WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

O halde mahkemece, usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince şikayetçinin bildirdiği 14/11/2017 ıttıla tarihinin 103 davetiyesinin ve kıymet takdir raporunun tebliğ tarihi kabul edilerek, davacının meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti konusunda hüküm kurulması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile meskeniyet şikayetinin süreden reddine dair verilen karar usul ve esas yönünden hukuka aykırıdır. Buna göre, kabul edilen ıttıla tarihi itibariyle süresinde olan meskeniyet şikayetinin esastan incelenmesine geçilmiştir. Borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin mesken kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerekir. Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır....

Dava İİK'nun 82/1- 12 maddesi uyarınca açılmış meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetedir. Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, dava konusu taşınmaz üzerine sadece 13/10/2017 tarihinde bir kez haciz konulmuş olup, bu hacze ilişkin daha önce Marmaris İcra Hukuk Mahkemesi'nce meskeniyet şikayetinin kısmen kabulüne karar verilmiş olmasına, icra mahkemesi kararlarının birbirine karşı kesin hüküm teşkil etmesine, taşınmaza İİK'nun 128/a maddesi uyarınca 2 yıllık yasal süre geçtiği için yeniden kıymet takdiri işlemi yapılmasının davacıya tekrar meskeniyet şikayetinden bulunma hakkını vermemesine, ilk derece mahkemesinin kararında yazılı gerekçelere göre istinaf sebepleri ile sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine aykırılık bulunmayan karara yönelik istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b(1) maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

İcra Hukuk Mahkemesi'nin 03/11/2022 gün, 2021/566 Esas- 2022/524 Karar ilamı ile, ".... aile konutu olan haline münasip evin haczedilmezlik şikayeti hususunda hacizden etkilenen ve aynı çatı altında yaşayan eşe şikayet hakkı tanınmadığı" gerekçesiyle, "Açılan davanın husumet nedeniyle REDDİNE," karar verilmiştir....

Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, takip dosyasındaki 28.05.2021 tarihli keşif zaptında davacı borçlunun keşif sırasında hazır bulunduğuna ilişkin bir tespit olmadığı, davacı borçlu vekiline kıymet takdir raporunun tebliğ edildiği 15.06.2021 tarihinden itibaren meskeniyet şikayetinin süresinde olduğu, taşınmaz üzerindeki haczin şikayet tarihi itibariyle geçerli olduğu, meskeniyet şikayetinde bulunabilmesi için borçlunun meskeniyet iddiası nedeniyle haczedilmezlik şikayetinde bulunduğu evde oturması gerekmediği, raporlarda dava konusu taşınmazın değerinin ve haline münasip ev değerinin tespitine yönelik verilere yer verilmesi, emsal karşılaştırma yöntemi ile hesaplama yapılması nedeniyle, bu yöndeki istinaf sebeplerinin yerinde görülmediği gerekçesi ile taraf vekillerinin istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A....

    GEREKÇE: Dava İİK'nın 82/1- 12 maddesi uyarınca açılmış meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetidir. Meskeniyet şikayeti öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük hak düşürücü süre içinde ileri sürülmelidir. Somut olayda dava konusu taşınmaza 14/12/2018 tarihinde haciz konulduğu, buna ilişkin 103 davetiyesinin davacıya bizzat 24/12/2018 tarihine usulüne uygun tebliğ edildiği, davanın ise 7 günlük süresinden sonra 25/02/2019 tarihinde açıldığı, dava dilekçesinde tebligat usulsüzlüğüne dair bir iddia da bulunmadığı anlaşılmakla davanın süreden reddi yerine işin esasına girilerek davanın kabulüne karar verilmesi dosya kapsamına aykırı olup, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile kararın HMK'nun 353/1- b(2) maddesi uyarınca kaldırılmasına, davanın süre yönünden reddine karar vermek gerekmiştir....

    DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 82/1- 12. maddesi uyarınca meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetine ilişkindir. İİK'nın 82/1- 12. maddesi uyarınca meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti, 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tâbi olup bu süre öğrenme tarihinden başlar. Diğer yandan, İİK'nda taşınmaz üzerine konulan haczin yenilenmesi şeklinde bir müessese mevcut olmayıp aynı takip dosyasından da olsa, konulan her haciz, yeni bir haciz olmakla borçlunun her hacze yönelik olarak şikayet hakkı bulunmaktadır. Somut olayda, alacaklının talebi üzerine taşınmaz kaydına 18/09/2020 tarihinde haciz şerhinin işlendiği, bu hacze ilişkin 103 davetiyesinin davacı borçluya 06/01/2021 tarihinde tebliğ edildiği anlaşıldığından, şikayet süresindedir. Borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için bu ipoteğin mesken kredisi, esnaf kredisi ve zirai kredi gibi zorunlu ipoteklerden olması gerekir....

    İcra Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde İİK'nun 82/12 maddesine dayalı haczedilmezlik şikayetinin kabulüne karar verilmiştir. Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davanın süresinde açılmadığını, borçlunun iki oğlu ile birlikte yaşadığı ve çiftçilik yaptığı gözetildiğinde köyün içinde daha mütevazi niteliklere sahip yerlerde haline münasip bir meskeni mahcuz taşınmazın değerinden daha düşük bir değere edinebileceğini, bilirkişi raporunda borçlunun haline münasip ev alabileceği değerin yüksek belirlendiğini ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dava İİK'nun 82/1- 12 maddesi uyarınca açılmış meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti davasıdır....

    İİK'nun 82. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti gibi taşınmaz üzerinde aile konutu şerhi bulunduğu iddiasına dayalı haczin kaldırılması şikayeti de, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca yedi günlük süreye tâbi olup, bu süre öğrenme tarihinden başlar. Somut olayda, haczin bildirimine ilişkin İİK.nın 103.maddesi gereğince düzenlenen davet kağıdı borçluya 21.01.2016; kıymet takdiri raporu 20.03.2017 tarihinde tebliğ edilmiş ve borçlu vekili icra mahkemesine kıymet takdirine itiraz etmiştir. Ayrıca, satış ilanı borçlu vekiline 08.01.2018 tarihinde tebliğ edilmiştir. Buna göre, borçlunun 05.02.2018 tarihinde icra mahkemesine haczin kaldırılması istemiyle yapmış olduğu başvurusu, öğrenme tarihine göre yasal yedi günlük süreden sonradır....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Uyuşmazlık; meskeniyet iddiası ile ilgili haczedilmezlik şikayeti niteliğindedir. İİK'nın 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendi gereğince, borçlunun "haline münasip" evi haczedilemez. İcra mahkemesince, borçlunun haline münasip meskeni temin etmesi için gerekli bedel bilirkişilere tespit ettirildikten sonra, haczedilen yerin kıymeti bundan fazla ise İİK'nın 82/3. maddesine göre satılmasına karar verilmeli ve satış bedelinden haline münasip mesken için gerekli olan miktar borçluya bırakılmalı, kalanı alacaklıya ödenmelidir. Öte yandan meskeniyet şikayetinde bulunma hakkı yerleşik Yargıtay içtihatlarında da açıklandığı üzere, sadece borçlu malike ait olduğundan, takipte borçlu sıfatı taşımayan, tapuda lehine aile konutu şerhi verilmiş olsa dahi 3. kişinin haczin kaldırılmasını istemesi mümkün değildir. Taşınmaz maliki olmayan borçlunun eşinin şikayette aktif husumeti bulunmamaktadır....

      Bu hali ile ipotek,mesken kredisinden kaynaklanmakta olup zorunlu ipotek vasfında bulunduğundan borçlunun meskeniyet şikayetinin dinlenilmesine engel teşkil etmez. Diğer taraftan, İİK.'nun 82. maddesinin birinci fıkrasının 12. bendine dayalı meskeniyet şikayeti, İİK.'nun 16/1.maddesi uyarınca yedi günlük süreye tabidir. Bu süre, öğrenme tarihinden itibaren işlemeye başlar. Bu durumda, mahkemece, öncelikle, meskeniyet şikayetinin yasal sürede yapılıp yapılmadığının tespit edilmesi, süresinde gerçekleştiğinin saptanması halinde ise işin esasının incelenmesi suretiyle oluşacak sonuca göre bir karar vermek gerekirken; yanılgılı değerlendirmeyle, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

        UYAP Entegrasyonu