WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleriyle sınırlı olarak ve resen kamu düzeni yönünden yapılan inceleme sonucunda; 5510 sayılı Kanun'un iş kazası ve meslek hastalığı ile hastalık bakımından işverenin sorumluluğunu düzenleyen 21'inci madde hükmü, sigortalıya ya da ölümü halinde hak sahiplerine bağlanan gelirler ile yapılan harcama ve ödemelerin işverenden rücuan tahsili koşulları düzenlenmiş olup; işverenin sorumluluğu için, zarara uğrayanın sigortalı olması, zararı meydana getiren olayın iş kazası veya meslek hastalığı niteliğinde bulunması, zararın meydana gelmesinde işverenin kastının veya sigortalının sağlığını koruma ve iş güvenliği mevzuatına aykırı bir hareketinin ve bu hareket ile meydana gelen iş kazası ve meslek hastalığı arasında illiyet bağının bulunması gerekir....

Aynı Yasa'nın 19. maddesinde ise, iş kazası veya meslek hastalığı sonucu oluşan hastalık ve özürler nedeniyle Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık kurulları tarafından verilen raporlara istinaden Kurum Sağlık Kurullarınca meslekte kazanma gücünü en az %10 oranında kaybetmiş olanlara, sürekli işgöremezlik geliri bağlanacağı, sigortalının işgücünü tam kaybetmesi halinde, 17. maddeye göre hesaplanan aylık kazancının %70'i oranında, kısmi kaybetmesi halinde ise, tam aylığının hesap edilerek, bunun işgöremezlik derecesi oranındaki tutarının ödeneceği, başka birinin bakımına muhtaç ise, hesap edilen gelirin %100'nün bağlanacağı düzenlemesi getirilmiş, 20. maddenin birinci ve ikinci fıkrasında, iş kazası ve meslek hastalığı sonucu ölen sigortalılarla, iş kazası ve meslek hastalığı sonucu meslekte kazanma gücünü %50 veya daha fazla oranda kaybetmesi nedeniyle gelir bağlanan sigortalıların ölmesi halinde, ölümün iş kazası veya meslek hastalığına bağlı olup olmadığına bakılmaksızın...

    Sigortalının mesleğini icrası sırasında sürekli tekrarladığı faaliyetlerden dolayı ya da icra edilen işin niteliği veya işin şartları nedeniyle mesleği ile bağlantılı olarak meydana gelen hastalıklar da sosyal güvenlik sistemi içerisinde bir sosyal risk olarak kabul edilmekte ve bu hastalıklar meslek hastalığı olarak nitelendirilmektedir. İş kazası ani bir olay olmasına karşın meslek hastalığı, belirli bir zaman dilimi içerisinde tekrarlanan bir sebeple oluşmaktadır. Meslek hastalığı, işin nitelik ve yürütüm şartlarından dolayı ya da işyerinin durumu dolayısıyla yavaş yavaş ortaya çıkan bir sağlık sorunudur....

    "İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, 5510 sayılı Yasa'nın 20/3 fıkrası kapsamında davacıya murisi nedeniyle iş kazası meslek hastalığı sigorta kolundan ölüm geliri bağlanması gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde, davacının murisi sigortalı ...'ın sağlığında aldığı meslek hastalığı nedeniyle sürekli iş göremezlik gelirinin kabul edilen oranda ve güncellenerek, 02.05.2009 tarihinden itibaren 5510 sayılı Kanunun 34 maddesi hükmüne göre aylık bağlanması gerektiğinin tespitine karar verilmiştir....

      HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleriyle sınırlı olarak ve resen kamu düzeni yönünden yapılan inceleme sonucunda; Davacı taraf, murisinin meslek hastalığı sonucu 07.12.2007 tarihinde ölümü nedeniyle açılan maddi tazminat davasında ilk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş, hükme karşı davalı vekili tarafından yukarıda özetlenen nedenlerle istinaf talebinde bulunulmuştur. Dosyanın incelenmesinden; davacı murisi muteveffa T5 1963- 1987 tarihleri arasında davalı işyerinde çalıştığı, 1988 yılında emekli olduğu, yeraltında geçen fiili hizmet süresinin 23 yıl olduğu, 1945 doğumlu olan davacının yer altında çalışmaya başlama yaşının 18 olduğu, meslek hastalığına yakalanan mürisin son olarak 1989 yılında maluliyet oranının % 52 olarak tespit edildiği, Kandilli TİM'nde çalışırken 07.12.2007 tarihinde vefat ettiği, ölümün meslek hastalığı sonucu olduğunun Zonguldak 1....

      Davanın yasal dayanağı olan 20/3 maddesinde ise “İş kazası veya meslek hastalığı sonucu meslekte kazanma gücünü %50 oranının altında kaybetmesi nedeniyle sürekli iş göremezlik geliri bağlanmış iken ölenlerin, ölümün iş kazası veya meslek hastalığına bağlı olmaması halinde sigortalının almakta olduğu sürekli iş göremezlik geliri, 34'üncü madde hükümlerine göre hak sahiplerine gelir olarak bağlanır.”...

        Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, kurum kayıtları, alınan kusura dair bilirkişi raporu, ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; sigortalı Mevlüt Keskin'in davalı TTK'ya ait işyerinde çalıştığı ve sonrasında meslek hastalığına yakalandığı, meslek hastalığı maluliyet oranının % 13,1 olduğu ancak meslek hastalığının zaman içerisinde ilerleme göstermesi nedeni ile sigortalının işten ayrılmış olduğu 1994 tarihindeki maluliyet oranının %7,26 olduğu, meslek hastalığı dolayısı ile sigortalıya davalı SGK tarafından gelir bağlandığı ve tedavi sürecinde masraf yapıldığı, meslek hastalığının meydana gelmesinde davalı TTK nın % 22,73 kusurlu olduğu ve sigortalının 02/11/1954 tarih doğumlu olması, maluliyet almış olduğu rapor tarihinin 2017 yılı olması nedeni ile meslek hastalığı sürekli iş göremezlik tarihinin tespit tarihinde ve gelir başlangıç tarihinde 60 yaşını tamamlamış olduğu, maluliyet oranının % 60 ın altında olması ve 1994 yılından itibaren yaşlılık aylığı alıyor olması bir arada...

        Dosya kapsamından; Ankara Meslek Hastalıkları Hastanesi'nin 02/06/2011 tarih ve 567 sayılı Sağlık Kurulu Raporu ile; davacı sigortalı hakkında "bilitarel sensorinöral işitme kaybı" meslek hastalığı tespiti yapıldığı, Kurum Sağlık Kurulu'nun 29/03/2012 tarihli, Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulunun 05/09/2012 tarih ve 66/7093 sayılı kararlarında; davacının meslek hastalığı nedeniyle %13.3 oranında meslekte kazanma gücü kaybına uğradığına karar verilmesi üzerine bu oran üzerinden davacıya sürekli iş göremezlik geliri bağlandığı, davacı sigortalı tarafından davalı işveren aleyhine açılan tazminat davasında alınan ATK 3. İhtisas Kurulu'nun 16/05/2016 tarihli ve 10406 sayılı, ATK Genel Kurulunun 25/05/2017 tarihli ve 817 sayılı raporlarında ise; davacının meslek hastalığı nedeniyle %27 oranında meslekte kazanma gücü kaybına uğradığının bildirildiği, eldeki davada düzenlenen ATK 2....

        İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 27/11/2019 NUMARASI : 2019/75 Esas - 2019/366 Karar DAVA KONUSU : Meslek Hastalığı Nedeniyle Maddi ve Manevi Tazminat KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı kurumun Armutçuk maden ocağında çalışmakta iken meslek hastalığına yakalandığını, meslek hastalıkları hastanesine yapılan muayenesi sonucunda meslek hastalığının maluliyet oranının ilk önce %37,2 olarak tespit edildiğini, kontrol muayenesi sonucu müvekkilinin meslek hastalığının %31'e düşürüldüğünü, müvekkilinin en son meslek hastalığı maluliyet oranının %38,2 olarak tespit edildiğini, söz konusu meslek hastalığı maluliyetinin YSK tarafından onaylandığını, %1 fark meslek hastalığı maluliyeti için dava açtıklarını, müvekkilinin meslek hastalığına yakalanmasında kendisine atfı kabil kusur ve ihmali olmadığını, müvekkilinin meslek hastalığına maruz kalmakla çalışma gücünü büyük ölçüde kaybederek bugüne kadar olduğu gibi geleceğe yönelik...

        Meslek hastalığı, 506 sayılı Kanunun 11. maddesinde açıkça ifade edildiği gibi; işin niteliğine göre tekrarlanan sebepler veya işin yürütüm şartlarına göre ortaya çıkan hastalık, sakatlık veya ruhi arıza halleridir. Kusur incelemesi yapılırken, meslek hastalığının bu özelliği dikkate alınarak belirleme yapılmalıdır. Ayrıca 506 sayılı Yasanın 18/2. maddesinde yer alan; “Meslek hastalığı; sigortalı olarak çalıştığı ve böyle bir hastalığa sebep olacak işten veya işyerinden ayrıldıktan sonra meydana çıkmış ise sigortalının bu Kanunla sağlanan yardımlardan yararlanabilmesi için; eski işinden veya işyerinden fiilen ayrılması ile hastalığın meydana çıkması arasında bu hastalık için; yönetmelikte belirtilen süreden daha uzun bir zamanın geçmemiş olması gerekir.” hükmü gözden uzak tutulmamalıdır. Somut olayda, sigortalının, ........ getirilmediğinden daha önceki çalışma yerleri ve sürelerinin belirlenemediği görülmektedir....

          UYAP Entegrasyonu