Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Dairesi'nin 2016/12936 E sayılı dosyasından başlatılan icra takibinde 17/02/2020 tarihinde yapılan ihalenin usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacı borçluya ödeme emri tebliğinin, kıymet takdiri tebliğinin ve satış ilanı tebliğinin usulsüz olduğunu, kıymet takdirine itiraz hakkının tanınmadığını kıymet takdirine de bu dava ile itiraz ettiklerini taşınmazın değerinin çok düşük belirlendiğini, ayrıca taşınmazın davacı borçlunun haline münasip evi olduğunu, davacının başkaca taşınmazının bulunmadığını meskeniyet itirazlarının da olduğunu beyan etmiş, kıymet takdirine itirazlarının kabulüne, meskeniyet şikayetinin kabulüne ve ihalenin feshine karar verilmesini talep etmiştir....

Bu açıklamalardan sonra somut olaya gelindiğinde; borçlunun, kıymet takdirine itiraz ve meskeniyet şikayetiyle icra mahkemesine başvurduğu, Kilis İcra Hukuk Mahkemesince; şikayetin yetki yönünden reddine, mahkemenin yetkisizliğine, yetkili ve görevli mahkemenin Gaziantep İcra Hukuk Mahkemesi olduğuna karar verildiği, davacı tarafından bu karara karşı istinaf yoluna başvurulması üzerine Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesince meskeniyet şikayeti yönünden istinaf başvurusunun esastan, kıymet takdirine itiraz yönünden usulden reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Yargıtayca incelenmesi istenen Bölge Adliye Mahkemesi kararı, HMK’nın 353/1-a-3 ve 362/1-c bentleri gereğince kesin nitelikte olduğundan, 5311 sayılı Kanunla değişik İİK'nun 364. maddesi ve 6100 sayılı HMK'nın 366. maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanunun 352. maddesi uyarınca temyiz başvuru talebinin REDDİNE, 24.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Tüm dosya kapsamına göre; davacı aleyhine bono alacağından dolayı kambiyo senedine özgü takip başlatıldığı, takibin kesinleştiği, davacının adına kayıtlı taşınmazlar ve araçlar üzerine konulan hacizlerin kaldırılması için şikayette bulunduğu, haczedilen taşınmazla ilgili meskeniyet iddiasında bulunduğu, ilk derece mahkemesince dava dilekçesinde meskeniyet iddiasına konu taşınmazın hangisi olduğu belirtilmediğinden bu konuda beyanda bulunması için davacıya süre verildiği, mahkemece meskeniyet davasına konu taşınmazın belirtilmediği gerekçesi ile ispatlanamayan meskeniyet şikayetinin reddedildiği, ancak meskeniyet iddiasında bulunan davacının taşınmazlarına 08/11/2019 tarihinde şikayet konusu haczin konulduğu, 05/02/2020 tarihli şikayetten sonra yasal 1 yıllık süre içerisinde 08/11/2019 tarihli hacizle ilgili satış talebinde bulunulmadığından şikayet konusu haczin düştüğü, meskeniyet şikayetinin konusuz kaldığı anlaşılmakla HMK 353 (1) b-2 maddesi...

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca;Uyuşmazlık,bu hali ile,kıymet takdir raporunun usulsüz tebliği şikayetine ve meskeniyet şikayetine ilişkindir. Borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin mesken kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerekir. Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller. Ancak, taşınmazın tapu kaydında ipotek bulunmasına rağmen haciz tarihinden önce ipoteğe konu borcun ödenmiş olması halinde, tapu kaydındaki mevcut ipotek şerhi, borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunma hakkını ortadan kaldırmaz....

    İstinaf Sebepleri Şikayet borçlu istinaf başvurusunda; şikayetin önemli olan kısmının kıymet takdir raporuna itiraz değil, meskeniyet şikayetinde esas alınan değerlerin güncelliğini yitirmesi nedeniyle bu durumun haksızlık oluşturması olduğunu, meskeniyet şikayetinde belirlenen taşınmazın güncel değerinde önemli ölçüde bir artış olmasına rağmen belirlenen haline münasip ev değerinin aynı kalmasının menfaat dengesini bozduğunu, İİK'nın 128/a maddesinde düzenlenen kıymet takdir raporunun üzerinden iki yıl geçtikten sonra yeniden kıymet takdiri yapılmasına dair düzenlemenin, meskeniyet şikayetinde de uygulanması ve bu suretle meskeniyet şikayetinde belirlenen haline münasip ev değerinin güncellenmesi gerektiğini ileri sürerek, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir. C....

      İcra Hukuk Mahkemesince ise, kıymet takdiri raporunun Ankara Gayrimenkul Satış İcra Dairesinin 2020/1354 Tal sayılı dosyası üzerinden yapılmış olması sebebiyle kıymet takdirine ilişkin şikayetin iş bu dosyadan tefrik edilerek 2021/496 Esas sırasına kaydedildiği, iş bu dosyada yalnızca meskeniyet şikayetine ilişkin değerlendirme yapıldığı, taşınmaza asıl takip dosyası olan İdil İcra Dairesinin 2020/47 Esas sayılı dosyasından 25/02/2020 tarihinde doğrudan haciz konulduğundan anılan takip dosyası ile ilgili meskeniyet şikayetini inceleme yetkisinin, haciz işlemini yapan icra dairesinin bağlı olduğu İdil İcra Hukuk Mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. İİK'nın 4. maddesi gereğince, takip hangi icra dairesinden başlamış ise bu takiple ilgili itiraz ve şikayetler, takibin yapıldığı yer icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesinde çözümlenir. Bu husus, kamu düzenine ilişkin kesin yetki niteliğindedir....

        İcra Hukuk Mahkemesince ise, kıymet takdiri raporunun Ankara Gayrimenkul Satış İcra Dairesinin 2020/1354 Tal sayılı dosyası üzerinden yapılmış olması sebebiyle kıymet takdirine ilişkin şikayetin iş bu dosyadan tefrik edilerek 2021/496 Esas sırasına kaydedildiği, iş bu dosyada yalnızca meskeniyet şikayetine ilişkin değerlendirme yapıldığı, taşınmaza asıl takip dosyası olan İdil İcra Dairesinin 2020/47 Esas sayılı dosyasından 25/02/2020 tarihinde doğrudan haciz konulduğundan anılan takip dosyası ile ilgili meskeniyet şikayetini inceleme yetkisinin, haciz işlemini yapan icra dairesinin bağlı olduğu İdil İcra Hukuk Mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. İİK'nın 4. maddesi gereğince, takip hangi icra dairesinden başlamış ise bu takiple ilgili itiraz ve şikayetler, takibin yapıldığı yer icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesinde çözümlenir. Bu husus, kamu düzenine ilişkin kesin yetki niteliğindedir....

          Dolayısı ile, tarafımızca da izah ve iştirak olunan bu gerekçelerle ilk derece mahkemesinin meskeniyet şikayeti hakkında verilen kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davacı tarafın meskeniyet şikayeti hakkında verilen karara yönelik istinaf başvurusunun HMK‘nun 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine oy birliği ile karar verilmiştir....

          İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı tarafından, dava dilekçesindeki nedenler tekrarlanarak ve 103 davet kağıdının 16/09/2020 tarihinde kendisine tebliğ edildiği ve buna karşı 18/09/2020 tarihinde icra müdürlüğüne itiraz ettiği belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, takip borçlusu tarafından açılan meskeniyet şikayetine ilişkindir....

          İlk derece mahkemesi kararında özetle: Şikayete konu taşınmazın da arasında bulunduğu bir kısım taşınmazlara yönelik icra müdürlüğünce kıymet takdiri yaptırıldığı, anılan kıymet takdirine karşı davacı vekilince Gaziantep 2. İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/162 Esas sayılı dava dosyası ile 22.10.2020 tarihinde kıymet takdirine itiraz davası ileri sürüldüğü, anılan davanın dilekçesinde şikayete konu taşınmazın kıymet takdirine de itiraz edildiğinin görüldüğü, bu itibarla davacının en geç kıymet takdirine itiraz davasını açtığı tarihte şikayete konu taşınmaza yönelik haczi öğrendiğinin kabulünün gerektiği, bu nedenle iş bu meskeniyet şikayetinin bu tarihten itibaren 7 günlük süre içerisinde ileri sürülmesi gerekir iken bu süreden çok sonra 15.07.2021 tarihinde ileri sürüldüğü anlaşıldığından şikayetin süre aşımı nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir....

          UYAP Entegrasyonu