İstinaf başvuru sebep ve gerekçeleri ile kamu düzeni kapsamında Daire önüne gelen uyuşmazlık dikkate alınmak sureti ile yapılan inceleme ve değerlendirme sonucu; Meslek hastalığı nedeniyle hükmedilecek maddi ve manevi tazminatın miktarını doğrudan etkilemesi nedeniyle, işçide oluşan meslekte güç kayıp oranının hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeksizin kesin olarak saptanması gerekir. Bu yönüyle davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Yasanın 95. maddesidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş)Mahkemesi Davacıların iş kazası sonucu maluliyetlerinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, maddi tazminat talebinin atiye bırakılması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, davacıların manevi tazminat taleplerinin reddine karar vermiştir. Hükmün davacılar vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi....
Kocatepe SSGM ve YSK kararlarına göre davacıda mevcut %38,2 oranındaki meslek hastalığı maluliyet oranının 10.08.2017 tarihinden itibaren geçerli olduğu belirtilmiştir. Asıl dava tarihi ise 21.12.2017 olup dava dilekçesinde maluliyetin %32,2 ye yükseldiği iddia edilerek fark %8 maluliyet için manevi tazminat talep edilmiş ise de, davanın açıldığı tarihte davacının meslek hastalığı maluliyet oranının gerçekte %38,2 oranında olduğu dosya arasına alınan raporlar ile sabit olduğundan asıl davadaki meslek hastalığı maluliyet oranı %24,2 den %38,2 ye yükselmesi sonucuna göre değerlendirme yapılmış ve aradaki fark maluliyet oranı taleple bağlı kalınarak %8 olarak değerlendirilmesi usul ve yasaya uygun bulunmuştur. Kocatepe SSGM ve YSK raporları arasındaki çelişki nedeniyle Adli Tıp 3....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir. Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. K A R A R Dava,iş kazası sonucu sürekli işgöremezliğe uğrayan davacının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece istemin reddine karar verilmiştir. Beden tamlığı bozulan işçinin duymuş olduğu acı ve üzüntünün giderilmesi için manevi tazminat isteminde bulunabileceği ortadadır. Borçlar Kanununun 47....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, meslek hastalığı sonucu malüliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün davcı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre, davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava meslek hastalığı sonucu % 0 oranında iş göremezliğe uğrayan sigortalının manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir....
HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleriyle sınırlı olarak ve resen kamu düzeni yönünden yapılan inceleme sonucu, ilk derece mahkemesinin maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin maddi ve manevi tazminata ilişkin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b.1.maddesi gereğince esastan reddine, davalı vekilinin maddi tazminat istemine ilişkin istinaf başvurusunun ise HMK'nun 341.,346 ve 352/1- b maddeleri gereğince kesinlik sebebi ile reddine, karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Diğer yandan, sigortalıya bağlanacak gelir ve hükmedilecek tazminatın miktarını doğrudan etkilemesi nedeniyle, işçide oluşan meslekte güç kayıp oranının hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeksizin kesin olarak saptanması gerekir. 5510 sayılı Yasa’nın 14. maddesinde meslek hastalığının, 4 ncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi ile 5 nci madde kapsamında bulunan sigortalılar bakımından bunları çalıştıran işveren tarafından, (b) bendi kapsamındaki sigortalı bakımından ise kendisi tarafından öğrenmeden sonraki üç işgünü içinde iş kazası ve meslek hastalığı bildirgesi Kurum'a bildirilmesinin zorunlu olduğu, meslek hastalığı ile ilgili bildirimler üzerine gerekli soruşturmaların, Kurumun denetim ve kontrol ile yetkilendirilen memurları tarafından veya Bakanlık iş müfettişleri vasıtasıyla yaptırılabileceği, hangi hallerin meslek hastalığı sayılacağı, iş kazası ve meslek hastalığı bildirgesinin şekli ve içeriği, verilme usûlü ile bu maddenin uygulanmasına ilişkin diğer usûl ve esasların, Kurum...
Hal böyle olunca, somut verilere ve tıbbi raporlara dayanan bu itirazın, yukarıda açıklanan prosedür doğrultusunda araştırılarak hiçbir kuşku ve duraksamaya yol açmayacak biçimde sigortalının sürekli iş göremezlik oranının tespitinden sonra maddi ve manevi tazminat istemleri hakkında bir değerlendirme yapılmak gerekirken, oluşan meslekte kazanma güç kayıp oranının hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeksizin kesin olarak saptanması ve buna göre tazminat istemlerinin değerlendirilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olmuştur. Yapılacak iş, sigortalıda oluşun sürekli iş göremezlik oranını yukarıda açıklandığı şekilde yöntemince araştırılarak, hiçbir kuşku ve duraksamaya yol açmayacak biçimde, sigortalının sürekli iş göremezlik oranını belirlemek ve sonucuna göre dosyadaki diğer delillerle birlikte değerlendirilerek maddi ve manevi tazminat istemi hakkında bir karar vermekten ibarettir....
Mahkemece davanın kısmen kabulü ile 7000,00TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Tazminat faizi gördüğü işlev ve hukuki nitelik bakımından gecikme faizidir.Meslek hastalığı nedeniyle açılan tazminat davalarında eğer talep var ise faizin zararın bulunduğunu (meslek hastalığının bulunduğunu)belirleyen tıbbi rapor tarihinden itibaren yürütüleceği,bu tarihten itibaren zarar verenin temerrüde düşeçeğinin kabulü gerek Dairemizin gerekse Yargıtayın yerleşik uygulamasıdır. Davacının meslek hastalığı nedeniyle sürekli iş göremez duruma geldiği SSK Ankara Meslek Hastalıkları Hastanesince 10.08.2000 tarihinde düzenlenen raporla tespit edildiği dosya içeriğinden anlaşılmaktadır....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; -Müvekkili kurum aleyhine faizin maluliyet tarihi olan 05/05/2016 tarihinden itibaren başlatılmasının hakkaniyete aykırı olduğunu, dava tarihine göre başlatılması gerektiğini, hükmedilen manevi tazminat miktarının fazla olduğu ve bozulması gerektiğini, müvekkili kurumun bir kamu kuruluşu olduğunu ve bu nedenle mali sıkıntılar içinde bulunduğunun göz önüne alınması gerektiğini, -Manevi tazminatın miktarı konusunda yasaya kesin bir ölçü konulmadığını, hakimin takdir yetkisinin kullanmasının değişkenlik gösterdiğini, zenginleştirmeye ve özendirmeye imkan vermeyecek ölçüler de kalması gerektiğini, -Manevi tazminata hükmedilirken olayın oluş şekli kusur ve zararın niteliği, iş yerinden ayrılma ve meslek hastalığı tespit tarihi arasındaki süre ve müvekkili kurumun gücü gibi özel durumların özellikle göz önünde bulundurulması gerektiğini, -Dairemiz 2012 tarihli diğer kararları dikkate alındığında da verilen tazminat miktarının fazla olduğu gerekçesiyle...