Delillerin Değerlendirilmesi Ve Gerekçe; İİK'nun 82. maddesinin birinci fıkrasının 12. bendi gereğince haczedilmezlik şikayeti, aynı Kanun'un 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tâbidir. Şikayet konusu haciz işlemi, şikayette bulunana tebliğ edilmiş ise süre tebliğ tarihinden, eğer haciz işlemi tebliğ edilmemişse haciz işleminin öğrenilmesinden itibaren başlar. Bu tarihin aksi ancak yazılı belge ile ispatlanabilir. Borçlu, meskeniyet şikayeti ile birlikte haciz işlemi tebliğinin usulsüz olduğunu ileri sürerse, öncelikli olarak haciz işlemi tebliğinin usulüne uygun olup olmadığının denetlenmesi, usulsüz olduğunun saptanması ve borçlunun, haczi öğrenme tarihine göre 7 gün içinde meskeniyet şikayetinde bulunduğunun anlaşılması durumunda işin esasının incelenmesi gerekir. 7 günlük şikayet süresi, hak düşürücü süre olduğundan kamu düzeni ile ilgili olup mahkemece resen gözetilmelidir ( Yargıtay 12....
İcra Müdürlüğü'nün 2009/8098 Esas sayılı dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibi başlatıldığını, haciz yolu ile yapılan icra takibinde borç miktarının çok üzerinde davacının tüm taşınmazlarına ve davacının bütün malvarlığına haciz konulduğunu, müdürlükçe yapılan hacizlerin taşkın haciz niteliğinde olduğunu, dosyada mevcut taşkın hacizlerin kaldırılması için 07/10/2020 tarihinde talepte bulunulduğunu ancak icra müdürlüğünün 12/10/2020 tarihli kararı ile taleplerinin reddedildiğini, hacizli dört taşınmazın kıymet takdirinin yapıldığını, İİK madde 85/1'e göre borca yetecek miktarda borçlunun mallarına haciz konulabileceğini, Yargıtay kararlarına göre taşkın haczin varlığı halinde borcu karşılamaya yetecek kadar haczin tutulup geri kalanının kaldırılmasının gerektiğini beyanla şikayetin kabulüne, taşkın haciz niteliğindeki tüm hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
İcra Dairesinin 2017/9211 esas sayılı dosyası ile müvekkili hakkında takip başlatıldığını, davacı adına kayıtlı ve halen oturduğu Bursa ili Nilüfer İlçesi Ataevler Mah. 1293 ada 3 parsel B Blok 17 numaralı bağımsız bölüm sayılı taşınmazın tapu kaydına haciz uygulandığını, müvekkilinin bu taşınmaz dışında herhangi bir evi bulunmadığını, taşınmazın borçlunun haline münasip evi olduğunu ve haczedilmesinin kanuna aykırı olduğunu belirtip, davanın kabulü ile haczin kaldırılmasına karar veriilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın süresinde açılmadığını, davacının meskeniyet iddiasında bulunma hakkının bulunmadığını, ipoteğe konu borcun ödeme tarihi, haciz tesis tarihinden sonra ise karşı tarafın meskeniyet şikayetinde bulunma hakkının ortadan kalktığını belirtip, davanın reddini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince; davanın süre yönünden usulden reddine, dair karar verilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Uyuşmazlık; meskeniyet iddiası ile ilgili haczedilmezlik şikayeti niteliğindedir. İİK'nın 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendi gereğince, borçlunun "haline münasip" evi haczedilemez. İcra mahkemesince, borçlunun haline münasip meskeni temin etmesi için gerekli bedel bilirkişilere tespit ettirildikten sonra, haczedilen yerin kıymeti bundan fazla ise İİK'nın 82/3. maddesine göre satılmasına karar verilmeli ve satış bedelinden haline münasip mesken için gerekli olan miktar borçluya bırakılmalı, kalanı alacaklıya ödenmelidir. Meskeniyet şikayetinde bulunma hakkı yerleşik Yargıtay içtihatlarında da açıklandığı üzere, sadece borçlu malike ait olduğundan, takipte borçlu sıfatı taşımayan, tapuda lehine aile konutu şerhi verilmiş olsa dahi 3. kişinin haczin kaldırılmasını istemesi mümkün değildir. Taşınmaz maliki olmayan borçlunun eşi davacının şikayetinin aktif husumeti bulunmamaktadır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, İİK'nun 82.maddesinin 1.fıkrasının 12.bendine dayalı haczedilmezlik şikayeti olup, aynı kanunun 16/1. maddesine göre haczin öğrenildiği tarihten itibaren 7 günlük sürede yapılmalıdır. Şikayet konusu işlem şikayette bulunana tebliğ edilmiş ise süre tebliğ tarihinden başlar. Ancak tebliğ tarihinden daha önce öğrenmiş ise, şikayet süresinin öğrenme tarihinden başlayacağı aşikardır. Dava konusu taşınmaza, takip dosyasından 02/04/2019 tarihinde haciz konulmuş, davacıya 103 davetiyesi 02/05/2019 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davacının, dava dilekçesinde 103 davetiyesinin tebligatının usulsüzlüğüne ilişkin bir şikayeti de mevcut değildir. Davacı tarafça 10/12/2019 tarihinde icra dosyasına hacizlere ilişkin itiraz dilekçesi de sunulmuştur....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin kararıyla ihtiyati haciz zımnında ihtiyati tedbir kararı verildiği görülmektedir. Mahkemece, borçlunun 08.01.2014 tarihinde ihtiyati haczin kaldırılması için ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'ne başvurduğu, bu nedenle takip dosyasından konulan hacizden de haberdar olduğu gerekçesiyle meskeniyet şikayetinin süre aşımından reddine karar verilmiş ise de, borçlunun ihtiyati haciz zımnında ihtiyati tedbir kararı veren Asliye Hukuk Mahkemesine başvurusu, icra dosyasından konulan hacizden haberdar olduğu sonucunu doğurmaz. Borçluya, hacze ilişkin 103 davetiyesinin tebliğ edilmediği, borçlunun, icra dosyasında herhangi bir işlem de yapmadığı görülmektedir. Borçlunun, daha önce herhangi bir nedenle haczi öğrendiği de ispatlanamadığına göre, beyan ettiği tarihe göre yapmış olduğu meskeniyet şikayetinin süresinde olduğunun kabulü gerekir....
Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunulmasını engeller. Ancak, haciz tarihinde ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir. Aksi takdirde, kurulan bir ipotek borcu ödenmiş olsa dahi, bundan sonraki tüm hacizler yönünden meskeniyet şikayetinin mümkün bulunmadığı gibi kabul edilemeyecek bir sonuç ortaya çıkar. Somut olayda, meskeniyet şikayetine konu .... ada 1 parselde bulunan zemin kat ....nolu bağımsız bölüm üzerinde 26.12.2005 tarih ve 10724 yevmiye numarasıyla Türkiye Vakıflar Bankası A.Ş. lehine ipotek kurulduğu ve anılan bu ipoteğin Tüketici Kredisi nedeniyle verildiği görülmüştür....
İcra Müdürlüğü’nün 2019/11185 E sayılı dosyasından meskeniyet iddiasında bulunulan ve kıymet takdirine de itiraz edilen taşınmaza "nokta haciz" şeklinde haciz konulduğu, kıymet takdirine itiraza ve meskeniyet (haczedilmezlik) itirazına bakmaya esas icra takibinin yapıldığı, nokta haciz uygulayan icra dairesinin bulunduğu yerdeki icra hukuk mahkemelerinin yetkili olduğu, dolayısıyla davada yetkili mahkemenin Konya İcra Mahkemeleri olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Verilen yetkisizlik kararı istinaf edilmeksizin kesinleşmiştir. Konya 6....
Bu durumda, İİK'nun 4. maddesi uyarınca Bursa İcra Müdürlüğünce konulan hacze karşı meskeniyet şikayetini incelemeye Bursa İcra Mahkemesi yetkili olup, davacının davalı taşınmazın tapu kaydındaki diğer hacizlerin kaldırılması talebine yönelik meskeniyet şikayeti yönünden tefrik kararı verilerek ayrı bir esasa kaydı ve akabinde bu şikayetler yönünden yetkisizliğe ve talep halinde dosyanın yetkili İcra Hukuk Mahkemeleri'ne gönderilmesine, karar verilmesi gerekirken, kamu düzenine ilişkin olan ve kesin nitelikli yetki kuralı göz ardı edilmek suretiyle dava konusu edilen Bursa İcra Müdürlüğü haczi yönünden de meskeniyet şikayetinin Bursa İcra Müdürlüğünce konulmuş bir haciz olmadığından bahisle şikayetin reddine karar verilmesi hukuka aykırı olduğundan, davacı tarafın sair istinaf sebepleri değerlendirilmeksizin, istinaf başvurusunun kabulü ile, HMK'nun 355 ve 353/1- a-6 maddeleri gereğince ilk derece mahkemesince İİK'nun 4....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından genel haciz yolu ile ilamsız takipte borçlunun meskeniyet şikayeti ile icra mahkemesine başvurarak haczin kaldırılmasını istediği, mahkemece, borçlunun aynı taşınmazla ilgili daha evvel başka bir takip dosyasından konulan haciz nedeniyle meskeniyet şikayetinde bulunması üzerine aynı mahkemenin 2013/77 Esas sayılı dosyasında ipoteğin zorunlu ipotek olmadığından davanın reddine karar verildiği ve hükmün Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiğinden bu ilama dayanılarak taşınmazda daha önceden zorunlu olmayan ipotek bulunduğu gerekçesi ile şikayetin reddine karar verildiği...