Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

, meslek hastalıklarının ise, işverenin işçi sağlığı ve iş güvenliği tedbirlerini almaması, yükümlülüklerini yerine getirmemesi sonucu ortaya çıktığını, işverenin ihmalinin bir tür kusur olduğu gerçeği karşısında kaçınılmazlıktan söz edilemeyeceğini, bilimsel araştırmalarla da yer altı maden işyerlerinde havaya karışan tozların belirli bir oranın altına düşürülmesi halinde meslek hastalığının oluşmayacağının kabul edildiğini, toz yoğunluğunun düşürülmesi halinde meslek hastalığı önlenebildiğine göre kaçınılmazlıktan söz edilemediğini, meslek hastalığının oluşumunda davalı işverenin tamamen kusurlu sayılması gerektiğini, 5510 sayılı Kanunun 21.Maddesindeki ‘’İşveren sorumluluğunun tespitinde kaçınılmazlık ilkesi dikkate alınır’’ hükmü ile kaçınılmazlığın bir bölümünden de işverenin sorumlu tutulmasının amaçlandığını, bu sebeple mahkemece meslek hastalığının oluşumunda işveren kusuru yanında kaçınılmazlığın bir bölümünden de işverenin sorumlu olduğu kabul edilip karar verilmesi gerektiğini...

Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, kurum kayıtları, alınan kusura dair bilirkişi raporu, ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; sigortalı Şaban Çakır'ın davalı TTK'ya ait işyerinde çalıştığı ve sonrasında meslek hastalığına yakalandığı, meslek hastalığı maluliyet oranının % 26,2 olduğu ancak meslek hastalığının zaman içerisinde ilerleme göstermesi nedeni ile sigortalının işten ayrılmış olduğu 1985 tarihindeki maluliyet oranının %9,76 olduğu, meslek hastalığı dolayısı ile sigortalıya davalı SGK tarafından gelir bağlandığı ve tedavi sürecinde masraf yapıldığı, meslek hastalığının meydana gelmesinde davalı TTK nın % 30,74 kusurlu olduğu ve sigortalının 13/04/1944 tarih doğumlu olması, maluliyet almış olduğu rapor tarihinin 2017 yılı olması nedeni ile meslek hastalığı sürekli iş göremezlik tarihinin tespit tarihinde ve gelir başlangıç tarihinde 60 yaşını tamamlamış olduğu, maluliyet oranının % 60 ın altında olması ve 1986 yılından itibaren yaşlılık aylığı alıyor olması bir arada...

Mahkemece;"Meslek hastalığının meydana gelmesinde; İşyerinin çalışma ortamında Detam Ltd....

mesleki olduğunun kabulü gerektiği" belirtilmişse de, bu kadar genç yaşta ve istirahatleri de göz önüne alındığında bu kadar kısa bir çalışma süresinde meslek hastalığına yakalanmasının mümkün olmadığını, -Davacı tarafından, meslek hastalığının tespiti için yapılan başvuru nedeniyle T.C....

    Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, kurum kayıtları, alınan kusura dair bilirkişi raporu, ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; sigortalı Talat Işık'ın davalı TTK'ya ait işyerinde çalıştığı ve sonrasında meslek hastalığına yakalandığı, meslek hastalığı maluliyet oranının % 20 olduğu ancak meslek hastalığının zaman içerisinde ilerleme göstermesi nedeni ile sigortalının işten ayrılmış olduğu 1968 tarihindeki maluliyet oranının %2,41 olduğu, meslek hastalığı dolayısı ile sigortalıya davalı SGK tarafından gelir bağlandığı ve tedavi sürecinde masraf yapıldığı, meslek hastalığının meydana gelmesinde davalı TTK nın % 10,79 kusurlu olduğu ve sigortalının 1942 tarih doğumlu olması, maluliyet almış olduğu rapor tarihinin 2019 yılı olması nedeni ile meslek hastalığı sürekli iş göremezlik tarihinin tespit tarihinde ve gelir başlangıç tarihinde 60 yaşını tamamlamış olduğu, maluliyet oranı % 2,41 ise de 1990 yılından itibaren yaşlılık aylığı alıyor olması bir arada değerlendirildiğinde pasif...

    İhtisas Kurulundan aldırılan raporda davalı işçide tespit edilen hastalığın pnömokonyoz meslek hastalığı olduğu tespit edilmiştir. ATK 3. İhtisas Kurulu ile Sosyal Sigorta YSK raporu ve kurum sağlık kurulu arasında dava konusu edilen meslek hastalığı tespiti yönünden herhangi bir çelişkinin bulunmadığı, bu duruma göre meslek hastalığının tespitinin 5510 sayılı Yasanın 14. Maddesindeki usule uygun olarak yapıldığı değerlendirilmiş, davalıdaki meslek hastalığının tespitinin usulüne uygun olarak yapılmadığı yönündeki itirazın yerinde olmadığı sonucuna varılmıştır. Yine İzmir 3....

    Herhangi bir meslek hastalığının klinik ve laboratuvar bulgularıyla belirlendiği ve meslek hastalığına yol açan etkenin işyerindeki inceleme sonunda tespit edildiği hallerde, meslek hastalıkları listesindeki yükümlülük süresi aşılmış olsa bile, söz konusu hastalık Kurumun veya ilgilinin başvurusu üzerine Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulunun onayı ile meslek hastalığı sayılabilir. Meslek hastalığının 4 üncü maddenin birinci fıkrasının; a) (a) bendi ile 5 inci madde kapsamında bulunan sigortalılar bakımından, sigortalının meslek hastalığına tutulduğunu öğrenen veya bu durum kendisine bildirilen işveren tarafından, b) (b) bendi kapsamındaki sigortalı bakımından ise kendisi tarafından, bu durumun öğrenildiği günden başlayarak üç iş günü içinde, iş kazası ve meslek hastalığı bildirgesi ile Kuruma bildirilmesi zorunludur....

      İhtisas Kurulu raporunun birbirini teyit etmesi üzerine, mahkemece davacının meslek hastalığının bulunduğu, meslekte kazanma gücü kaybının ise bulunmadığı yönündeki tespit yerinde ise de, sigortalının meslek hastalığının bulunduğu ancak meslek hastalığı nedeniyle meslekte kazanma gücü kaybının ise bulunmadığına yönelik Kurum Sağlık Kurul kararı bulunmakla, bu durumun Kurumun da kabulünde olduğu, davanın açılmasına sebebiyet vermediği, bu nedenle, davalı Kurum yönünden davanın reddedilerek, vekalet ücreti ve yargılama giderinden de sorumlu tutulmaması gerektiği, 6100 sayılı Kanun'un 355. maddesinde yer alan, incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı, ancak, kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde bunun kendiliğinden gözetileceği yönündeki düzenleme çerçevesinde yapılan incelemede, istinaf kanun yoluna başvuran davalı SGK Başkanlığı vekilinin istinaf dilekçesinde yer verdiği itirazların yukarıda sıralanan gerekçeler ışığında yerinde olduğu,...

        Davalı vekili 10/01/2019 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; davanın zamanaşımına uğradığını, davanın mükerrer olduğunu, fazlaya ilişkin haklar saklı tutulup açılan davada tazminat miktar ve niteliğinin açık olarak belirtilmediğini, meslek hastalığının kurum işyeri çalışmalarından doğmadığını, meslek hastalığının doğmasında müvekkilin kasıt veya ihmalinin bulunmadığını, kurum maden ocaklarında meslek hastalıklarının önlenmesi için işçi sağlığı mevzuatının gerektirdiği her türlü teknik ve tıbbi önlemi aldığını, meslek hastalıklarının nitelikleri gereği ne kadar önlem alınırsa alınsın önlenemeyen hastalıklardan olduğunu, davacının olay sonucu efor kaybının olmadığını, meslek hastalığının oluşumunda davacının müterafik kusuru ile kaçınılmazlık durumunun zarar hesabında dikkate alınması gerektiğini, bu itibarla Borçlar Kanunu gereğince zarardan hakkaniyete uygun indirim yapılması gerektiğini, SGK tarafından ödenen ve ilerde ödenmesi gereken gelirler, geçici iş göremezlik ödenekleri, sendika...

        da Servikal ve lomber diskopati hastalığının mesleki olduğu, maluliyetine neden olacak düzeyde araz tespit edilmediğinden maluliyet tayinine mahal olmadığı, yine sigortalıda bilateral sinovit ve tenosinovit meslek hastalığı nedeniyle davalının meslekte kazanma gücü kayıp oranının % 22,2 olduğu, meslek hastalığının ve maluliyetinin başlangıç tarihinin 18.08.2014 olduğu anlaşıldığından; davanın kısmen kabulüne, 1)Davacı ...'da servikal ve lomber diskopati hastalığının mesleki olduğuna ancak 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Rezmi Gazete'de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında maluliyetine neden olacak düzeyde araz tespit edilmediğinden maluliyet tayinine mahal olunmadığına, 2-Davacı ...'...

          UYAP Entegrasyonu