İcra Müdürlüğünün 2022/1601 E. sayılı dosyası ile tarafına ait ... ilçesi ... mah. 1170 ada 244 parsel taşınmaza haciz işlemi uygulandığını, tapu kaydında arsa olarak tescilli taşınmazı ev olarak kullandığını belirterek meskeniyet iddiasının kabulü ile taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmesi talep etmiştir. II. CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının yalnız yaşayan bir birey olduğunu, meskeniyet şikayetinde bulunduğu taşınmazın arsa vasfında olup, üzerinde 3 katlı bir apartman olmasına rağmen kat irtifakı/mülkiyeti tesis edilmediğini, şikayete konu edilen ve halen oturduğu yere oldukça yakın başka bir taşınmazı daha bulunduğunu, davacının kat mülkiyeti tesis etmediği taşınmazın tamamı üzerinde meskeniyet iddiası bulunduğunu, ancak taşınmazdaki diğer 2 dairede kiracılarının oturduğunu belirterek davanın reddini istemiştir. III....
Ayrıca şikayetçi borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunabilmesi için şikayete konu meskende oturması zorunlu değildir. Şikayete konu meskenin kiraya verilmiş olması meskeniyet şikayetinde bulunulmasına engel teşkil etmez. Mahkemesince de belirtildiği üzere; davacının haczedilen meskeni dışında başka meskeninin bulunmadığı, davacının eşi ve iki çocuğu ile ikamet ettiği, mahkemece aldırılan bilirkişi raporuna göre taşınmazın değerinin 164.945,54 TL olduğu, davacı borçlunun ekonomik ve sosyal durumuna göre haline münasip yaşanabilir bir meskenin piyasa değerinin 70.000,00 TL olduğu belirlenmiştir....
Borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunabilmesi için, bizatihi meskeniyet iddiası nedeniyle haczedilmezlik şikayetinde bulunduğu evde oturması gerekmediği gibi, birden fazla evi var ise, istediği taşınmazla ilgili haczedilmezlik şikayetinde bulunmasına engel bir yasal düzenleme de mevcut değildir. Öte yandan, paylı taşınmazlarda, her paydaşın meskeniyet şikayetinde bulunma hakkı vardır. Bu halde, iddia, pay oranı esas alınarak çözümlenmelidir. Bir başka deyişle, İİK'nun 82. maddesi hükmüne göre haczedilmezlik şikayetinde bulunan şikayetçinin payına isabet eden değerden haline uygun bir mesken edinip edinemeyeceği araştırılarak sonuca gidilmesi icap eder. İİK’nın 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendinde yer alan evden maksat, yerel geleneklere yani mahalli örf ve adete göre mesken (konut) olarak kullanılmaya elverişli yerlerdir....
Dairemizce yapılan değerlendirmede; davalı vekilinin istinaf talepleri yönünden yapılan incelemede, icra dosyasının incelenmesinde, davacıya 103 davetiyesinin yurt dışında olması sebebiyle 01/04/2022 tarihinde bila ikmal iade döndüğünden meskeniyet şikayetinde bulunulan taşınmaz üzerine 01/03/2022 tarihinde konulan hacze ilişkin yapılan meskeniyet şikayetinin süresinde olduğunun kabulü ile şikayet tarihi itibariyle haczin geçerli olduğu görülmüş olup davacının Türkiye de ikamet etmemesinin Türkiye de bulunan taşınmazı için meskeniyet şikayetinde bulunmasına engel olmadığı, alınan sosyal ekonomik durum araştırması kapsamında mahkemece yapılan keşif ve bilirkişi raporuna göre davacının meskeniyet şikayetinde bulunduğu taşınmazın 50/570 hissesinin arsa ve mesken üzerinden yapılan incelemede hesaplanan değeri ile Kayserinin daha mütevazi semtlerinde haline münasip ev alacağı miktarın belirlendiği, dosyaya ibraz edilen bilirkişi raporunun Yargıtay 12....
Mahkemenin esasa ilişkin değerlendirmesinin incelenmesinde; yerleşik Yargıtay içtihatlarında açıkça belirtildiği üzere İİK'nun 82/1- 12. maddesi gereği; meskeniyet şikayetinde bulunulabilmesi için, borçlunun adına kayıtlı meskende bizzat oturması şart olmadığı gibi, burayı kiraya vermesi de bu talepte bulunmasına engel olmadığı, ayrıca, borçlunun birden çok taşınmazı olması halinde, bunlardan biri hakkında meskeniyet şikâyetinde bulunması mümkündür (Yargıtay 34 XX 201/4497 Esas 2019/7050 Karar)....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Davacının borcundan dolayı davalı alacaklı tarafından hakkında yapılan takip sonucu üzerine kayıtlı Konya ili, Karatay ilçesi, Akabe mah., 25852 ada, 1 parsel, 20 bağımız bölüm numarada kayıtlı meskenin haczedildiğini, davacı vekili de meskeniyet şikayetinde bulunduğunu, borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin mesken kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerektiğini, zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesinin, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklandığını, bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipoteklerin, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet...
Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller. Ancak, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın süresinde açılmadığını ve süreden reddedilmesi gerektiğini, dava konusu taşınmaz kaydına müvekkili banka lehine ipotek tesis edildiğini ve davacının bu hususta meskeniyet itirazında bulunamayacağını, dava konusu taşınmazın haline münasip ev olarak değerlendirilmesinin mümkün olmayacağını, bu nedenlerle; davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İlk Derece Mahkemesi gerekçeli kararında özetle: "...,Mahkememizce yapılan incelemede; meskeniyet iddialarının süresiz şikayet yoluna tabi olmadığı, davacı tarafından sıra cetveline yönelik itiraz konulu davanın 13.05.2016 tarihinde mahkememizin 2016/508 Esas sayılı dosyasında açıldığı ve dava dilekçesinde İstanbul 7....
Borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunabilmesi için, bizatihi meskeniyet iddiası nedeniyle haczedilmezlik şikayetinde bulunduğu evde oturması gerekmediği gibi, birden fazla evi var ise, istediği taşınmazla ilgili haczedilmezlik şikayetinde bulunmasına engel bir yasal düzenleme de mevcut değildir. Somut olayda, davacı borçlulardan Rahime Akgör tarafından dava dilekçesinde iki ayrı taşınmaz yönüyle meskeniyet iddiasında bulunulmuşsa da, Mahkemece davacı borçlunun hangi taşınmaz yönüyle meskeniyet iddiasında bulunduğu açıklattırılmış, 21.12.2021 tarihli duruşmada davacı Rahime Akgör tarafından Manisa İli, Yunusemre İlçesi, Yeni Mahalle Mahallesi, 1393 Ada, 2 Parsel, A Blok 2.Kat, 6 Nolu Bağımsız bölümde kayıtlı mesken nitelikli taşınmaz yönüyle meskeniyet iddiasında bulunulmuştur. İİK'nın 82/1- 12. maddesi gereğince, borçlunun "haline münasip" evi haczedilemez....
Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir. Somut olayda, şikayete konu taşınmaz üzerinde Türkiye Cumhuriyeti Ziraat Bankası A.Ş. lehine 20/12/2016 tarihli ipotek kaydının bulunduğu, Dairemizce yazılan müzekkereye adı geçen bankanın 07/06/2021 tarihli cevabi yazısında, ipoteğin ve borcun devam etmekte olduğunun bildirildiği görülmektedir....