Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı istinaf dilekçesinde özetle; şikayet tarihinin 17/05/2021 olduğunu, kıymet takdirine itiraz ile meskeniyet şikayetinin aynı dilekçede ileri sürüldüğünü, meskeniyet şikayetinin yetkisizlikle mahkemeye gönderildiği belirterek mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir. Somut olayda; davacı tarafından 17/05/2021 tarihli dilekçe ile meskeniyet şikayeti ile kıymet takdirine itiraz için icra mahkemesine başvurulduğu, davanın görüldüğü İstanbul Anadolu 18. İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/236 E. sayılı dosyasında, meskeniyet şikayeti yönünden tefrik kararı verilerek aynı Mahkemenin 17/05/2021 tarihli, 2021/268 E., 2021/320 K. sayılı ilamı ile meskeniyet şikayeti yönünden İstanbul İcra Hukuk Mahkemesinin yetkili olduğuna karar verildiği ve bunun üzerine dosyanın istinaf incelemesine konu kararı veren mahkemeye gönderildiği görülmüştür....

Borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunabilmesi için, bizatihi meskeniyet iddiası nedeniyle haczedilmezlik şikayetinde bulunduğu evde oturması gerekmediği gibi, birden fazla evi var ise, istediği taşınmazla ilgili olarak haczedilmezlik şikayetinde bulunmasına engel bir yasal düzenleme de mevcut değildir. Borçlunun, daha önce bir başka takip dosyasından konulan hacze yönelik olarak şikâyette bulunması, daha sonra farklı bir dosyadan konulan haciz yönünden meskeniyet şikâyetinde bulunmasına engel olmaz. Bir başka anlatımla borçlu, birden fazla takibe uğraması durumunda, her dosya için ayrı ayrı meskeniyet şikayetinde bulunabilir. Takip dosyalarındaki tarafların aynı olması sonucu değiştirmez. O halde mahkemece, ... 3....

    Borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunabilmesi için, bizatihi meskeniyet iddiası nedeniyle haczedilmezlik şikayetinde bulunduğu evde oturması gerekmediği gibi, birden fazla evi var ise, istediği taşınmazla ilgili haczedilmezlik şikayetinde bulunmasına engel bir yasal düzenleme de mevcut değildir. Borçlunun, daha önce bir başka takip dosyasından konulan hacze yönelik olarak şikâyette bulunması, daha sonra farklı bir dosyadan konulan haciz yönünden meskeniyet şikâyetinde bulunmasına engel olmaz. Bir başka anlatımla borçlu, birden fazla takibe uğraması durumunda, her dosya için ayrı ayrı meskeniyet şikayetinde bulunabilir. Takip dosyalarındaki tarafların aynı olması sonucu değiştirmez. O halde mahkemece, ... 3....

      Borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunabilmesi için, bizatihi meskeniyet iddiası nedeniyle haczedilmezlik şikayetinde bulunduğu evde oturması gerekmediği gibi, birden fazla evi var ise, istediği taşınmazla ilgili olarak haczedilmezlik şikayetinde bulunmasına engel bir yasal düzenleme de mevcut değildir. Borçlunun, daha önce bir başka takip dosyasından konulan hacze yönelik olarak şikâyette bulunması, daha sonra farklı bir dosyadan konulan haciz yönünden meskeniyet şikâyetinde bulunmasına engel olmaz. Bir başka anlatımla borçlu, birden fazla takibe uğraması durumunda, her dosya için ayrı ayrı meskeniyet şikayetinde bulunabilir. Takip dosyalarındaki tarafların aynı olması sonucu değiştirmez. O halde mahkemece, ... 3....

        Hukuk Dairesinin 2021/1553 Esas sayılı dosyası ile istinaf sürecinin devam ettiğini, taşınmazın 1/2'lik hissesi yönünden hukuka ve hakkaniyete uygun bir şekilde davanın kabulüne karar verildiğini, tasarrufun iptali dosyasında verilen karar neticesinde ortaya çıkan fer'i niteliğindeki vekalet ücreti ve yargılama giderinin tahsili için takibe geçildiğini, tasarrufun iptaline karar verilen dosyaya konu icra dosyasında her iki müvekkilinin meskeniyet iddiasının kabul edildiğini, T2 yönünden meskeniyet şartlarının oluştuğunu kabul eden mahkemenin, İİK'nın 81. maddesinde yer alan "ev" ibaresini göz ardı ederek, evi hisselendirmesinin kanunun amacı ile bağdaşmadığını, T2 yönünden meskeniyet şikayetinin şartları oluşması sebebiyle meskeniyet iddiasını kabul eden mahkemenin, meskeniyet şikayetinin gerçek amacından uzak ve bu kararın pratikte herhangi bir fayda sağlamayacağı şekilde taşınmaz hissesini 1/2 şeklinde bölerek, kısmen kabul kararı vermesinin hukuken kabul edilebilir olmadığını, taşınmaz...

        İcra Müdürlüğünün 2012/3285 Esas sayılı takip dosyasına ilişkin meskeniyet şikayetinin süresinde olmadığı, 2012/3752 Esas sayılı takip dosyası yönünden ise şikayetin kabulüne ve haczin kaldırılmasına karar verildiği görülmektedir. Borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin mesken kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerekir. Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir....

          kabulü ile borçlunun hissesi üzerindeki haczin kaldırılması gerektiği gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verildiği, bozmaya uyularak verilen temyize konu kararda ise; ''şikayetin kabulüne, ... ili, ... ilçesi, ... köyü, 405 parsele ilişkin meskeniyet iddiasının kabulü ile, üzerindeki hacizlerin kaldırılmasına, (daha önce mahkememiz 26.06.2014 tarih 2014/9 esas, 2014/299 karar sayılı kararı ile aynı köy 586 parsele ilişkin şikayetin kabul kararı temyiz edilmeksizin kesinleştiğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına) karar verildiği, hükmün borçlu tarafından 405 parselin çiftçilik yaptığı tarlası olması nedeniyle hükümde yazılan 405 parselle ilgili meskeniyet ifadesinin meskeniyet şikayetine konu olan 586 parselle karıştırıldığı, 586 parsel sayılı taşınmaza dair meskeniyet şikayetinin ise daha önce kabul edilmiş olması nedeniyle hükmün bu yönden düzeltilerek onanmasına karar verilmesini talep etmiştir....

            DAVA KONUSU : İhalenin Feshi KARAR : İlk derece mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; 04.11.2019 tarihinde yapılmış olan ihale ile müvekkili adına kayıtlı taşınmazın T3 adına Caner Şener tarafından 161.700,00 TL’ye satın alındığını, ancak söz konusu taşınmaz hakkında meskeniyet iddiaları olduğunu, bu nedenle taraflarınca yasal süresi içerisinde meskeniyet iddiası nedeniyle dava açıldığını, Akhisar İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2019/271 Esas sayılı dosyasıyla meskeniyet yargılaması yapıldığını, meskeniyet davası bitmeden ihalenin yapılmış olmasının hukuka ve kanuna aykırı olduğunu belirterek Akhisar İcra Müdürlüğünün 2018/5174 E sayılı dosyası ile 04/011/2019 tarihinde yaptığı ihalenin feshine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            Şikayetin konusu meskeniyet ve maişet şikayeti olduğu halde hüküm fıkrasında şikayetin sadece meskeniyet şikayeti olarak belirtilmesi de hukuka aykırıdır. Mahkemece, ipotek akit tablosu ve ipoteğe dayanak kredi sözleşmesi ipotek alacaklısından getirtilmek suretiyle ipoteğin zorunlu borç ipoteği olup olmadığının tespiti ile ipoteğin zorunlu borç ipoteği olduğunun anlaşılması halinde, davacının meskeniyet ve maişet şikayetini ileri sürebileceği gözönüne alındığında, mahkemece davacının maişet şikayetinde ileri sürdüğü taşınmazlar davacıya açıklattırılmak suretiyle tarafların sosyal ve ekonomik durumu ile çiftçi olup olmadığı araştırılarak maişet ve meskeniyet şikayeti yönünde usulünce inceleme yapılarak sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği halde, eksik inceleme ile verilen karar isabetli görülmemiştir. Bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına ve dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Borçlunun İcra Hukuk Mahkemesi'ne başvurusunda; kıymet takdirine itirazın yanısıra meskeniyet şikayetinde de bulunduğu, anılan mahkemenin 2013/846-2014/179 sayılı ve 25.02.2014 tarihli kararında, kıymet takdirine itiraz yönünden mahkemenin yetkisizliğine, dosyanın yetkili İcra Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, meskeniyet şikayeti yönünden ise, açılan davanın tefriki ile mahkemenin başka bir esasına kaydının yapılmasına karar verildiği, ... İcra Hukuk Mahkemesi'nce, kıymet takdirine itirazın reddi ile birlikte meskeniyet şikayeti yönünden de hüküm kurulduğu anlaşılmıştır. ....

              UYAP Entegrasyonu