KARAR İnceleme konusu karar Şikayetçi üçüncü kişinin İİK'nun 89/1. maddesi kapsamında 1. haciz ihbarnamesine karşı şikayeti üzerine verilmiş olup, belirgin biçimde Dairemiz'in inceleme alanı dışında kalmakta ve niteliği bakımından Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 10.01.2013 tarih 1 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 21.01.2013 tarih 1 sayılı Kararı ile kabul edilen ve 26.01.2013 tarih 28540 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (12.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 18.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. ........
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Dosya içeriğine göre uyuşmazlık, borçlular aleyhine yapılan takip sırasında haczedilen taşınmaza kıymet takdiri yapılırken, taşınmaz üzerinde bulunan ve borçlular ile ilgisi bulunmayan bir kısım demirbaşın da taşınmazla birlikte kıymet takdirine konu edilmesine yönelik ve 3.kişinin İ.İ.K'nun 16. maddesine dayanan memur işlemini şikayeti niteliğinde olup, şikayet konusu edilen menkuller hakkında geçerli bir haciz işlemi bulunmadığından, Başkanlar Kurulu Kararı ve Yargıtay Yasasının 14. maddesine göre, temyiz inceleme görevi Yüksek 12.Hukuk Dairesine aittir. Bu nedenlerle, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE 31.1.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Diğer taraftan, şikayetçiye gönderilen ikinci haciz ihbarnamesi usulüne uygun tebliğ edilmemiş ise, ikinci haciz ihbarnamesine ıttıla tarihine göre süresinde itiraz edilmesi halinde artık şikayetçiye üçüncü haciz ihbarnamesi gönderilemeyeceği gibi, itiraz edilmemiş olsa dahi ikinci haciz ihbarnamesinin tebliğinden sonra itiraz süresi beklenmeden gönderilen üçüncü haciz ihbarnamesi de yok hükmündedir. O halde, bölge adliye mahkemesince, şikayetçinin ikinci haciz ihbarnamesi tebliğ işleminin usulsüz olduğuna yönelik şikayeti de incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken bu husus incelenmeksizin yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Şikayetçinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile, ... Bölge Adliye Mahkemesi.......
Alacaklı, icra müdürlüğü kanalıyla borçlunun haczi kabil malları üzerine borca yetecek miktarda haciz koydurabilir. (Benzer karar Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 20/05/2019 tarih 2018/7672 esas 2019/8544 karar, 21/11/2019 tarih 2018/11080 esas 2019/16860 karar) Somut olayda, borçlu Belediye'ye haczi kabil mal bildirmek üzere 10 günlük süre verilmesinin gerekmediği, İcra Dairesince alacaklı vekilinin talebi üzerine haciz konulmasının hukuka uygun olduğu anlaşılmakla mahkemece şikayetin reddine karar verilmesinde hukuka aykırı bir yön bulunmamaktadır. Ancak haciz kaldırıldığından bu şikayetinde konusu kalmamıştır. Taşınmazın düğün salonu olduğu ifade edilmiştir. Taşınmaz fiilen kamu hizmetinde kullanılmadığı gibi belediyece gelir elde etmek amacı ile özel şahıslara kiraya verildiği dikkate alındığında 5393 sayılı yasanın 15. maddesinin olaya uygulanması mümkün değildir. Haczedilmezlik şikayeti kabul edilemez. (Benzer karar Yargıtay 12....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:Şikayetçi 3. kişi vekilinin haciz ihbarnamesi tebliği üzerine, haczedilmezlik şikayeti ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece kanunen hacze engel bir düzenleme bulunmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verildiği görülmektedir.Üçüncü şahıs; borcu olmadığı veya malın yedinde bulunmadığı veya haciz ihbarnamesinin tebliğinden önce borç ödenmiş veya mal istihlak edilmiş veya kusuru olmaksızın telef olmuş veya malın borçluya ait olmadığı veya malın kendisine rehnedilmiş olduğu veya alacak borçluya veya emrettiği yere verilmiş olduğu gibi bir iddiada ise, keyfiyeti, haciz ihbarnamesinin...
İhtiyati haciz bir icra takip işlemi olmayıp, asıl takip işlemine yardımcı olan, güvence sağlayan, koruyucu nitelikte bir kurum ve bizzat icra takip işlemine dönüşmeye elverişli, genellikle yapılacak icra takibinden veya açılacak davadan önce uygulanan bir nevi tedbir işlemidir. İhtiyati haczin icra takip işlemi olmadığı hususu, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 16.02.2000 gün ve 2000/12-49 esas ve 2000/94 karar sayılı ilâmında da açıkça ifade edilmiştir. Somut olayda, icra takibine 07.02.2014 tarihinde başlandığı, Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/65-75 D.İş sayılı 14.02.2014 tarihli ihtiyati haciz kararının, 21.02.2014 tarihinde icra dosyasına ibraz edilerek ihtiyati haciz uygulanması talebinde bulunulduğu, bu kapsamda 3. kişilere haciz ihbarnameleri gönderildiği görülmüştür....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın memur muamelesini şikayeti olarak ikame edildiğini, ikame edilen davanın memur muamelesini şikayet olarak değil "haczedilemezlik" şikayeti olarak açılması gerektiğinden davanın usulden reddinin gerektiğini, Menemen İcra Müdürlüğü'nün 2020/2850 Esas sayılı dosyası nezdinde 30/07/2021 tarihinde haciz konulduğunu, haczedilemezlik şikayeti konulu davanın haczin öğrenildiği andan başlayarak 7 gün içinde açılmış olması gerektiğini, davacı vekilinin davacı müvekkilinin 11/10/2021 tarihinde haciz uygulandığını öğrendiğini beyan ettiğini, davanın haczedilemezlik şikayeti olarak açılması gerektiğinden an itibariyle de derdest bir haczedilemezlik şikayeti konulu bir dava bulunmadığından 7 günlük hak düşürücü sürenin dolduğunu, bu nedenle davanın reddinin gerektiğini, davaya konu 2020/2850 Esas sayılı icra takibi davacı/borçlu ile davalı/alacaklı arasında Menemen 2....
GEREKÇE:Kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte borçlu vekili tarafından icra mahkemesine başvurularak 103 davetiyesinin usulsüz tebliğ edildiği ileri sürülerek meskeniyet şikayetinde bulunulmuştur. İlk derece mahkemesince, 103 davetiyesi tebliğ işleminin iptaline, meskeniyet şikayetinin esastan reddine karar verilmesi üzerine borçlu vekilince meskeniyet şikayeti yönünden istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Şikayete konu Mersin 7. İcra Dairesi'nin 2017/8348 E. Sayılı dosyasında alacaklı vekili 27.09.2022 havale tarihli dilekçe ile kambiyo takibinde yeniden takip başlatma ve alacak hakları saklı kalmak kaydı ile yapılan takipten vazgeçtiklerini bildirmiş olup aynı tarihte vazgeçme harcını yatırmıştır. 28.09.2022 tarihinde de haciz kaldırılmıştır. Bu durumda haciz ortadan kalktığından şikayet konusuz kalmıştır. HMK.'nun 331/1. Maddesi uyarınca yargılama giderlerinden sorumlu olan tarafın belirlenmesi için şikayet tarihi itibarıyla haklılık durumunun tespiti gerekir....
Somut olayda, Çeşme İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/139 Esas sayılı dosyasında verilen 28/10/2020 tarihli kararla " borçlunun usulsüz tebligat şikayeti kabul edilerek ödeme emrinin tebliğ tarihinin 18/09/2020 olarak düzeltilmesine, borçlu T1 21/09/2020 tarihli itirazının süresinde olduğunun tespitine" karar verildiği, buna göre ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olması nedeniyle takip kesinleşmeyeceğinden, bu tarihten önceki hacizlerin hükümsüz kaldığının kabulü gerekir. Ödeme ve icra emrinde belirtilen ödeme süresi geçmedikçe, alacaklı tarafça haciz istenemeyeceği gibi, bu koşullar oluşmadan önce konulan hacizler de geçersizdir. Henüz haciz isteme hakkı doğmadan gerçekleştirilen hacizlerin yasal dayanağı kalmadığından, takibin kesinleşmesinden önce uygulanan hacizlerin kaldırılmasına ve takibin durdurulmasına karar verilmesi usul ve yasaya olup, davalının istinaf başvurusu yerinde görülmemiştir....
Yine, haciz işlemi talimat yoluyla değil de doğrudan müzekkere yazılarak yapılmış ise haciz işlemini yapan icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesi şikayetleri incelemede yetkilidir. ( Yargıtay 5. Hukuk Dairesi'nin 2020/9806 Esas, 2020/11556 Karar sayılı ilamı, Yargıtay 20. Hukuk Dairesi'nin 2019/5237 Esas, 2019/6403 Karar Sayılı İlamı ) Somut olayda, Yozgat 2. İcra Müdürlüğü tarafından Çekerek İcra Müdürlüğüne yazılan 12/01/2017 tarihli kıymet takdiri talimatı ile, şikayete konu 291 ada 27 parselde kain 1- 2- 3- 4- 5 nolu bağımsız bölümler üzerinde kıymet takdirinin yapılmasının istendiği, bu talimat uyarınca konulan haczin yukarıda açıklanan şekilde "nokta haczi" niteliğinde olduğu anlaşılmakla, kıymet takdirine itiraza ilişkin şikayeti inceleme yetkisi haciz kararını veren esas icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesine ait olup Yargıtay 5. Hukuk Dairesi'nin 2021/1152 Esas, 2021/4351 Karar sayılı emsal ilamı ve Yargıtay 20....