Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davada zamanaşımı olduğunu, maluliyet tespitinin SGK tarafından tek taraflı yapıldığını, meslek hastalığı tespitlerinin 506 Sayılı Yasa hükümlerine uygun olmadığı gibi müvekkili kurum açısından da bağlayıcı olmadığını, meslek hastalığı oluşumunda müvekkili kurumun herhangi bir kusuru bulunmadığını, maddi tazminat hesabında PMF cetvelinin esas alınmaması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece; "Getirtilen belgelere göre davacının davalı kuruma ait yer altı maden ocağında çalıştığı ve meslek hastalığına musap olduğu, Kocatepe SSG Merkezinin raporu ile meslek hastalığı maluliyet oranının %60 olarak belirlendiği ve YSK'nın 01/07/2019 tarihli kararı ile maluliyetin değişmeksizin % 60 olduğuna kontrol muayenesi gerekmediğine oy birliği ile karar verildiği anlaşılmıştır. Raporların uyumlu olması, somut ve gerekçeli itiraz ileri sürülmemesi nedeniyle ATK dan rapor aldırılmamıştır. Meslek hastalığının oluşumunda işverenin kusurlu olup olmadığı, varsa kusur oranının bilirkişi/bilirkişiler marifeti ile tespit edilmesi gerektiğinden dosyamız üzerinden işçi sağlığı ve iş güvenliği uzmanı maden mühendisi bilirkişiden kusur raporu aldırılması cihetine gidilmiş, bilirkişi Prof. Dr....
K A R A R Dava, davacının %60'ın üzerinde bulunan çalışma gücü kaybının tespiti ve maluliyet aylığına karar verilmesi istemine ilişkindir....
Hukuk Dairesi Dava, meslek hastalığı nedeniyle maluliyet oranının ve maluliyet aylığı bağlanması gerektiğinin tespiti ile ödenmeyen aylıklara mahsuben fazlaya dair hakları saklı kalmak suretiyle 1.000 TL'nin yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesi istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın reddine dair verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesince verilen kararın, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi....
Diğer yandan, sigortalıya bağlanacak gelir ve hükmedilecek tazminatın miktarını doğrudan etkilemesi nedeniyle, işçide oluşan meslekte güç kayıp oranının hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeksizin kesin olarak saptanması gerekir. Bu yönüyle davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Yasa’nın 19. maddesidir. Anılan maddeye göre iş kazası veya meslek hastalığı sonucu oluşan hastalık ve özürler nedeniyle Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık kurulları tarafından verilen raporlara istinaden Kurum sağlık kurulunca meslekte kazanma gücü en az %10 oranında azalmış bulunduğu tespit edilen sigortalının sürekli iş göremezlik gelirine hak kazanacağı, iş kazası ve meslek hastalığı sonucu sürekli iş göremezlik hallerinde meslekte kazanma gücündeki kayıp oranının belirlenmesine ve bu maddenin uygulanmasına ilişkin diğer usul ve esasların Kurum tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenleneceği bildirilmiştir....
Somut olayda; davacı sigortalının ilk olarak %12 oranında tespit edilen ve talep harici kalan meslek hastalığı maluliyet oranının 08.02.2005 tarihinde %19,2 oranına ulaşması nedeniyle %7,2, 03.07.2007 tarihinde ise % 26,2 oranına ulaşması nedeniyle % 14,2 oranında iki fark maluliyet oranı bulunduğu, hesap yapılırken maluliyet artış tarihleri dikkate alınarak fark maluliyet oranlarına göre ayrı ayrı hesap yapılması gerekirken, ilk artış tarihi olan 08.02.2005 tarihinden itibaren davacının %14,2 oranında fark maluliyetinin bulunduğu kabul edilerek, bu tarihte doğmamış olan %7 oranındaki fark maluliyet için de yapılan hesabın hükme esas alınması hatalı olmuştur. Yapılacak iş davacının 08.02.2005 tarihinde %7,2, 03.07.2007 tarihinden itibaren ise fark maluliyet oranının %14,2 oranına ulaştığı gözetilerek hesap yaptırmak, usuli kazanılmış hakları gözeterek yapılan hesabı hükme esas almak suretiyle bir karar vermekten ibarettir....
Mahkemece; maluliyet dolayısı ile iş gücü kaybından kaynaklanan 53.545,03-TL, maddi tazminatın, geçici iş göremezlik nedeni ile 13.543,03-TL, maddi tazminatın ve 25.000,00-TL manevi tazminatın 03.05.2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir. Dosyadaki öncelikli uyuşmazlık davacı sigortalının maluliyet (sürekli iş göremezlik) oranının tespiti noktasındadır....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulunun 02/03/2017 Tarih 18/2770 Sayılı Kararı gereği T5 22/09/2017 tarihinde kontrol muayesine tabi tutulduğunu, meslek hastalığı dosyası karar için Kocatepe Sağlık Sosyal Güvenlik Merkezi Kurum Bölge Sağlık Kuruluna gönderildiğini, işveren tarafından meslek hastalığı maluliyet oranına itiraz edildiğini, itiraz sonucu Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulunun 07.03.2017 tarih 19/2909 sayılı kararı ile sigortalının maluliyet oranın %15,2 olduğu ve kontrol muayenesi gerekmediği sonucuna varıldığını, davacı işveren sigortalının yakalandığı hastalığın meslek hastalığı olmadığını işçinin meslek hastalığına yakalanmasında kusurları olmadığını, kurum tarafından belirlenen çalışma gücü kaybı oranının da bağlayıcılığı olmadığı iddiası ile dava açtığını, davacı işverenin işçilerin meslek hastalığına tutulmadığı iddası ise somut belge ve bilgilere dayanmamakta olup, soyut söylemlerinden ibaret olduğunu, haksız ve yersiz davanın...
Somut olayda; Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık ve Maluliyet İşlemleri Dairesi Başkanlığı tarafından davacı sigortalının sürekli işgöremezlik oranının % 19.2 olarak belirlendiği, davacı vekilinin anılan orana itirazı üzerine, Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu tarafından davacı sigortalının sürekli işgöremezlik oranının % 41 olarak belirlendiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, davacının maluliyet oranının tespiti hususunda açılan eldeki davada Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulundan rapor alınmadan doğrudan Adli Tıp Kurulu 3. İhtisas dairesinden rapor alınmıştır. Yapılacak iş, ilk olarak Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulundan davacının maluliyet durumu ile ilgili olarak rapor almak, bu rapor ile Adli Tıp Kurulu 3. İhtisas dairesinin Raporunun birbirini doğrulaması halinde şimdiki gibi karar vermek, Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulu Raporu ile Adli Tıp Kurulu 3....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, meslek hastalığı sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Dava, nitelikçe meslek hastalığı nedeniyle meslekte kazanma güç kaybı nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davalı tarafından meslek hastalığı nedeniyle % 26,2 oranında meslekte kazanma gücünün kaybedildiği ... Hastanesi Sağlık Kurulu'nun 15.01.2015 tarih ve 55 sayılı raporuna istinaden ......