İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/158 esas sayılı dosyası ile meskeniyet iddiasında bulunduğunu ve mahkemece davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verildiğini, kararın kesinleştiğini, aynı dosyada aynı taşınmaza ilişkin olarak ikinci kez meskeniyet iddiasında bulunulamayacağını, davacı borçlunun takipten ve hacizden sonra bir kısım ödeme yaptığını, davacının hacizden bu şekilde haberdar olduğu halde meskeniyet iddiasında bulunmasının kötü niyetli olup süresinde olmadığını, meskeniyet iddiasına konu taşınmaz üzerinde müvekkilinin alacağından önce QNB Finansbank tarafından konulmuş ipotek mevcut olduğunu, borçlunun taşınmazı üzerine ipotek ettirmesi ile diğer bütün alacaklılara karşı haczedilmezlik iddiasından feragat etmiş sayılacağını, davacının haczedilen taşınmazda oturmadığını, taşınmazın gayrimenkul olarak kullanılmayıp depo olarak kullanıldığını, davacının İstanbul ilinde ikamet ettiğini ve haczedilen taşınmazda oturmadığının mernis kayıtlarından anlaşıldığını, haczedilen taşınmazın...
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 21/03/2019 NUMARASI : 2017/568 2019/176 DAVA KONUSU : Meskeniyet İddiası KARAR : Mersin 4....
suretiyle evlilik birliği içerisinde davacı-borçlu yan adına satın alındığını, bu taşınmaz üzerindeki davacının meskeniyet şikayetinin tamamen kötü niyetli olduğunu, mevcut borcunu ödememe gayretinin eseri olduğunu, davacı-borçlunun meskeniyet iddiasını kabul etmediklerini, ayrıca bu taşınmazın ipotek verilip verilmediği hususlarının tapudan soruşturulması gerektiğini, keza davacının, dava konusu evde tek başına yaşamakta olduğunu, dava konusu evin davacı-borçlunun tek başına yaşamını sürdürebileceği haline münasip bir evden çok daha kıymetli olduğunu, bu hususların yapılacak keşif ve bilirkişi incelemesi ile ortaya çıkacağını, bu nedenlerle de davanın reddi gerektiğini, arz ve izah olunan ve yargılama aşamasında re'sen dikkate alınacak nedenlerle, meskeniyet şikayetinin reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Somut olayda, borçlunun kayden maliki olduğu 16794 ada 22 parsel sayılı taşınmazdaki 7 numaralı bağımsız bölüme yönelik meskeniyet iddiasıyla icra mahkemesine başvurusu üzerine meskeniyet şikayeti kısmen kabul edilip kısmen reddedildiğine ve borçlu da yargılamada kendisini vekille temsil ettirdiğine göre; borçlu yararına vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, bu hususta karar verilmemesi doğru olmadığı gibi; yargılama giderlerinin meskeniyet şikayetinin kabul ve red oranına göre taraflar arasında bölüştürülmesi yerine tamamının borçlu...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Meskeniyet iddiası Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR İİK'nun 82/12. maddesine dayalı olarak yapılacak meskeniyet iddiası haczedilmezlik şikayeti olup, borçlu hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe geçildiği için haciz safhası bulunmadığı gibi meskeniyet şikayetine konu edilecek bir "haciz işlemi" de mevcut değildir. Bu durumda Mahkeme'nin şikayetin reddine dair kararı gerekçe itibariyle yerinde değil ise de, açıklanan nedenlerle sonucu itibari ile doğru bulunduğundan onanması gerekmiştir....
Borçlunun birden fazla taşınmazının bulunması meskeniyet şikayetine engel teşkil etmez ise de, bunlardan ancak biri yönünden meskeniyet şikayetinde bulunulabilir. Somut olayda, mahkemece alınan bilirkişi raporunda 108 ada 7 parsel üzerinde bulunan 124 m2 yüzölçümüne sahip konutun, doğu cephesindeki balkonun 20,75 m2'lik kısmı ile iki katlı kargir binanın 24,74 m2'lik kısmının 108 ada 8 parsele tecavüzlü olduğunun, 108 ada 8 parselin tapu kaydında yazılı iki kargir evin yıkıldığının, üzerinde ahır ve samanlık, açık besihane ve odun deposu olduğunun tespit edildiği anlaşılmaktadır. Davacının her iki parsel yönünden meskeniyet şikayetinde bulunması nedeniyle öncelikle davacıya tercih hakkı tanınarak, seçtiği taşınmaz açısından değerlendirme yapılması gerekirken, bu eksiklik giderilmeden sadece 108 ada 7 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydındaki ipotek kaydı nedeniyle davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır....
Davanın konusu meskeniyet nedeniyle haczedilmezlik şikayetidir. Taşınmazın davacı adına kayıtlı olduğu taşınmaz üzerinde 01/06/2007 tarihinde 750.000,00 TL bedelle ipotek tesis edildiği, icra dosyasında 14/10/2019 tarihinde haciz şerhi işlendiği görülmüştür. Meskeniyet iddiasında bulunulan taşınmaz üzerinde Türkiye Halk Bankası A.Ş lehine 750.000,00 TL bedelli 01/06/2007 tarihli ipotek bulunmaktadır. Türkiye Halk Bankası A.Ş'ye ait 19/10/2021 tarihli müzekkere cevabında, dava konusu taşınmaz üzerinde bankanın 01/06/2007 tarih, 6804 Yevmiye Nolu 750.000,00 TL bedelli ipoteğin devam ettiği, ipotek bedelinin bankaya ödenmediği belirtilmiştir. Taşınmaz üzerindeki ipoteğin zorunlu ipotek olmadığı, iradi ipotek olduğu bu nedenle yerleşmiş Yargıtay içtihatları doğrultusunda davacı meskeniyet şikayetinden vazgeçmiş sayılacağından mahkemece davanın reddine karar verilmesi hukuken yerindedir....
İSTİNAF SEBEPLERİ: ilk derece mahkeme kararının hukuka aykırı olduğunu haline münasip sayılabilecek daire üzerine toki kayıtları üzerinden hacizler konulduğunu, mahkeme eksik inceleme ile davayı reddettiğini oysa toki kayıtları üzerinden haciz koyabildiklerini göre hacizler konusunda meskeniyet iddiasının dinlenmesi gerektiğini eşi ile anlaşma boşanma gerçekleştirdiğini tokide ki bu kayıtlar yüzünden daire konusunda anlaşmanın yürürlüğe giremediğini, kararın kaldırılmasını ve meskeniyet iddiasının kabulüne karar verilmesini istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Uyuşmazlık; Meskeniyet şikayetin ibarettir. İİK'nun 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendi gereğince, borçlunun "haline münasip" evi haczedilemez. Bir meskenin borçlunun haline uygun olup olmadığı adı geçenin haciz anındaki sosyal durumuna ve borçlu ile ailesinin ihtiyaçlarına göre belirlenir....
İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan icra takibinde haciz safhası olmadığından, bir diğer anlatımla haciz bulunmadığından, haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı taşınmaz maliki davacı/borçlu bakımından da mümkün değildir. Taşınmaz üzerindeki ipoteğin de meskeniyet iddiası nedeniyle veya TMK'nın 194. maddesine dayalı olarak icra mahkemesinde terkini yasal olarak mümkün değildir. Bu nedenlerle mahkemece şikayetin reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır....
Temyiz Sebepleri Şikayet ve istinaf dilekçesini tekrarla, müvekkilinin aktif dava ehliyeti olduğunu, Anayasa Mahkemesinin 12.12.2019 tarih ve 2016/10454 sayılı emsal kararı ile eşin de meskeniyet şikayetinde bulunma hakkı olduğuna karar verildiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, meskeniyet şikayetine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, İcra İflas Kanunu'nun 82. maddesi. 3. Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....