WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ŞİKAYET Şikayetçi borçlu ve üçüncü kişi vekili şikayet dilekçesinde, şikayetçiler adına hisseli olarak kayıtlı evin haczedilmesinin kanuna açıkça aykırılık taşıdığı, kıymet takdiri yapılan taşınmazda bulunan evden başka kalabileceği evleri olmadığı iddiası ile meskeniyet nedeniyle haczedilmezlik şikayetinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde, davanın süresinde açılmadığını belirterek ve yine davacının iddialarının yerinde olmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. III....

    Sayılı dosyasına sunulan dava dilekçesi içeriğinde, takip dosyasından taşınmazlarına haciz konulduğunun belirtildiği, dolayısıyla en geç menfi tespit davasının açıldığı tarih olan 14/08/2020 tarihinde haczi öğrendiğinin kabulü gerektiğinden, bu tarihten itibaren 7 günlük hak düşürücü süre geçirildikten sonra meskeniyet şikayetinde bulunduğu anlaşıldığından, mahkemece şikayetin süre aşımından reddine karar verilmesi gerekirken, işin esası incelenerek karar verilmiş olması isabetsizdir. İİK'nun 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendi gereğince; borçlunun “haline münasip” evi haczedilemez. Bu maddeye dayalı haczedilmezlik şikayetinde bulunma hakkı borçlunun şahsına sıkı sıkıya bağlıdır. Bir başka ifadeyle, meskeniyet şikayeti, şahsi hak niteliğinde olup; iddiada bulunan kişinin ihtiyacı ve haczedilen meskenin bu şahsın haline münasip olup olmadığı araştırılarak sonuçlandırılması gerekir....

    Davalı vekili istinaf başvurusunda özetle; takibin ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takip niteliğinde olduğunu ve ipoteğin konut finansmanının teminatı olduğunu, bu nedenlerle meskeniyet şikayetinin yerinde olmadığını, davacının eşine ait evlerinin olduğunu ve meskeniyet iddiasında bulunabilmek için dava konusu evi kullandıklarını, mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Uyuşmazlık, İİK.'nun 82/12.maddesine dayalı olarak yapılan meskeniyet iddiası, haczedilmezlik şikayeti niteliğindedir....

    Davacı, Mahkememizde açtığı bu davada; davaya konu taşınmazın haline münasip meskeni olduğunu ileri sürerek; İİK'nun 82/1- 12. maddesi gereğince haczedilmezlik şikayetinde bulunmuş ise de; davacının taşınmazı üzerinde ipotek tesis ettirmesinin zorunlu olmadığı somut durumda; Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin 24/06/2019 tarih, 2018/8628 Esas - 2019/10912 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere; İİK'nun 82/1- 12. maddesinde yer alan borçlunun haline uygun meskeninin haczedilemeyeceğine ilişkin haczedilmezlik şikayeti, haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanır. İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan icra takibinde haciz safhası olmadığından, bir diğer anlatımla haciz bulunmadığından, haczedilmezlik şikayetinde bulunma olanağı yoktur. Bu sebeple de Mahkememizce, davanın reddine'' karar verildiği görülmüştür....

    Dava İİK'nun 82/1- 12 maddesi uyarınca açılmış meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti davasıdır. Dava yasal süresi içinde açılmış olup, ilk derece mahkemesince dava konusu taşınmazın değerinin 344.100,00 TL olduğu, davacının haline münasip mesken değerinin 120.000,00 TL olduğu, davacının sosyal ve ekonomik durumu ilgili kurumlardan araştırılmış, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Haczedilmezlik şikayetine konu taşınmazın tapu kaydının incelenmesinde, taşınmaz üzerinde T.C. Ziraat Bankası lehine ipotek tesis edildiği görülmüştür. Her ne kadar İlk Derece Mahkemesince ipoteğin zorunlu ipotek olup olmadığı, ipotek borcunun devam edip etmediği ve haczedilmezlik şikayetine engel olup olmadığı incelenip değerlendirilmeksizin hüküm tesisi yerinde değilse de, alacaklı tarafından istinaf yoluna başvurulmayıp sadece borçlu tarafından istinaf yoluna gidildiğinden, istinaf edenin sıfatına göre bu husus Dairemizce değerlendirme konusu yapılmamıştır....

    Taşınmazın arsa olarak tapuda kayıtlı olması, üzerinde konut niteliğini haiz bir yapı bulunduğu sürece borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunmasına engel değildir. Somut olayda, meskeniyet iddiası nedeniyle haczedilmezlik şikayetinde bulunulan taşınmazın tapuda arsa vasfında olup 209,00 metrekare miktarında olduğu ve 1/12 hissesine tekabül eden 17,42 metrekaresinin borçluya ait bulunduğu anlaşılmaktadır. Bağımsız bir kat irtifakına geçilmemiş arsa vasfında olan taşınmazda bulunan borçlu hissesinin değerinin tespit edilebilmesi için, arsa ile arsa üzerinde bulunan yapının toplam değerinin birlikte tespit edildikten sonra, bu değerden borçlu hissesine düşen miktarın belirlenerek meskeniyet iddiasının değerlendirilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayanan ve sadece borçlunun fiilen oturduğu dairenin değerinin tesbitine ilişkin bilirkişi raporunun hükme esas alınması doğru değildir....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Borçlunun meskeniyet şikayetine konu ettiği Niğde ili Bor ilçesi Kemerhisar Cumhuriyet mah. 148 ada 9 parselde kayıtlı E blok 4. kat 17 nolu taşınmazın tapu kaydına 07.11.2017 tarihinde haciz konulduğu, İİK’nun 103. maddesine dair davetiyenin borçluya tebliğe çıkarılmadığı, bilahere alacaklı vekilinin talebi üzerine yazılan talimat gereğince Bor İcra Dairesinin 2017/336 Talimat sayılı dosyasından taşınmazın kıymet takdiri raporunun düzenlenerek borçluya tebliğe çıkarıldığı ve 22/03/2022 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun şikayet dilekçesinde kıymet takdiri raporunun tebliğ işlemine yönelik bir tebligat usulsüzlüğü iddiasının bulunmadığı, mahkemeye yapılan meskeniyet şikayeti başvurusunun 02/06/2022 tarihinde yapıldığı, davacı borçlu tarafından haciz işleminin öğrenilmesinden itibaren 7 günlük hak düşürücü süre geçtikten sonra şikayette bulunulduğu gerekçesiyle şikayetin süreden reddine karar verildiği görülmüştür....

      Hukuk Dairesi 2021/4890 Esas, 2021/6371 Karar) Davacılar vekili istinaf dilekçesinde, müvekkillerinin Ziraat Bankasından çekmiş oldukları kredi için meskenlerini güvence olarak göstermelerinin yalnızca Ziraat Bankasına karşı haczedilmezlikten feragat ettikleri anlamına geleceğini, ancak haczedilmezlik şikayetinin İş Bankasının koyduğu haciz ile ilgili olduğunu belirtmiş ise de, ipotek lehine olan banka ile meskeniyet şikayetinin yapıldığı bankanın farklı olmasının, borçlunun serbest iradesiyle kurduğu ipoteğin, meskeniyet iddiasında bulunmasını engelleyeceği kuralı yönünden bir önemi yoktur....

      Delillerin Değerlendirilmesi Ve Gerekçe; Davalı alacaklı tarafından dava dışı İbrahim Tunoğlu ve Tunoğlu Mücevharat San ve Tic A.Ş hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibine başlanıldığı, borçlunun eşi ve çocukları olan ve takipte taraf sıfatı bulunmayan, taşınmaz maliki olmayan davacılar tarafından taşınmazın haline münasip ev olduğu iddiası ile borca itirazların ileri sürüldüğü, mahkemece davanın reddine karar verildiği, davacılar tarafından istinaf kanun yoluna başvurulduğu görülmüştür. İİK'nun 82/1- 12. maddesinde yer alan borçlunun haline uygun meskeninin haczedilemeyeceğine ilişkin haczedilmezlik şikayeti, haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanır. İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan icra takibinde haciz safhası olmadığından, bir diğer anlatımla haciz bulunmadığından, haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı yoktur. Öte yandan; İİK.'...

      İİK'nun 82. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tâbi olup, bu süre öğrenme tarihinden başlar. Somut olayda, borçluya 103 davetiyesinin 30.04.2019 tarihinde usulüne uygun tebliğ edildiği, borçlunun 18.10.2019 tarihinde meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetinde bulunduğu, bu durumda meskeniyet şikayetinin yasal süresinde yapılmadığı anlaşılmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenlerle, istinaf başvurusunun kabulü ile kararın HMK 353/1- b(2) maddesi uyarınca kaldırılmasına, Manisa ili, Sarıgöl ilçesi, Çimentepe (Çöpköy) Mahallesi, 827 parsel sayılı taşınmaza ilişkin meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetinin süre aşımı nedeniyle usulden reddine, Manisa ili, Sarıgöl ilçesi, Çimentepe (Çöpköy) Mahallesi, 596 ve 603 parseller yönünden şikayetin reddine, Manisa ili, Sarıgöl ilçesi, Çimentepe (Çöpköy) Mahallesi, 827, 596 ve 603 parsel sayılı taşınmazlar yönünden kıymet takdirine itirazın reddine karar verilmiştir....

      UYAP Entegrasyonu