İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 17/03/2022 NUMARASI : 2021/587 ESAS- 2022/365 KARAR DAVA KONUSU : MESKENİYET İDDİASI KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının eski bir sanatçı olup emekli olduğunu, 17 Ağustos 1999 depreminde maddi ve manevi zararlara uğradığını, bu tarihten önce haliı vakti yerinde, iş güç sahibi bir sanatçı iken işlerinin bozulduğunu, yatırım amaçlı aldığı kredileri ve borçları ödeyemez duruma geldiğini, bu borçlar sebebiyle evvelce sahip olduğu gayrimenkullerin haciz yoluyla satıldığını, davacının haline münasip bu eve haciz koydurduğunu, davacının kanser hastası kardeşi ile birlikte kaldığı haline münasip Tekirdağ ili, Çorlu ilçesi, Yenice mahallesi, 441 ada 7 parseldeki bu evine temlik alacaklısı vekili tarafından haciz konulmasını talep edildiğini, herhangi bir tebligat almayan ve dosya numarası verilmeyen davacının e-devlet ve uyap sorgulamalarından dosya numarasını 02.11.2021 tarihinde öğürendiğini...
Maddesine göre borçlunun haline münasip evi haczedilemeyeceğini, 26/02/2021 tarihli bilirkişi raporuyla da sabit olduğu üzere; söz konusu taşınmazın, ticaret merkezlerine, hizmet alanlarına, sosyal donatı alanlarına yakın olduğu, şeklinde hüküm kurulduğunu, bilirkişi raporunda böyle bir beyan geçmediğini, davacının bakmakla yükümlü olduğu eşi ve çocukları bulunduğunu, davacının yıllık geliri "10.000,00 TL" olduğunu, davacının, kendisinin ve ailesinin asgari yaşam koşullarını zor sağladığını, dava konusu taşınmaz, davacının ve ailesinin sadece asgari düzeyde barınma ihtiyacını karşıladığını, dava konusu taşınmaz 2+1 olup davacının ve ailesinin ihtiyaçlarını refah düzeyinde karşılayamadığını, davacının daha iyi bir ev alma durumu söz konusu olmadığından dolayı dava konusu evde ikamet etmeye mecbur olduğunu, bu koşullarda dava konusu taşınmaz, davacının haline münasip evi olduğu belirterek, Çorum İli Merkez Çoraklık Mahallesi 3791 Ada ve 114 Parsel B blok Zemin Kat 3 numarada bulunan bağımsız...
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile satışın durdurulmasına ilişkin talebin İİK'nın 363. maddesinde belirtilen istinaf yoluna başvurulabilecek kararlardan olmadığı, meskeniyet şikayetinin süresinde olmadığı, ancak alacaklı vekiline duruşma davetiyesi tebliğ edilmesine rağmen cevap dilekçesi sunmadığı ve duruşmaya katılmadığı dikkate alındığında davalı alacaklı lehine vekalet ücretine hükmedilmesinin yerinde olmadığı gerekçesi ile satışın durdurulmasına yönelik istinaf başvuru dilekçesinin reddine, istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, şikayetin reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçiler temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri İstinaf dilekçesinin tekrar edildiği görülmüştür. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, satışın durdurulması ve iptaline ve meskeniyet şikayetine ilişkindir. 2....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İİK'nın 82/1-12.maddesinden faydalanma hakkının yalnızca takip borçlusuna ait olduğu, takipte taraf sıfatı bulunmayan şikayetçi-3.kişinin haczedilmezlik şikayetinde bulunma hakkının olmadığı belirtilerek davacının aktif husumet ehliyetinin bulunmadığından bahisle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayet eden-3. kişi vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri Şikayet ve istinaf dilekçesini tekrarla, müvekkilinin aktif dava ehliyeti olduğunu, Anayasa Mahkemesinin 12.12.2019 tarih ve 2016/10454 sayılı emsal kararı ile eşin de meskeniyet şikayetinde bulunma hakkı olduğuna karar verildiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, meskeniyet şikayetine ilişkindir. 2....
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, dava dilekçesini tekrarla, bilirkişi raporunda haline münasip ev için 148.000,00 TL'lik değer belirlendiğini, hali hazırdaki evin değerinin ise 148.897,20 TL olarak hesaplandığını, iki değer arasında neredeyse fark olmadığını, bilirkişi raporunda belirtildiği üzere 108/7 ve 108/8 ada parselin üzerine oturan evin haline münasip bir ev olduğunu, meskeniyet iddiasının her iki ada/parselde evden bir parça bulunması dolayısıyla her iki ada/parsel açısından devam ettiğini, müvekkilinin üzerinde haline münasip evi bulunan taşınmazlarının haczedilemeyeceğini, müvekkilinin maliki olduğu 108/7 ve 108/8 ada/parselde inşa ettirdiği evin haline münasip kendi içinde bütün bir ev olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasını istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 82/1- 12. maddesine dayalı meskeniyet şikayetine ilişkindir....
Davalı/alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; ipotek alacaklısına karşı ipotek takibi sebebi ile meskeniyet iddiasında bulunulamayacağını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi; dava konusu taşınmaz üzerinde T4 A.Ş. lehine 20/11/2015 tarih ve 22347 yevmiye numaralı ipotek tesis edildiği, ipoteğin Viteks Tekstil ... Ltd. Şirketinin kullanmış olduğu kredilerin teminatı olarak tesis edildiği ve borcun devam ettiği, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipoteğin adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engellediği, davacının meskeniyet şikayetinin reddi gerektiği, davacının alacaklı lehine kurulan ipotek kaydının, taşınmazın aile konutu olması sebebiyle terkinine ve kefalete ilişkin itiraz ve şikayetlerini genel mahkemelerde ileri sürebileceği, dar yetkili icra mahkemesinde bu hususun değerlendirilemeyeceği gerekçesi ile şikayetin reddine karar vermiştir....
İSTİNAF SEBEPLERİ: ilk derece mahkeme kararının hukuka aykırı olduğunu haline münasip sayılabilecek daire üzerine toki kayıtları üzerinden hacizler konulduğunu, mahkeme eksik inceleme ile davayı reddettiğini oysa toki kayıtları üzerinden haciz koyabildiklerini göre hacizler konusunda meskeniyet iddiasının dinlenmesi gerektiğini eşi ile anlaşma boşanma gerçekleştirdiğini tokide ki bu kayıtlar yüzünden daire konusunda anlaşmanın yürürlüğe giremediğini, kararın kaldırılmasını ve meskeniyet iddiasının kabulüne karar verilmesini istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Uyuşmazlık; Meskeniyet şikayetin ibarettir. İİK'nun 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendi gereğince, borçlunun "haline münasip" evi haczedilemez. Bir meskenin borçlunun haline uygun olup olmadığı adı geçenin haciz anındaki sosyal durumuna ve borçlu ile ailesinin ihtiyaçlarına göre belirlenir....
Mahkemece; aile konutu şerhi bulunan taşınmazla ilgili meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetinin, yalnızca takip borçlusuna tanınmış bir hak olduğu, anılan maddeye dayalı olarak tapuda lehine aile konutu şerhi verilen kişinin haczin kaldırılmasını istemesinin mümkün olmadığı (12.HD.2014/30622 esas 2014/29007), takipte borçlu sıfatı taşımayan üçüncü kişinin bu konuda şikayet hakkı bulunmadığı, şikayetin aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir. Davacı dava dilekçesindeki beyanlarını tekrarla kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Anayasanın 153.maddesinin son fıkrasına göre Anayasa Mahkemesi kararları Resmî Gazetede hemen yayımlanır ve yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzel kişileri bağlar. Anayasa Mahkemesinin 2016/10454 başvuru numaralı, 12/12/2019 tarihli (Emine Göksel başvurusu) kararında borçlu dışında ayrıca borçlunun eşinin de meskeniyet şikayeti hakkının olduğu kabul edilmiştir....
Temyiz Sebepleri Şikayetçi vekili temyiz dilekçesinde; Önceki beyanlarını tekrar ederek, müvekkilinin eşinin borcundan dolayı müvekkilinin aile konutu şerhi bulunan taşınmazına haciz konulmasının hukuka aykırı olduğunu, Anayasa Mahkemesi'nin aile konutunun haczedilmesi halinde borçlunun eşinin de yargı yoluna başvurabileceğine dair kararı olduğunu, meskeniyet şikayetinde bulunan kişinin ipotek tesis ettiği söylenen borçlu değil, borçlunun eşi olduğunu, hem müvekkilinin aile konutu olması, hem de İİK kapsamında haline münasip evi olması nazara alındığında taşınmazın haczedilemeyeceğini ve satılamayacağını iddia ederek kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, meskeniyet şikayetine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 2004 sayılı İİK'nın 82/1 maddesi 3....
Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir. Somut olayda, meskeniyet iddiasına konu taşınmazın tapu kaydının incelenmesinde, Türkiye Vakıflar Bankası A.Ş lehine haciz tarihinden önce ipotek tesis edildiği anlaşılmıştır. Mahkemece ilgili bankaya yazılan yazıya verilen cevapta ipoteğin Rasel Menajerlik Reklam Tanıtım ve Organizasyon Sanayi Ticaret Limited Şirketi 'nin ticari kredilerinin teminatı olarak tesis edildiği ve aynen devam ettiği bildirilmiştir....