılığı verilen teminat mektubunun iade edildiğini, 22.02.2007 tarihi itibariyle hesaptaki blokenin kaldırılması gerektiğini ileri sürmüş, davalı vekili, ise teminat mektubunun iade edilmesine rağmen davacının hesabı üzerinde haciz şerhleri olduğunu, ayrıca davacının dava dışı şirketlere kefaleti nedeniyle çek taahhüt risklerinin bulunduğunu, bu nedenle dava konusu hesaptaki blokenin kaldırılmadığını savunmuştur....
Nihai olarak , dava dışı firma; krediyi kapatmak amacıyla banka'dan mevduat hesabının MT-1 hesaba aktarılmasının talep etmesine rağmen üzerindeki rehnin kalkmasıyla Banka'nın ağır kusuru nedeniyle oluşan güvenlik boşluğunu fırsat görmek suretiyle mevduat hesabı üzerindeki tasarruf yetkisini davacı firmaya olan borcunun ödenmesi amacıyla davacı tarafın mevduat hesabına havale ettiği anlaşılmıştır. Banka rehnin kaldırılması ile kredinin kapatılması arasında zaman boşluğu yaratmasıyla ciddi bir güvenlik boşluğu oluşturmuştur. Bu itibarla banka'nın ciddi anlamda kusuru meydana gelmiştir. Bununla birlikte bankaca davacı taraf ile dava dışı firma arasında Türk Ceza Kanunu kapsamında suç teşkil eden birlikte ve organize hareket ettiğine dair ... Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunmuştur. Suç duyusu ile ilgili soruşturmanın gidişatının beklenip beklenmemesi hususu mahkeme takdirindedir" şeklinde görüş bildirildiği görülmüştür....
Bu durumda kredinin teminatını teşkil eden araç üzerindeki rehnin kaldırılması mümkün değildir. Mahkemece borç devam ettiğinden davanın reddine karar vermek gerekirken yorum yoluyla rehnin 11 yıldır devam ettiği ve aracın da 3.kişiye satıldığı gerekçesiyle usulsüz şekilde yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir....
Davalı vekili cevabında, müvekkili bankanın kullandırdığı genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan kredi nedeniyle davacılardan nakdi ve gayrinakdi alacağın devam ettiğini, davacı tarafın araç üzerindeki rehnin kaldırılması gerektiği yönündeki iddiasının hukuki dayanağı bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davalı bankanın Levent Sanayi Şubesi ile davacı ......
CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının dava dışı ....... ortağı ve yöneticisi olduğunu, dava konusu mevduat hesabının müvekkili banka tarafından dava dışı şirketin borçlarının teminatı niteliğinde rehin almak üzere açılmış bir hesap niteliği bulunduğunu, rehin senedi ile davacının bankada bulunan vadeli mevduat hesabı ve rehin konusuyla ilgili açılacak olan diğer hesaplarının üzerine rehin konulmasına muvafakat verdiğini, vadesiz mevduat hesabında bulunan miktarı, davacının talebiyle 3 ay için vadeli hesaba aktarıldığını, davacının temdit talimatı vermemesi nedeniyle vade sonunda sistemin otomatik olarak vadeli hesabı kapatıp vadesiz hesaba üzerindeki teminat blokesiyle beraber aktardığını, hesaptaki paranın nakden çekildiği tarihe kadar rehin konusu miktarın vadeli hesapta tutulmasına dair davacının başka bir yazılı talimat vermediğini, vadesiz hesabı kapatılırken herhangi bir ihtirazı kayıt ileri sürmediğini bildirerek davanın reddini istemiştir....
Şti'nin ortağı ve yöneticisi olduğunu, dava konusu mevduat hesabının müvekkili banka tarafından dava dışı şirketin borçlarının teminatı niteliğinde rehin almak üzere açılmış bir hesap niteliği bulunduğunu, rehin senedi ile davacının bankada bulunan vadeli mevduat hesabı ve rehin konusuyla ilgili açılacak olan diğer hesaplarının üzerine rehin konulmasına muvafakat verdiğini, vadesiz mevduat hesabında bulunan miktarı, davacının talebiyle 3 ay için vadeli hesaba aktarıldığını, davacının temdit talimatı vermemesi nedeniyle vade sonunda sistemin otomatik olarak vadeli hesabı kapatıp vadesiz hesaba üzerindeki teminat blokesiyle beraber aktardığını, hesaptaki paranın nakden çekildiği tarihe kadar rehin konusu miktarın vadeli hesapta tutulmasına dair davacının başka bir yazılı talimat vermediğini, vadesiz hesabı kapatılırken herhangi bir ihtirazı kayıt ileri sürmediğini bildirerek davanın reddini istemiştir....
Sözü edilen mevduat hesabı asıl davada davacı ... ile birleşen davada davacı adına teselsüllü müşterek hesap olup, davalı bankaca müşterek vadeli mevduat hesabı kapatılarak, birleşen davada davacı olan vadesiz hesabına virman yapılmış, bir kısmı az önce açıklandığı üzere kefili olduğu kredinin tasfiyesi için mahsup edilmiş, bir kısmı Mehmet İdil’in vadeli mevduat hesabına virman yapılmış, kalanı ise hesap sahiplerinin davalı bankadan kullandıkları kredinin taksit ödemesi olarak tahsil edilmiştir. Asıl davada davacı ..., müşterek hesap üzerinde kendi muvafakati olmadan işlem yapılamayacağını, davalı banka tarafından yapılan işlemlerin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek, bankanın bu hukuka aykırı işlemleri öncesinde müşterek hesapta bulunan paranın hissesine düşen kısmının tarafına faiziyle birlikte ödenmesini, ayrıca faiz kaybının tahsilini talep etmektedir....
şahsın mevduat hesabına nakit blokaj uygulanmıştır.” ifadesine yer verildiği, davalının da kabulünde olduğu üzere ve bu haliyle davacının, hesap rehnini sadece ------- teminat mektubu karşılığında tesis ettiği, hesap rehninin asıl alacağını oluşturan teminat mektubunun, risk gerçekleşmeksizin, yani banka herhangi bir ödeme yapmaksızın davalıya iade edildiği, bu durumda rehne konu edilen asıl alacak sona ermiş bulunduğundan, rehin ilişkisinin kendiliğinden sona erdiği göz önünde bulundurularak, davacının rehnin kaldırılması talebinin yerinde olduğu kanaatine varılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....